En Tatlı Kaçış Kitap Bilgileri
Yazar: Danielle Lori
Tahmini Okuma Süresi: 14 sa. 3 dk.
Sayfa Sayısı: 496
Basım Tarihi: Mart 2022
İlk Yayın Tarihi: 2018
Yayınevi: Martı Yayınları
ISBN: 9786254487736
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
En Tatlı Kaçış Kitap Tanıtımı
Uysal doğası nedeniyle Tatlı Abelli lakabına sahip olan Elena, herkese gülümser ve her şeye büyüleyici yanıtlar verir. Ailenin en sevilen kızı, mükemmel bir mafya prensesidir… Ya da bir zamanlar öyleydi.
Elena’nın aynadaki yansımasında artık tek görebildiği, ellerine kıpkırmızı bir boya gibi bulaşan kandı.
İLK İZLENİM HER ŞEYDİR DERLER…
New York’un yeraltı dünyasının karanlık sularında Elena’nın kız kardeşinin, Nicolas Russo ile evlenmesine karar verilmiştir. Bu adam bir mafya, bir patron ve mafya standartlarına göre bile bir hilekârdır. Siyah takım elbise ve kravatlarından daha karanlık olan ününü duymayan yoktur. Nicolas ve Elena’nın ilk karşılaşması kazara ters bir bakışla sona erdikten sonra, Elena onun yakışıklı olduğu kadar da kaba olduğunu fark eder.
Adamdan ve temsil ettiği hiçbir şeyden hoşlanmaz ama bu, kalbinin o yanındayken tıpkı cama vuran yağmur damlaları gibi patırdamasını ya da onun sesini duyduğunda omurgasından aşağı bir titreme inmesini engellemez.
Ve Nicolas, her zaman yakınındadır; sürekli Elena’ya ne yapacağını söyleyip duruyor ve ona, bir müstakbel eniştenin olması gerekenden çok daha farklı hissettiriyordur. Elena dışarıdan Tatlı Abelli gibi görünse de karanlığa, sert ellere, sigaraya ve viski rengi gözlere karşı bir zaafı olduğunu fark eder. Ancak bir skandaldan yeni kurtulmuşken bir başkasına daha kapılmayı göze alabilecek midir?
Ayrıca Nicolas onun olsa bile, bir mafyaya âşık olunmaması gerektiğini herkes bilir… Değil mi?
En Tatlı Kaçış Kitaptan Alıntılar
1. "Biz kadınlar arasında bir söz vardır. Annesine iyi davranmayan bir erkeğe güvenme."
2. "Ayartma dışında her şeye karşı koyabilirim.
— Oscar Wilde"
3. "Şehri ateşe verirsem yanmayı hak etmiş demektir."
4. "Kalp, sadece aklın almayacağı riskleri alır."
5. "" ...sadık olunmayacaksa neden ilişkiye devam edilir.""
6. "Bir şey aşırı abartıldığında, her zaman bir hayal kırıklığı oluyordu."
7. ""İster hırstan, ister kandan, ister şehvetten olsun elmaslar gibi kendi kendimizi yok ederiz.""
8. "Bazen en ucuz şeyler, en değerli olanlardır."
9. "Kusurlar güzelliktir, delilik ise zekilik. Tamamen saçma biri olmak, tamamen sıkıcı biri olmaktan daha iyidir."
10. "Bana bir eş yerine mal gibi davranan, daha da kötüsü kafesteki güzel bir kuş muamelesi yapan bir adamı sevemezdim."
11. ""Aşk, tuhaf bir kara büyüdür.""
12. "Kusurlar güzelliktir, delilik ise zekilik. Tamamen saçma biri olmak, tamamen sıkıcı biri olmaktan daha iyidir."
13. "Her hikayenin üç tarafı vardır.
Sana göre, bana göre ve acı gerçek."
14. "Değiştiremeyeceğin şeyler için zamanını boşa harcama."
15. "Her hikayenin üç tarafı vardır.
Sana göre, bana göre ve acı gerçek."
En Tatlı Kaçış Kitap İncelemeleri
Yani bir miktar hayal kırıklığına uğramış durumdayım. Çok büyük bir beklenti ile başlamadım kitaba aslında ama bu kadar düşük puan vereceğimi de düşünmemiştim. Sevemedim ya bilmiyorum. Sağlam bir mafya kurgusu? Yok. Güzel hayran olacağım bir aşk? Yok. Beni yükselten olaylar? Yok. Yani kitaptan tat alamadım. 4 günde bitirdim zaten belli oluyordur bu. Evet yetişkin romantik aşırı sağlam bir kurgu tabiki beklemedim ama bu kadar zayıf da beklememiştim. Bir sürü kişi okuyup bayıldı bu da beni şaşırttı valla. Biraz spoilera girmek zorundayım. Bir edit izlemiştim kitap hakkında, Elana'nın Nico'dan para çalmasıyla alakalı. Öyle bir edit yapmışlar ki büyük bir şey olacak hani baya şaşırtıcı olacak sanmıştım ama o da hüsran xnsmxjz aşırı basitti. Elena karakteri çoook zayıf bir karakterdi. Hatta bazı yerlerde bariz aptaldı yani. Adam sana iğrenç harakette bulunup, sadakatsiz olduğunu söylüyor ve sen onunla birliktelik yaşıyorsun??? Üzgünüm ben feminist duyguları kenara bırakamadım bu kitapta. Bazı kısımlar çok rahatsız etti. Nico'ya ölüp bitiyodu herkes ama bi esprisi yoktu bence xjdjjdd klasik kötü çocuk gibiydi. Ayy sevemedim valla üzüldüm. 4'ü bile zor verdim yani normalde bu kadar az puan vermem kitaplara. Neyse hayal kırıklığım ile bitireyim sözlerimi...
İki İtalyan mafya ailesi olan Abelli ve Russo'lar güçlerini birleştirme adına bir anlaşma yapar. Nicolas Russo Abelli ailesinin küçük kızı olan Adriana ile evlenmelidir. Ne Adriana'nın ne de Nico'nun bu evliliğe pek hevesli olduğu söylenemez. Çünkü Adriana'nın zaten bir erkek arkadaşı vardır, Nico ise ailenin büyük kızı olan Elena'ya tutulmuştur. Başta Elena Nico'nun kaba biri olduğunu düşünerek pek haz etmez ama aralarındaki çekim gücü kaçınılmazdır..
Kitap akıcılığıyla hızla okunulabilecek bir kitap. İlk 250 sayfasına kadar aslında güzeldi fakat sonrasında heyecanını kaybettiğini düşünüyorum. Elena'nın bir geçmişi var bence bu geçmiş daha duygu yüklü olabilirdi. Onun dışında kitapta daha çok aşka odaklanılmış ve aksiyon kısmı askıda kaldığı için bir yerden sonra monotonluğunu koruyor. Aşk dediğimse sadece aralarındaki çekim. Çünkü kitabın sonuna kadar iki tarafta diğerinin ona aşık olamayacağını düşündüğü için hep duygularını saklama peşinde. Kitapta bir tık aksiyona da yer verilseydi daha güzel olurdu bence. Başlarda geçen benzin istasyonunu yakma sahnesi güzeldi onun dışında sonlara doğru haraketlenme bi Elena'nın Nico'dan para çalma olayı var ki bence daha güzel kurgulanabilirdi. Nico ile alakalı tek rahatsız olduğum Adriana ile arasında geçen konuşma aslında yazar gerçek düşüncelerinin onlar olmadığını belirtiyor fakat bence ne olursa olsun bu konuşma yapılmamalıydı. Bunun dışında serinin devam kitapları farklı karakterleri konu aldığı için tek okunabilir. Bu tarz kitaplar seviyorsanız bir şans verin derim. · ⋆
Bir başka kitaptan dolayı yaşadığım hayal kırıklığı ile başladığım bu kitap bana istediğim ve beklediğim her şeyi verdi. Kitabın tanıtımını okuduktan sonra kitapta okuyacağım Elena’nın uysal ve her şeye tamam diyen bir kadın karakter olduğunu düşünmüştüm fakat daha ilk başından itibaren bunu böyle olmadığını anladım. Tatlı Abelli lakabı bence giydiği her şeyde pembe rengin olmasından kaynaklı zira Elena uysal bir karakter değil. Ailesinin kendisini tanımadığı çok fazlasıyla belli oluyor. Nicolas ile her karşılaşmaları inatlaşarak geçti. Bu karşılaşmalar sert oldu ama Elena kendisini ezdirmedi hep bir cevap vererek karşı atağa geçti. Bu durumu çok sevdim ki bence Nicolas’ında dikkatini çeken ve onu cezbedenin Elena’nın böyle inatçı bir şekilde kendisine karşı durması olduğunu düşünüyorum. Son sahnede Elena’nın yaptığı bana göre gereksiz maceraydı. Açık bir şekilde Nicolas’a belirtse Nico karşı çıkmaz ve anlamaya çalışırdı bence. O sahne için; ’ne gerek vardı?’ dedim. Kitap yetişkin içerikli ve iki karakterin arasındaki çekimi ilk sahneden son sahneye kadar okuyorsunuz. Tek eleştirim birbirlerine açık olsalardı her şey daha kolay olabilirdi. İkisi de sürekli davranış ve sözlerden bir çıkarım yapmaya çalıştı. Her şeye rağmen aradaki gerilimi ben çok sevdim. Bu tür kitapları okumayı seviyorum ve beni rahatsız edici bir kitap değildi.
Okumayı yeni bitirmişken yazmazsam olmazdı.
Hikaye bookstagramda çok meşhur, ancak yine de kısaca özet geçmek istiyorum. New York'ta yaşayan iki italyan mafya lideri bir anlaşma imzalıyorlar. Anlaşmaya göre Nicolas ve Adriana evlenmeli, ancak onların evlilik sürecinde Adriana'nın kız kardeşi Elena ve Nico arasında elle tutulur bir çekim yaranmış bulunmakta. Hikaye böyle başlıyor ve kitabın merkezinde yer alan bir olayla her şey tepetaklak oluyor.
Ben, mafya kitapları okumayı severim. Ancak duygusuz veya toksik şeyleri hiç sevemem. Bu kitapta neredeyse 280. Sayfaya kadar duygu adına hiçbir şey yoktu (varsa bile yalnızca şehvetti) ve bu beni çok sıktı. Gerçekten. Kitapta bir sürü toksik olay oldu ancak duygusuzluk kadar beni sıkmadı. Bir de Elena... Hareketlerinin ve davranışlarının hepsine bir empati besleyebildim. Ancak sonda bir hareket yapıyordu. Spoiler olabilir, ama Nico'ya kazık atıyordu ve öyle üstünkörüydü ki bu kısım. Sanki sırf kazık atsın diye kazık atmış gibi yazılmıştı. Bilmiyorum ya. Kitaba bayılan tayfadan olmadım. Ama gömen tayfa da değilim. Arada bir yerlerdeyim ve 300.sayfadan sonra kitap beni nihayet içine çekebilmiş olduğu için mutluyum. Çünkü o ana kadar, ben ne okuyorum yaa, diyordum.
Böyle. Eğer mafya hikayeleri seviyorsanız bir şans verin. Toksik şeyler okumaya dayanamıyorsanız kitaptan uzak durun.
Sevgiyle kalın
"Aşk..." diye başladı. "Sanırım düşüyormuşsun gibi geliyor... ve seni yakalayabilecek tek kişi oymuş gibi hissettiriyor."
Merhaba, nasılsınız️? Bugün herkesin dilinden düşmeyen En Tatlı Kaçış kitabının yorumunu yapacağım. Önce konusundan bahsetmek istiyorum. Cosa Nostra'da iki mafya ailesi Abelli ve Russolar bir evllikle güçlerini birleştireceklerdir. Elana'nın yaptığı bir hata yüzünden küçük kardeşi Adriana Nico ile nişanlanır. Nico aile yemeğinde Elena'yı gördüğü anda ikisi arasında tutkulu bir çekim başlar. İkilimiz bu çekimle baş etmeye çalışırken gelişen olaylar ikilimizi bir araya getiriyor.
Kitap aslen mafya olaylarına değilde Elena ve Niko arasındaki çekime odaklanıyor. Okumadan önce mafya olayları okurum sanmıştım ama kitap beni şaşırttı. Elena en başta zarif ve narin birisiydi. Onu değiştiren ise Niko oldu. Değişim dediysem kötü anlamda değil iyi anlamda olan bir değişim bu. İlk kez mafya kitabı okuyacaksanız tereddüt etmeden tercih edebilirsiniz. Ana karakterler dışında yan karakterlerin arasında ki diyaloglara çok güldüm. Annesi ve Büyükannesi arasındaki atışmalar çok iyiydi. Büyükanne bundan sonra idolümdür.
Yazım dili bakımından sade ve akıcıydı. Elinize alınca bitirmeden bırakmak istemiyorsunuz. İlk yarısından sonra daha bir keyif alarak okudum. Ne ara sona gelmişim farketmedim bile. Serinin diğer kitaplarını merakla bekliyorum. Umarım en yakın zamanda elimize alabiliriz. Kitabın +18 ve dark romance olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Romantizm ve çerezlik kitapları okumayı seviyorsanız tavsiye ederim.