Émile Kitap Bilgileri
Yazar: Jean-Jacques Rousseau
Tahmini Okuma Süresi: 21 sa. 32 dk.
Sayfa Sayısı: 760
Basım Tarihi: Ekim 2022
İlk Yayın Tarihi: 1762
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Orijinal Dil: Fransızca
ISBN: 9789944885997
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Émile Kitap Tanıtımı
Rousseau, ana babaların çocuklara karşı olan görevlerini anlattığı Emile’de sadece çocuk eğitimini ele almakla kalmamış, yaşadığı dönemin sosyal, siyasal ve dinsel kurumlarının da çarpıcı bir eleştirisini yapmıştır.
Émile Kitaptan Alıntılar
1. "Anne ve babalar en çok çocuğunun fiziksel hastalıklara maruz kalmasından korkar; ancak insanı ümitsizliğe düşüren ruhsal hastalıklardır."
2. ""Eğer sizin çocuğunuz sizden bir şey öğrenmezse başkalarından öğrenecektir. Eğer siz ona gerçekleri göstermezseniz, o yalanları ve batıl fikirleri çevresinden öğrenmektir. ""
3. "İnsan, olduğu gibi olmaktan memnun kaldığı zaman çok kuvvetlidir.."
4. "En çok yaşayan insan en çok yıl saymış olan değil, hayatı en çok hissetmiş olandır."
5. "Sınırsız istekler hayattan tatmini öldürür."
6. "Kıskançlığa engel olmak için mutluluğu gösterişte aramamalı."
7. "~
Çocuklar yalan söyleme alışkanlığını büyüklerin yalan söylediğini hissettikten sonra kazanır.
~"
8. "Akıl, yavaş yavaş gelir, önyargılarsa sürüyle ve koşar adım gelir."
9. ""Kim demiş çocuk küçük bir şeydir,
Bir çocuk belki de en büyük şeydir..""
10. ""Cehennnemi başka bir dünyada aramaya ne gerek var ? Cehennem zaten bu dünyada kötülerin yüreğindedir.""
11. "Unutmayın ki, insan olan asla insanı aşağılamaz."
12. "“Anne sevgisinin yerini ise hiçbir şey tutamaz.”"
13. "Hayallerimiz gerçek dünya ile bağını koparmasın."
14. "... arzularına sınır koymasını bilen çocuk, elde edemediği şeyler karşısında acı çekmez."
15. "Hakkımda ne derseniz deyin, boş işlerin adamı olmaktansa garip işlerin adamı olmayı yeğlerim."
Émile Kitap İncelemeleri
Kitapta yazarın kendisine hayali bir erkek çocuğu yaratmasını ve bu erkek çocuğunun yani Emile'nin eğitim sürecine yer vermiştir. Çocuk yetiştirmedeki yanlışlıklardan bahsederek çocuğun yetiştirilmesinde önemli olan faktörleri açıklamıştır. Kitaba katıldığım tek nokta çocuğun doğayla, çevreyle etkileşimli olarak öğrenmelerini gerçekleştirmesidir. Deneyim ve yaparak yaşayarak öğrenmenin önemini anlatmaktadır. Çocuklara anlayamayacakları soyut bilgileri direkt olarak aktarmak yerine sordukları soruların cevaplarını dahi kendilerinin keşfederek bulmalarını sağlamak gerektiği anlatılmıştır. Bunun dışında kitabı eleştirdiğim noktalardan birisi yazarın kadınlara olan düşüncesidir. Kadınların erkeklerden 2 kat daha fazla sadakate sahip olmalarının gerektiği, kadınların eşlerine itaat etmelerini söyleyerek kadınların küçük yaşta eğitim almasına gerek olmadığını söylemiştir. Kadınlar ve erkekler arasındaki bu ayrıştırmaya katılmıyorum. Ayrıca yazarın çocuklarını çocuk esirgeme kurumuna bırakıp kendisinin çocuk yetiştirmek adına kitap yazması da ayrı bir tezatlıktır. Ek olarak kitapta çocukların 12 yaşına kadar kitap okumamasının gerektiği söylenmiştir. Bu görüşe de katılmıyorum. Çocukların kitap okumalarının onları hayatla tanıştırdığını, hayatta deneyimlemedikleri çoğu durumu ve duyguyu kitaplarla yani edebiyat sayesinde öğrendiklerini, edebiyat ile farklı bakış açısına sahip olduklarını, önemli olanın nitelikli kitaplar okumak gerektiğini düşünüyorum.
Rousseau bu kitapta hayali öğrencisi Emile’i doğaya uygun bir şekilde nasıl yetiştireceğini anlatmış. Kitap 5 bölümden oluşuyor; kabaca ayırırsak ilk bölümde bebeklik, ikinci bölümde çocukluk, üçüncü bölümde ergenlik öncesi-ergenlik, dördüncü bölümde geç ergenlik ve beşinci bölümde ise ilk yetişkinlik ve kadın-erkek ilişkileri işlenmiş.
Doğaya uygun çocuk yetiştirme fikri beni cezbetti ama Rousseau’nun bazı fikirlerini açıkçası çok uç ve uygulanması güç buldum. Örneğin çok ciddi tıp karşıtlığı var, bir doktor olarak bana fazla geldi :) ya da çocuklara fikir yürütmeyi öğrenene kadar (ergenliği kastediyor) herhangi bir bilgi öğretilmemesini öğütlüyor (bugün bilimsel çalışmalardan bildiğimiz ise; çocuğu erken yaşta olabildiğince kelimeyle tanıştırmak çocuğun bilişsel gelişimini olumlu yönde etkiliyor). Kitabın yazıldığı zamanı göz önünde bulundurursak bu detaylar o kadar gözümüze batmayabilir diye düşünüyorum.
Kitabın özellikle ilk iki bölümü gerçekten çok akıcı yazılmış, her ebeveyne yol gösterecek ipuçlarıyla dolu.
Üçüncü, dördüncü ve beşinci bölümlerde felsefe daha ağır basmış. Felsefe severler belki memnun olacaklardır ama ben ilk iki bölümden daha çok keyif aldım. Beşinci bölümde kadın ve erkeğin rolleri betimlenmiş, günümüz değer yargılarıyla bakarsanız bu bölümü biraz cinsiyetçi bulabilirsiniz.
Rousseau’nun Fransız tarzı ebeveynlik üzerinde çok etkisi olduğunu duymuş ve kitabı okumaya o yüzden karar vermiştim, kitabı okuduktan sonra da buna hak verdim. Her ebeveynin, her eğitimcinin ve çocuk gelişimiyle ilgilenen herkesin bu kitabı okuması gerektiğini düşünüyorum.
Ne kadar yazsam da yorumlamak yetersiz kalacak..Rousseau, bireyin doğumundan evleninceye kadar ki süreçte nasil yetiştirilmesi gerektiğini; gelişimi evrelerine ayırarak her evrenin kendi ihtiyacı doğrultusunda, #Emile adını verdiği hayali oğlu üzerinden anlatıyor.. Çocuğun merak ve araştırma duygusunun ön planda olduğu bir eğitim anlayışını vurguluyor.. Bu süreçte İnsana dair hemen hemen her konuya değiniyor. Yaklaşık 300 yıl önceden günümüze ışık tutuyor ve geleceğe tutmaya devam edecek fikirler mevcut..Bu yetiştirme süreci boyunca özgür birey olmak, doğanın izini takip etmek, hissetmeyi öğrenmek ve deneyimlemek gibi kavramları temele oturtarak ideal insanı tanımlıyor.. Aynı zamanda da döneminin siyasal, sosyal, dinsel kurumlarına da eleştiri niteliği taşıyor eser.
Emile evlilik çağına gelince evleneceği kadının nasil olmasi gerektiği üzerinden açıklamalarda bulunurken kadınların niteliğinden ve eğitiminden bahsediyor ki bu bölümde epey çarpıcı ve kabul edilemez fikirleri var.. Bunun da yaşadığı yüzyılın kalıplaşmış kadin algısından kaynaklandığını kabul edebiliriz.
Rousseau, Emile'yi yazdığı dönemde tepkilere ve eleştirenlere maruz kalıp hakkında tutuklama kararı verilmiş.
Rousseau 'nun fikirleri Fransız ihtilalinden sonra, uygunalan eğitim sistemine kılavuzluk etmiş ne yazıkki bunu kendisi görememiştir.
Alanında yazılmışların en kapsamlısı sanırm. Eğitimcilerin ve ebeveynlerin kütüphanesinde baş köşede yerini almalı.
Kitap, toplumun temel taşı olan aile üzerinden yazıldığı dönemin siyasi, sosyal, kültürel gelişmelerini ve kavramlarını eleştirel bir bakış açısıyla ele alıyor. Anne ve babanın çocuğuna karşı görev ve sorumlulukları, bir çocuğun eğitiminde dikkat edilmesi gereken temel ilkeler yazarın bakış açısıyla sade ve anlaşılır bir üslup ile kaleme alınmış.
Yazarımız Fransa'da yaşayan ve mürebbi olarak çalışan birinin penceresinden olayları ve durumları ele alıyor. Emıle adlı erkek çocuğun küçük yaşlardan itibaren eğitiminden ve yetistirilmesinden sorumlu olan mürebbimiz geleneksel bakış açılarının dar kalıplarından sıyrılarak öğrencisini yetiştiriyor. Öncelikle öğrencisinin doğayı tanıması ve bilmesi üzerine egitimini temellendiriyor. Doğanın yasa ve kaideleri üzerine şekillenenen eğitim inşa ediyor adeta. Öğrencisine her şeyi öğretmekten ziyade gerekli olan bilgileri gerekli zaman diliminde gerekli gelişim aşamasında öğrencisine kazandırıyor. Eğitimde tecrübe ve deneyimi ön plana çıkarıyor. Olgunluk çağına kadar öğrencisini hayatın bütün olumsuzluk ve sıkıntısına karşı dirençli bir şekilde yetiştiriyor. Eş seçimi ve evlilik konusunda da öğrencisine gerekli bilgi ve deneyimi aktarıyor. Öğrencisinin evliliğiyle birlikte eğitim süreci noktalanıyor.
Annelerin ve babaların bunun yanında eğitimin bütün paydaşlarının okuması ve üzerine kafa yorması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Eğitimin niteliği kısa, orta ve uzun vadedeki hedeflerin kitaba göre şekillenmesi gerektiğini düşünüyorum.
İyi okumalar dilerim ...
Yazardan okuduğum üçüncü ve en sevdigim kitap oldu. Hacimli bir eser ve okuması da çok uzun sürdü. Yer yer koptum lâkin okuduğum için mutluyum. Ebeveynlere ve eğitimcilere kesinlikle önerdiğim bir kitap.
Yazar hayalinde Emile diye birini yaratıyor ve bunun doğuşundan yetişkin bir birey oluşuna kadar olan süreci kaleme alıyor. Emile onun öğrencisi ve onu en iyi şekilde eğitmek ile yükümlü bay Rousseau. Yeni doğan kısmı en ilgimi çeken ve altını üstünü çize çize okuduğum bölüm oldu. Okurken fark ettim ki aslında bu kitabı bizlerin ebeveynleri okumalı. Bizler okuyup bilinçli şekilde davranmaya yöneliyoruz lâkin X kuşağı kendi bildiğini okumaya devam ediyor. Devir değişti, her şey değişti ama bunu kabul etmeyip eskide olanı şu anki kuşağa diretmeyi boynunun borcu biliyorlar. Kuşaklar arası çatışma çıkıyor sonrasında da. Çoğu kitapta da karşıma çıkan ve yine işinin ehli olan sayın Rousseau'nun da dediği "Ağlayarak bir şey elde etmesine izin vermeyin" gerçeğini kabullenmemiz gerek. Şahsen ben ağlayınca bir şey elde edemedim çocukluktan bu yana. Karşındaki ister çocuk ister yetişkin olsun ona doğruyu anlatıp ağlamayı koz olarak kullanmasına izin vermemek gerek. Çok noktaya parmak basmış yazar da işte bunları hayata geçirmezsek okudum bitti etmenin çok da bir gereği yok.
Emile kız mı erkek mi diye de bir süre bocaladim aslında. Bazı yerlerde kız olarak bazı yerlerde de erkek olarak bahsi geçiyor. Hayali karakter olunca hem kız versiyonu hem erkek versiyonu diye anlattı herhalde diyorum. Okumalı mısınız evet okuyun lâkin sakin bir dönemde okuyun.