Dünyanın Ucundaki Fener Kitap Bilgileri
Yazar: Jules Verne
Tahmini Okuma Süresi: 8 sa. 3 dk.
Sayfa Sayısı: 284
Basım Tarihi: Ağustos 2012
İlk Yayın Tarihi: 1905
Yayınevi: İthaki Yayınları
ISBN: 9789758607283
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Dünyanın Ucundaki Fener Kitap Tanıtımı
Dünyanın Ucundaki Fener'de Jules Verne, Dünya'nın güney ucunda ıssız bir adadaki bir fenerin çevresinde gelişen olayları anlatır. Azgın dalgalar ve korkunç kayalıkların yol açtığı gemi kazalarını önlemek için inşa edilen fenere üç bekçi bırakılır. Ama bekçiler kendilerini bekleyen tehlikeden habersizdirler... Korsanlar, batan gemiler, kudurmuş bir deniz, fırtınalar, gelgitler umut ve mücadele Jules Verne'in bu romandaki baş kahramanları...
Dünyanın Ucundaki Fener Kitaptan Alıntılar
1. "Yalnız olduğu zaman insan daha başarılı olur."
2. "İnsanın vicdanı rahat olmayınca kolayca kaygıya kapılır."
3. ""Yalnız olduğu zaman insan daha başarılı olur.""
4. "Seninle yine buluşacağız. Şimdilik hoşça kal."
5. "Seninle yine buluşacağız. Şimdilik hoşça kal."
6. ""Yalnız olduğu zaman insan daha başarılı olur..."
7. "...ve şimdi, yalnız kalmıştı... yapayalnız!"
8. "İnsanın vicdanı rahat olmayınca kolayca kaygıya kapılır."
9. "Gecikmekle bir şey kaybetmeyeceğiz…"
10. ""Yanlız olduğu zaman insan daha başarılı olur.""
11. "İnsanın vicdanı rahat olmayınca kolayca kaygıyla kapılır."
12. ""İnsanın vicdanı rahat olmayınca, kolayca kaygıya kapılır.""
13. ""...beklemekten başka yapılacak bir şey kalmamıştı.""
14. "İnsanın vicdanı rahat olmayınca kolayca kaygıya kapılır."
15. ""İnsanın vicdanı rahat olmayınca kolayca kaygıya kapılır .""
Dünyanın Ucundaki Fener Kitap İncelemeleri
Jules Verne. Jules Verneee. Jules Verneeeee! Verne dayımız zamanında yüzlerce kitap yazarken demiş ki, bir eser yazayım ama öyle bir eser olsun ki bu sefer macerası aksiyonu çok olsun, okuyan muhteşem keyif alsın ama ammaaaa çok fazla karakter koyayım o karakterler de okuyucunun kafasını karıştırsın, okuyanı duman etsin. Ve yapmış...
Karakterles aslında Vasquez, John Davis, Kongre, Carcante, Felipe, Moriz ve Komutan Lafayete olarak ana başlıklara ayrılabilir. Vasquez, Felipe ve Moriz karakterleri Arjantin hükumetinin Elgor koyuna sürekli kaza olduğu için yapılan fenere bekçilik etmeleri için getirdiği 3 kişidir. Kongre ise haydutların şefidir ve Carvante onun yardımcısıdır. Burası ıssız bir bölge sanılmaktadır ancak bir çetenin baskınıyla Felipe ve Moriz ölecektir. Ana karakterler nasılsa bunlar değil yani Spoiler olmuyor. Hoş, gerçi Spoiler olsun da merak edip okuyun biraz okuyun. Okuyun yavrum okuyun, memur olun.
İlerleyen süreçte yine bir gemi kazası olacak, malum fener ele geçirildi tekrar karardı ya, John Davis isimli bir adam bu kazadan kurtulacak
Vasquez’in de haydutların elinden kaçmasıyla, hiç esir düşmemişti ki, (Allah’ım sanki Yeşilçam) bu ikili birleşecek ve hem çeteden kurtulmaya hem de yardım beklemeye başlayacaklardır.
1905’te yayımlanan bu eser de Verne’nin ölümü sonrası bulunan notları vasıtasıyla yayımlanan eserlerinden olup; Kirk Douglas’ın 1970li yıllarda oynadığı Dünyanın Ucundaki Fener filmi de senaryosunu bu kitaptan almıştır ki filmi de sevgiyle tavsiye ederim. Seviyoruz eskileri be.
Beğeneceğinizi düşünüyor, keyifli okumalar diliyorum..
Ortaokulda okuduğum ve hala unutamadığım bu Jules Verne harikasını tekrar okumak istedim. İyi ki de okumuşum kısaca romandan bahsedeyim ama Spoiler içerdiğini de baştan belirteyim
Hikaye Arjantin hükümetinin gemi kazalarını önlemek için 3 eski gemici olan, Vasquez, Moriz ve Felipenin yeni yapılan Deniz fenerine bekçi olarak görevlendirilmesinden sonra başlar. Adada yalnız geçirdikleri birkaç haftadan sonra çıktıkları bir av sonrası adada yalnız olmadıklarını öğrenirler, bunlar enkaz çetesi lideri Kongre, Carcante ve arkadaşlarıdır.
Çete hazineleriyle birlikte bu adadan kurtulmak için kıyıya vuran Maule’yi kullanarak, fenerin ışığını söndürmeye gelip Moriz ve Felipe’yi vurur, bunu gören Vasquez dehşet içinde ordan kaçar. Ama adamlar onu ciddiye almasalar da peşindedirler.
Haftalar sonra adada bir fırtına kopar ve bu gemideki Amerikalı kaptan John Davis ile beraber öç alma planlarına başlayıp, onları gidecekleri yoldan alıkoymaya çalışırlar. Ve batan gemiden buldukları top ve tüfekle Maule’ye zarar verip çetenin adadan uzaklaşmasını engellerler. Bu sayede Santa-Fe nin de adaya geliş vakti de gelmiş olur.
Tam kaçacaklarken Vasquez feneri yakmayı başarır ve Santa-Fe adaya güvenle ulaşır. Ve John Davis ile birlikte kendilerini güvertede bulurlar.
Diğer çete elemanları kaçsalar da birkaç gün sonra açlıktan ölmüş halde bulunur, birkaçı açlıktan bitap düşmüş halde teslim olur. En son kalan liderleri Kongre de yakalanacağını anlayınca silahıyla kendini vurup intihar eder.
Ve DÜNYA’NIN UCUNDAKİ FENER bu tarihten itibaren ışıkları ile Estados adasını aydınlatmaya devam eder…
Nedenini bilmiyorum ama denizde geçen hikayeleri çok seviyorum ben. Dünyanın Ucundaki Fener de tabi ki harika bir maceraydı benim için. Benim gibi deniz temalı kitapları sevenler için harika bir tercih olabilir hiç durmayın alın okuyun derim ben.
Dünyanın kayalıklarıyla gemileri enkaza çeviren ıssız bir ucuna; Estados Adası’na yeni inşa edilmiş bir fenerde bekçi olarak çalışmaya başlayan üç adamın başına gelenleri okuyoruz kitapta. Başta her şey normal ilerlerken bekçiler ıssız olduğunu düşündükleri adada yalnız olmadıklarını fark ediyorlar. Peki adaya nasıl ve nereden geldikleri belli olmayan bu insanlar kim? Hemen tanıyalım. Kendileri, kimi zaman denizin kendi batırdığı kimi zaman da batmasında bizzat kendi parmaklarının olduğu gemi enkazlarındaki değerli eşyaları çalıp adadaki bir mağaraya zulalayan, gözlerini kırpmadan insan öldüren, tehlikeli bir haydut çetesi.
Kitapta sayfalar ilerledikçe hikaye çok daha heyecanlı bir hale geliyor. Ben haydutlar yakalanacak mı yoksa kaçmayı başaracak mı? Yeni bekçileri getirmek için gelecek olan gemi adaya vaktinde yetişebilecek mi yoksa evren kötülerin yanında olmaya devam mı edecek? Bekçilerden hayatta kalan olacak mı yoksa hepsi acımasız adamların elinde para uğruna ölüp gidecek mi diye kendimi yerken kitap bir çırpıda bitiverdi.
Hiç kuşkusuz ki Jules Verne benim en sevdiğim yazarlardan birisi. Her kitabı ayrı bir heyecan vadediyor okuyana. Keşke binlerce kitabı olsaydı...
Kitapla ilgili söylenecek pek bir şey yok aslında Jules Verne kitapları her zamanki gibi macera dolu ve çok keyifli okuması çok güzel bu kitabı da öyleydi. Kitabımızın başlıca karakterleri Vasquez felipe moriz bu üç arkadaş Estados Adasına yapılan fenere bakmak üzere görevlendirilirler. Her görevlinin görev süresi üç aydır. Bu üç ay boyunca adada kendileri kalacak ve dünyanın bir ucunda bulunan bu fenerden sorumlu olacaktır. Adaya geldikleri zamanlar keyifli geçer. İlk bir ay hiçbir şey olmamış ve sakin geçmiştir fakat adada tek başlarına değillerdir. Bir yağmacı grubu vardır. Bir gün şans eseri bu grubun eline bir gemi geçer ve olaylar başlar. Gemiyi alan yağmacılar direk fenerin oraya giderler ve buraki görevlileri öldürürler. İçlerinden bir tek Vazquez kalır fakat onu da pek umursamazlar bu süre zarfında görev değişimi gelmeden gemiyi tamir edip yola çıkmak isterler feneri söndürürler. Olaylar böylelikle başlar Vazquez iki ay tek başına yaşam sürer ve yapabileceklerini düşünür. Bir gün fener yanmadığı için bir gemi kaza yapar ve içinde bir kişi yaşar. Vazquez bu kişiyle arkadaşlık eder ve yapmacılara zarar vermek için görev değişimi için gelen gemi gelene kadar onları oyalamak için türlü tehlikeli işler yaparlar. Çok keyifli çok heyecanlı okuması zevkli bir kitaptı. Bu ara kitap okuyamıyorum diyorsanız bu tarz kitaplar tam size göre eğlendirecek ve okumalarınıza döndürecektir.
Öncelikle kitabı çok çok beğendim Jules Verne’nin kalemi mükemmel çok sade ve akıcı bir dille yazılmış okumak isteyenlere tavsiye ederim. Ve bu kitapta en çok ta Vasquez’in cesaretine ve savaşçı ruhuna hayran kaldım diyebilirim.
Kitabın konusuna gelecek olursam,
Dünya’nın Ucundaki Fener Jules Verne’nin son yapıtlarından olup ölümünden sonra, 1905 yılında oğlu Michel Verne tarafından yayımlandı. Bilim-kurgu ve spekülatif edebiyatın öncü adlarından olan Jules Verne, bu yapıtında gerçek bir ortamdan, ıssız Estados Adası’ndaki deniz fenerinden esinlenmişti. Yazarın yapıttaki titiz coğrafi betimlemeleri, ayrıntılarla ördüğü denizcilik bilgileri, insanlığın ufkunda yaşanan bir serüvenin hem dekorunu hem araçlarını oluşturuyordu. 1859 kışında çalışmaya başlayan fenerin ilk bekçileri Vasquez, Felipe ve Moriz, Güney Atlantik’in güneydoğu ucunda, iki okyanusu birbirine bağlayan ticaret gemilerine kılavuzluk ederken, çok geçmeden adada yalnız olmadıklarını sezeceklerdi. En Çetin doğa koşullarına dayanıklı inşa edilmiş olan bu fener, uygarlığın sınırında yaşamaktan beslenen sinsi düşmanlara da aynı şekilde dayanabilecek miydi ? Jules Verne akıl ile gücün, nitelik ile niceliğin, hesap ile hırsın kıyasıya çekiştiği öncü bir serüven öyküsü sunuyor okura.