Doğu Ekspresinde Cinayet Kitap Bilgileri
Yazar: Agatha Christie
Tahmini Okuma Süresi: 7 sa. 15 dk.
Sayfa Sayısı: 256
Basım Tarihi: 7 Ekim 2019
İlk Yayın Tarihi: 1934
Yayınevi: Altın Kitaplar
Orijinal Dil: İngilizce
ISBN: 9789754050943
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Doğu Ekspresinde Cinayet Kitap Tanıtımı
Gece yarısından sonra artan şiddetli tipi yüzünden Doğu Ekspresi artık yoluna devam edemeyecek durumdadır. Yılın bu zamanlarında lüks tren tamamen doludur. Ertesi sabah yapılan kontroller sonucu tüm yolcuların sağsalim trende olduğu anlaşılır. Ancak defalarca bıçaklanarak öldürülen Amerikalı yolcunun kompartımanının kapısı içeriden kilitlidir.
Sonunda trende yolculuk etmekte olan Hercule Poirot cinayeti incelemeye başlar. Ancak kimi yolcular cinayetin izlerini yok edebilmek için yaşlı dedektifin dikkatini dağıtmaya çalışırlar. Poirot, kehanet sayılabilecek bir saptamayla cinayeti bir değil iki şekilde çözümlemeyi başarır.
Doğu Ekspresinde Cinayet Kitaptan Alıntılar
1. "Bu dünyada ne kötü insanlar var ! İnsanın inancını yok ediyorlar.."
2. "“Sadakat çok güç bulunur ve bedeli asla ödenmez.”"
3. "Bu dünyada ne kötü insanlar var! İnsanın inancını yok ediyorlar."
4. "Dünyada kötülükten fazla şey yok."
5. "Bu dünyada ne kötü insanlar var! İnsanın inancını yok ediyorlar."
6. "“Bu dünyada ne kötü insanlar var ! İnsanın inancını yok ediyorlar…”"
7. "Ne kadar aptalım. Bebek gibi ağlıyorum. Ne olursa olsun, her şey düzelir."
8. "Kendimi gereksiz duygusallıktan korumayı öğrendim."
9. "“Kadınlar böyledir işte.İntikam hissi gözlerini bürüdü mü deli gücü kazanırlar…”"
10. "“Sadakat çok güç bulunur…”"
11. "“İnsanın gerçeklerden kaçması da olanaksız…”"
12. "“Dünyada kötülükten fazla şey yok…”"
13. "“Ama yalnızca bakmak bile insanda romantik duygular uyandırmaya yeterli,öyle değil mi?”"
14. "Dünyada kötülükten fazla şey yok."
15. "Kadınlar böyledir.
Öfkelendikleri zaman güçleri müthiş artar."
Doğu Ekspresinde Cinayet Kitap İncelemeleri
Poriot, Bouc ve Doktor gibi biz de anlatılanları dinliyoruz bu trende; sadece tanıklık etmiyoruz, zihnen sorguya da katılıyoruz. Beyin için iyi bir egzersiz, değil mi? Siz de bu akıl yürütme oyununa hazır mısınız?
Tren, karla kaplı dağlık bir bölgede mahsur. Dış dünyayla bağı kesik, fiziksel kanıtlar yetersiz. Cinayeti çözmek için geriye yalnızca zeka, gözlem ve mantık kalıyor. Yazar bizi de bu kısıtlı alana sıkıştırıyor; tıpkı Poirot gibi insan davranışlarını, yüz ifadelerini ve çelişkili sözleri okumaya zorluyor. Ortam daralıyor, gerilim yükseliyor, kurgu bir tür zihinsel oyun alanına dönüşüyor. Açıkçası, bu zihinsel oyunu çok sevdim.
Yok artık, Poirot!
Mantığın öncülüğünde ilerleyen bu anlatı, çözüm anına yaklaştıkça bende “yok artık, Poirot” hissi uyandırdı. Bu bölüme kadar çok iyi bir beyin egzersizi yaptım, çözüm bölümünde hayal kırıklığına uğradım. Finalde karşımıza çıkan tablo, mantığın sınırlarını zorlayacak kadar dramatik ve teatrel geldi. Bu noktada dedektifliğin yerini sahne sanatları alıyor sanki.
, sonunda bizi yalnızca bir cinayetin çözümüne değil, daha derin bir soruya yönlendiriyor: Hukukun sınırları mı, vicdanın sesi mi? Kararı bize bırakıyor, sessizce çekiliyor geriye.
Peki, siz olsaydınız ne yapardınız? Adalet mi ağır basardı, yoksa vicdan mı?
Agatha Christie & Doğu Ekspresinde Cinayet
.
Merhaba arkadaşlar Sizlere çok merak ettiğim severek okuduğum bir kitapla geldim Agatha okumaya acı kahveyle başlamıştım ve o kitap da ayrı güzeldi . Bu kitap genel olarak çok beğeniliyordu ben de çok beğendim soluksuz okudum . Sizlere biraz kitabın konusundan bahsedeyim
.KONU.
Gece yarısından sonra artan şiddetli tipi yüzünden Doğu Ekspresi artık yoluna devam edemeyecek durumdadır. Yılın bu zamanlarında lüks tren tamamen doludur. Ertesi sabah yapılan kontroller sonucu tüm yolcuların sağsalim trende olduğu anlaşılır. Ancak defalarca bıçaklanarak öldürülen Amerikalı yolcunun kompartımanının kapısı içeriden kilitlidir.
Sonunda trende yolculuk etmekte olan Hercule Poirot cinayeti incelemeye başlar. Ancak kimi yolcular cinayetin izlerini yok edebilmek için yaşlı dedektifin dikkatini dağıtmaya çalışırlar. Poirot, kehanet sayılabilecek bir saptamayla cinayeti bir değil iki şekilde çözümlemeyi başarır.
.
YORUMUM .
Kitap bu şekilde bi cinayet üzerine deliller aranıyor , trendeki 12 yolcunun sürekli sorguları alınıyor en sonunda cinayet çözülüyor . Kitabı okurken kendimi o trende hissettim . Dedektifle birlikte bende düşündüm . Tavsiye edeceğim kitaplar arasında kesinlikle okuyun
.
Kitapla Kalın
Adına aşina olduğumuz Doğu Ekspresi, Agatha Christie kalemiyle, bu kez bir cinayetle karşımıza çıkıyor. İstanbul'dan da bahsedilmesi ve kitabın Pera Palas'ta yazılması ilgimi çekti ve bu kitapla tanışmamı sağladı.
Olağan durumun dışında, tamamen dolu olan tren, yoğun yağış sebebiyle Vincovi ile Brod arasında bir yerde kar kütlesine saplanır. Trende gerçekleşen cinayet, öyle akıllıca ve öyle bilmecelerle kurgulanmıştır ki, bu olayı trenin yolcularından birisi olan, dedektifimiz Poirot'tan başkası çözemez.
Son derece sürükleyici ve merak duygunuzun hep canlı kalacağı bir roman. Ben kitabın sonuna kadar, katilin kim olduğunu tahmin edemedim, zaten kitap o kadar hızlı aktı ki benim düşünmeme fırsat olmadan olaylar çözüldü.
Sherlock Holmes külliyatının tamamına hakim olan birisi olarak, ister istemez kendinizi bir kıyaslama içinde bulabiliyorsunuz. Poirot karakterini sevip, zekasını ve çözüm kapasitesini çok beğensem de, Holmes'in yeri bende hep ayrı kalacak. Bazı yerlerin net olarak doldurulmamış gibi ve "ya burdan buraya olay nasıl geldi" diye anlamaya çalışmam bana böyle düşündüren etkenlerden biri olabilir.
Sevgili madam veya mösyö, - sanırım kitapta en sevdiğim şey, karakterlerin birbirine böyle hitap etmesiydi :) - kitabı severek okuyacağına eminim ve kesinlikle tavsiye edebilirim. İyi okumalar...
Bir kar fırtınasına tutulmuş Doğu Ekspresi...Üstüne işlenmiş bir cinayetle beraber gizem dolu bir dünyaya ayak basıyoruz bu eserde. Oldukça karışık ama bir o kadar titizlilikle ve anlamlı işlenen bir cinayet!
Keskin zekalı ve alanında olağanüstü yetenekli dedektifimiz Hercule Poirot, cinayeti çözmek adına tren idaresinden sorumlu Bouc ve Doktor Constantine ile birlikte oldukça karışık ve gizem dolu cinayetin kapısını aralıyorlar. Yol karışık ve tahminlerle dolu olduğu için cinayeti kesin anlamda nasıl çözecekler acaba diye sorgular buluyorsunuz kendinizi. Hatta cinayetin çözümsüz kalacağını bile düşündüm. Trende 12 kişi bulunuyor ve her biri ile ayrı ayrı görüşülüyor ve tam bu diyorsunuz ama diğer elinizde tutarsızlıklarla birlikte bir türlü tahmin edemiyorsunuz katili veya katilleri...Zaten gelen çarpıcı son ile cinayetin basit bir olay olmadığını ve tahmin etmenin de neden zor olduğunu anlıyorsunuz. Cinayet gerçekten ustalıkla işlenmiş ve anlam dolu...Ama Hercule Poirot o nasıl bir zeka! Böyle zor bir cinayeti çözmek bu karaktere hayran bıraktı. Yazar karakterlerin her birini çok güçlü yazmış bu yüzden eseri okurken kendiniz o kurgunun içinde bulacaksınız. Ve merakı dorukta yaşayarak eserin sonuna gelip çarpıcı son ile sarsılacaksınız.
Bu kadar yeterli bence, daha fazla yazarsam ifşa edeceğim diye korkuyorum ;) Tavsiye eder ve keyifli okumalar diliyorum...Ve yine yeniden Sevgiyle kalmanızı temenni değil rica ediyorum:)))
Agatha Christie’nin dedektif romanları arasında özel bir yere sahip olan “Doğu Ekspresinde Cinayet”, okuyucuları zamansız bir yolculuğa çıkarır. Bu eser, sadece bir cinayet vakasını değil, aynı zamanda insan psikolojisinin derinliklerini ve ahlaki çıkmazları da ele alır.
Christie, Doğu Ekspresi’nin lüks ve kapalı ortamını mükemmel bir şekilde kullanarak, okuyucuyu adeta olay yerine götürür. Trenin her vagonu, farklı sınıflardan ve kültürlerden insanları bir araya getirerek, zengin bir karakter galerisi sunar. Hikaye boyunca, trenin izole edilmiş yapısı, gizemi daha da büyüleyici kılar.
Christie’nin karakter yaratma becerisi, "Doğu Ekspresinde Cinayet"te doruk noktasına ulaşır. Hercule Poirot’nun keskin zekası ve gözlem yeteneği, onu unutulmaz kılar. Diğer yolcuların her biri, kendi hikayeleri ve sırlarıyla doludur, bu da onları sadece şüpheli değil, aynı zamanda hikayenin can damarı yapar.
Tema ve Mesaj:
Adalet ve ahlak kavramları, romanın temelini oluşturur. Christie, okuyucuya, doğru ile yanlış arasındaki sınırların ne kadar bulanık olabileceğini sorgulatır. Sonuçta, “Doğu Ekspresinde Cinayet”, sadece bir katilin peşinde koşulan bir macera değil, aynı zamanda derin etik soruları da gündeme getiren bir eserdir.
Sonuç:
“Doğu Ekspresinde Cinayet”, Agatha Christie’nin ustalıkla işlediği bir başyapıttır. Okuyucuları şaşırtan dönüşleri ve akıllıca kurgulanmış finaliyle, dedektif romanlarının en iyilerinden biri olarak kabul edilir. Christie’nin bu eseri, sadece bir cinayet gizemini çözmekle kalmaz, aynı zamanda okuyuculara insan doğasının karmaşıklığı üzerine düşünme fırsatı sunar.
Keyifli okumalar!