Din ve Psikiyatri Kitap Bilgileri
Yazar: Irvin D. Yalom
Tahmini Okuma Süresi: 1 sa. 49 dk.
Sayfa Sayısı: 64
Basım Tarihi: Eylül 2017
İlk Yayın Tarihi: Mayıs 2006
Yayınevi: Pegasus Yayınları
ISBN: 9786052992777
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Din ve Psikiyatri Kitap Tanıtımı
Ölüme, yanıp kül olmuş bir kaleden başka bir şey bırakmayın.
Nikos Kazancakis
“…varoluşsal psikoterapi ile dinî teselli arasında da bazı kıyaslamalar yapacağım. Bu iki yaklaşımın karmaşık, gerilimli bir ilişkisi olduğuna inanıyorum. Bir bakıma aynı atalara ve endişelere sahip kuzenler sayılırlar: insanlığın doğasında bulunan umutsuzluğa çare bulmak gibi bir görevi paylaşıyorlar… Ama yine de temel inançlar ve psikoterapinin belli başlı pratik yaklaşımları ile dinî tesellinin taban tabana zıt olduğu da bir gerçek.”
İnsan neden ilahi bir varlığa inanma ihtiyacı hisseder? Ölüm neden korkutucudur ve insanı dinî teselliye iter? Din ve psikiyatri insan ruhuna nasıl dokunur?
2000 yılında Amerikan Psikiyatri Birliği’nin Oskar Pfister Ödülü’ne layık gördüğü Irvin Yalom’un ödül alırken yaptığı konuşmayı içeren bu kitap, hemen her insanın zihnini kurcalayan sorulara yanıtlar sunuyor.
“Psikoterapiye ilgi duyan genel okur için Irvin D. Yalom’dan daha ilginç bir yazar olamaz. Aralarında Nietzsche Ağladığında romanı da bulunan on beş kurgu ve kurgu dışı kitabın yazarı olan Yalom, bir psikiyatr ve terapist olduğu kadar yetenekli bir hikâye anlatıcısıdır.”
Heather C. Liston
Din ve Psikiyatri Kitaptan Alıntılar
1. "İnanıyorum ki. ..
Sıra dışı iddiaların
Sıra dışı kanıtları
olmalıdır."
2. "Bilgi sahibi olmak bilge olmak demek değildir."
3. "Hepimizin karanlıkta, tek başına yol alan gemiler olduğumuzu biliyorum; ama her şeye rağmen, yakındaki gemilerin kılavuz ışıklarını görmek insana tarif edilmez bir huzur veriyor."
4. "~
Nietzsche'nin;
,
.
~"
5. "~
...
~"
6. "~
İnanıyorum ki. ..
sıra dışı iddiaların
sıra dışı kanıtları
olmalıdır.
~"
7. "~
, tek başına yol alan gemiler olduğumuzu biliyorum; ama her şeye rağmen,
insana tarif edilmez bir
.
~"
8. "~
.
~"
9. ""Önümüzdeki hayat üzerine düşünürken, tiyatro salonundaki yerini perde açılmadan önce almış, oyunun başlamasını sabırsızlıkla bekleyen, heyecanlı çocuklar gibiyizdir. İleride neler olup biteceğini bilmememiz düpedüz bir lütuftur. Şayet olacakları önceden görebilsek, o çocuklar gözümüze mahkum olmuş tutuklular gibi görünürdü, ölüme değil de hayata mahkum olmuş, ama hükümlerinin ne anlama geldiğinden o ana dek tamamen bihaber tutuklular gibi..."
-Schopenhauer"
10. "Hayatın anlamı sorunu, düşünebilen canlıların tümünü zehirler niteliktedir."
11. "amor fati
(yazgını sev)"
12. "Hayatın anlam meselesi, kendisi üzerinde düşünen bütün varlıkların başına beladır."
13. "... ölmek, insan deneyimlerinin en yalnızı olarak kalmaya mahkûmdur."
14. "...insan dünyaya tek başına gelip bu dünyadan tek başına ayrılmak zorunda olduğunu ancak ölmek üzereyken gerçekten fark eder."
15. "Gerçeklik’ hakkındaki psikiyatrik ve dinî bakış açıları yakından ilişkilidir.
Tarihsel olarak birbirlerinde büyüyorlar. Birbirlerini kuvvetlendiriyorlar."
Din ve Psikiyatri Kitap İncelemeleri
Bize psikoterapi ve dinin birbirine benzediği yönlerini yalın bir dille anlatıyor. Din ve psikoterapinin ilişkisini anlattıktan sonra varoluşun beraberinde getirdiği kaçınılmaz nihai sorunları ele alıyor:
Ölüm
Yalnızlık
Hayatın Anlamı
Özgürlük
Hayatın anlamı, düşünen herkes için mühim bir sorudur. Çoğumuz dünyadaki varoluşumuzun kıymetli bir amacı olduğunu düşünmek isteriz. “Bu yaşadığım her şeyin bir sebebi olmalı, daha özel bir görev için dünyaya gelmiş olmalıyım.”
Yalnızlık insanın en büyük zaafı desek olur mu? Kitaptaki örnekte, ölüme bile giderken yanımızda birinin olmasını istediğimizi düşünürsek; bence evet.
Ölüm çoğumuz için korkuyu ifade eder fakat hiç mi bu düşüncenin insana faydası yok? Ölümün biçimselliği bizi yerle bir etse de, ölüm fikri bizi kurtarabilir (s.43). Ölüm riskiyle karşılaşmış insanları düşünün , hayata daha farklı bakmaya başlarlar.
Fazla ibadetin, meditasyonun, yani inanca yönelik eylemlerin özgürlüğümüze zarar verdiğini düşünüyor.
Genel olarak çoğu fikre katıldım ama kafamda bazı soru işaretleri hala var. Dinin sadece varoluş sancılarımızı bastırmak için icat ettiğimizi belirtiyor, peki sezgisel olarak hissettiğimiz duygular tamamen bir yanılsamadan mı ibaret, bundan emin değilim…
Yalom’un okuduğum ikinci kitabıydı. Şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki, okuyucunun kafasını karıştırmadan düşündürmeyi, sorgulamayı başarıyor yazar. Bir oturuşta bitecek kitaplardan.
Felsefe ve psikoloji seven herkese öneririm.