Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Derviş ve Ölüm - Meşa Selimoviç | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Derviş ve Ölüm Kitap Bilgileri


Yazar: Meşa Selimoviç
Tahmini Okuma Süresi: 13 sa. 9 dk.
Sayfa Sayısı: 464
Basım Tarihi: Ağustos 2024
İlk Yayın Tarihi: 1966
Yayınevi: Timaş Yayınları
ISBN: 9789752639515
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Derviş ve Ölüm Kitap Tanıtımı


Unuttuğumuzu sandığımız her şey, unutulmuşluğun karanlığından çıkıp tekrar geri geliyor ve hiçbir şeye ait olmadıklarını düşündüğümüz anda tekrar bizim oluyor. Onlara ihtiyacımız olmadığı halde, önümüzdeki eski varlıkları ile parıldayarak bizi hatırlamaya zorluyor, ihanetimiz yüzünden bizden intikam alıyor, bizi yaralıyor.

Meşa Selimoviç, Derviş ve Ölüm’de mutlak dinî doğrular üzerine kurulu dünyasında yaşayan Mevlevî şeyhi Ahmed Nureddin'in, erkek kardeşinin suçsuz yere tutuklanıp idam edilmesinden sonra düştüğü derin karmaşayı resmediyor. Suç, ceza, adalet, din ve otorite kavramları çerçevesinde insanın ruh dünyasındaki çelişkileri, gelgitleri incelikle işliyor.

1967’de yayımlanan Derviş ve Ölüm, değişik dönemlerde birçok eleştirmenin övgüsünü kazanan, sinemaya uyarlanan, otuzu aşkın dile çevrilmiş ve birçok önemli edebiyat ödülüne layık görülmüş bir başyapıt.

En önemli cümle
“Ölüme daima yaklaşılır, ondan uzaklaşmak diye bir şey yoktur. Yine de o gelince şaşırırız.”
Bu kitap neden önemli
1967'de yayımlanan Derviş ve Ölüm, değişik dönemlerde birçok eleştirmenin övgüsünü kazanan, sinemaya uyarlanan, MEB'in tavsiye ettiği 100 Temel Eser listesinde yer alan, otuz dile çevrilmiş ve birçok önemli edebiyat ödülüne layık görülmüş bir başyapıt.




Derviş ve Ölüm Kitaptan Alıntılar


1. "mutsuzuz, çünkü insanız."




2. "Yok olmayacağım mezara konduğum vakit,
Yok oluyorlar mı batınca güneş ve ay ?"




3. "Oysa gerçekleşmeyen bir şey, daima güzel görünür."




4. "Dünyada sebep aramak, açıklamak gereği olmayan biricik şey, herhalde sevgidir."




5. "Çevremle olan ilişkimi kestikten sonra dünya bana daha canlı, fakat aldırmazlık içinde ve oldukça sevimli göründü. Ben de bağımsız ve içine girilmez oldum."




6. "Çünkü nasıl olursa olsun sevgi, zamanla yorulur, kendinden bir şeyler kaybeder; hele sevmek isteği yoksa tamamen söner."




7. "Mutsuzluğun nedeni, herkesin layık olduğu seviyeye erişememiş olduğunu düşünmesi ve karşısındakini rakip kabul etmesidir.İnsanlar, hayatta başarı sağlayamayanlarını küçümser, kendilerinden üstün olanları da çekemezler.Huzuru arıyorsan küçük görülmeye, savaş kabul ediyorsan nefret etmeye alışmalısın."




8. "Allah, yapılan bütün kötülükler için ceza verseydi, yeryüzünde tek bir canlı yaratık kalmazdı."




9. "Tekrar yalnızdım.
Belki de böylesi en iyidir. Ne yardım beklersin, ne de ihanete uğra­maktan korkarsın. Yapayalnızım."




10. "Unutmak için ömrün kısa olduğunun farkında değildim."




11. "Ölüm sandığın şey, aslında doğuştur.
Zindan gibi görünür mezar, oysa ruh özgürlüğe kavuşur"




12. "İyilik, sevgiye benzer.Onu yaparken gizlemeli ki bizde kalsın."




13. "Var olan değil, arzu edilen şey güzeldir."




14. "Yitirmemek için, sevgiden vazgeçmek zorundayız.Başkası yok etmesin diye, kendi sevgimizi kendimiz yok etmek zorundayız.Bütün sevdiğimiz şeyleri kendimiz yok edemeyiz.Bunları başkasının yok etmesine imkan kalır daima."




15. "İnsan söyleyemediklerinden ötürü çok az, ama söylediklerinden ötürü bin kez pişmanlık duyabilir."





Derviş ve Ölüm Kitap İncelemeleri


“Kendi derdin söyleyen/gayrı hikâye etmeyen” sahih anlatımıyla Boşnakların sevilen yazarı Meşa Selimoviç’in Derviş ve Ölüm kitabıyla huzurlarınızdayım.

1942 yılında Hırvat güçler tarafından haksız yere kurşuna dizilen ağabeyinin ölümüne yazılan bir metin Derviş ve Ölüm. Yaşanmışlığıyla roman olmaktan çıkan,yürek yakan bir anı....Hayata,ölüme ve dervişliğe dair bir ağıt,güzelleme ve koçaklamadır.

“Ölürse tenler ölür/Canlar ölesi değil” in iç burkan bir fotografı olan bu eseri 1962 de yazmaya başlıyor yazar ve 4 yılda tamamlıyor.Dilimizde ise 1973 yılında yayımlanıyor.

Kur’an-ı Kerim’den “Hokka ile kalemi ve yazmakta olan şeyleri tanıklığa çağırıyorum” ayeti ile başlayan hikâye Mevlevî tekkesi şeyhi Ahmed Nureddin’in anılarından oluşuyor. Anlatının gövdesini ise iç dünya ile dış dünya arasında ki adalet çatışmalarının ve bu iki dünya arasındaki gelgitlerin oluşturduğunu söyleyebilirim.

Kaybettiği kardeşinin ardından adaleti arayan,sorgulayan,derin iç hesaplaşmalarıyla hüznünü gözler önüne seren dervişin hikâyesi ise yerel olmaktan çıkıp dünya edebiyatında yerini alan,MEB in 100 Temel Eser listesinde bulunan bir eser olmanın hakkını veriyor.

Romanın 1967 2001 yıllarında çevrilmiş iki adet de filmi olduğunu hatırlatmakta fayda var,ilgililere duyurulur.
Sevgi ve Muhabbetle..




“Hokka ile kalemi ve yazmakta olan şeyleri tanıklığa çağırıyorum.” ayetiyle başlıyor roman.
Can hokkasına batırılmış kalemden süzülen kanlı satırların romanı bu.

Meşa ( Mehmet ) Selimoviç, Boşnak edebiyatının en önemli kalemlerinden birisi. Derviş ve Ölüm onun Kale ile birlikte en bilindik iki eserinden birisi durumunda. .
Selimoviç, haksız yere idam edilen ağabeyinin acısını yüreğinde hep hissetmiş birisi. Ağabeyinin masumiyetini bilse de, maalesef devletin kurbanı olmuş. Tıpkı bugün ülkemizdeki yüz binlerce masum insan gibi, ağabeyi de işlemediği bir suç yüzünden ağır bir ceza yemiş. Selimoviç, doğrudan ağabeyinin hikayesinin anlatmak yerine daha eski devirlere giderek adalet, hak, hukuk gibi kavramları tasavvuf üzerinden başka bir hikaye ile işlemiş ve mevcudun hikayesi yerine ruh halini anlatmış. .

Daha ilk sayfasında beni tamamen içine çekmişti ve tek solukta okuyup bitirdim. .

Her anlamda çok başarılı bir edebiyat eseri, tasvirler, anlatım, kurgu... Mükemmel.
Bazen cümleye bakıp bunları nasıl böyle güzel yazmış dediğim çok oldu.

Bir çok edebiyat ödülü almış ve MEB´in 100 Temel Eser listesinde kendine yer bulan roman.
Olağanüstü akıcı bir üslubu olmamakla beraber öykü kendini okura kabul ettirmekte ve içine almakta. .

Romanın 1967 ve 2001 yıllarında çevrilmiş iki adet filmi olduğunu hatırlatmakta yarar var.




Meşa Selimoviç - Derviş ve Ölüm

Meşa Selimoviç'in 1944 yılında ağabeyinin haksız yere idama mahkum edilip öldürülmesi sonucu, onun ölümünden 20 yıl sonra bu kitabı yazmasına neden oluyor. Kitabın yazar tarafından 20 yıl sonra yazılması bana Nobel Edebiyat ödüllü Macaristanlı yazar İmre Kertész'in "Kadersizlik" kitabını hatırlattı.

Osmanlı İmparatorluğu zamanında Bosna da Mevlevi tekkesinde 20 yıldır yaşayan, söz dinlemeyi, tahammül etmeyi, din uğruna yaşamayı, sadık olmayı öğrenen Şeyh Ahmet Nurettin'in kardeşinin tutuklanması ile yaşadığı utancı, kardeşini kurtarmak için göstermiş olduğu çabayı, huzursuzluğu, pişmanlığı, kendi içinde yaşadığı kargaşayı, bunalımlarını içinde bir damla bile su bulunmayan boş bir bardağı süzer gibi, yoksul bu düşünceleri alabildiğine genişleterek edebi anlamda eşsiz bir kitap ortaya çıkmasına neden oluyor.

Dervişliğe, ölüme, adalet ve adaletsizliğe, haksızlığa, dostluğa ve insanın vicdan ile beraber nefsine, olaylar karşısında sorduğu sorular ile verdiği cevaplar karşısındaki tutumu ile Dostoyevski'nin edebi özelliğini içinde barındıran kitap 30 değişik dile çevrilmiş. Ayrıca İtalyan yönetmen Alberto Rondalli tarafından "Derviş" adı ile filme çekilmiştir.

Gerçi bu kitap ile ilgili bir şeyler söylemek, bana; okumak da size zor gelecek belki, ama bu kitap ile ilgili susmam daha kötü olurdu.




1944 yılında ağabeyinin haksız yere idama mahkum edilmesi sonucu hissettiklerini 20 yıl sonra kaleme almış Meşa Selimoviç. Kitabı yazarken kendi dönemini değil de Osmanlı’nın son zamanlarını kendi hayatından esinlenerek yazmış.

Şeyh Ahmet Nureddin’in Harun isminde bir kardeşi vardır ve işlemediği bir suçtan mahkum edilip sonra da idam edilmiştir. Dervişin kardeşini kurtarmak için yaptıkları, kurtaramayınca çektiği vicdan azabı ve intikam duygusu üzerinde şekilleniyor eser. Dervişin iç dünyasıyla gerçek dünyada yaşananları görüyoruz. Ve nefretin, intikam duygusunun insana neler yaptırabileceğini. Adalet, dostluk, vicdan muhakemesinin bol bol yapıldığı dışlanmışlık, yalnızlık, dram ağırlıklı ve sorgulayıcı bir yapıt.

Nefret, kin ve intikamın peşinde geçen yıllar. Sonrasında ise gelen pişmanlık, sevginin kurtarıcı ve iyileştirici güç olduğunu anlama duygusu. Nefret ve kin en çok kişiye zarar veriyor, bunu bir kez daha görmüş oldum.

Kitapta beni en çok etkileyen noktalardan birisi de Hasan’ın esrarengiz kişiliği oldu. Boşvermişlik, fedakarlık ve bilgelik hakim Hasan’ın üzerinde, derviş te kendisinden oldukça etkileniyor sıkı dost oluyorlar zaten. Olaylara getirdiği çözüm hayran bırakıyor dervişi… Hasan hakkında şu şekilde düşünüyor dervişimiz; “Karar verme zorluklarını ancak dostlar hafifletebilir. Doğumda ebe ne kadar gerekliyse karar verirken de bir dostun yakınlığı o kadar gereklidir.” Ne kadar doğru bir düşünce…

Bu eserin 2001’de sinemaya uyarlanmış bir filmi de var ayrıca.

Bunun benzeri iç dünya ile konuşan kitapları seviyorum. Benim oldukça beğendiğim bir kitap oldu.

Kitapla kalın, keyifli okumalar…




"Derviş ve Ölüm", Meşa Selimoviç'in 20. yüzyıl Bosnalı yazarı olarak edebiyat dünyasına kazandırdığı değerli bir eserdir. Roman, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, Balkanlar'da geçer. Temelde, bir dervişin içsel yolculuğunu ve yaşamın anlamını sorgulamasını konu alır.

Kitap, ana karakter olan derviş Ahmed Nurudin'in yaşam mücadelesini ve ölümle olan ilişkisini merkeze alır. Ahmed, yaşamın geçiciliği ve ölümün kaçınılmazlığıyla yüzleşirken, içsel bir arayış içine girer. Onun hikayesi, hem bireysel bir varoluşsal sorgulamayı hem de dönemin toplumsal ve siyasi karmaşıklıklarını ele alır.

Roman, Selimoviç'in dikkat çekici bir dil ve anlatım yeteneğiyle kaleme aldığı derinlikli bir eserdir. Karakterlerin iç monologları ve diyalogları, okuru düşündüren ve etkileyen bir atmosfer yaratır. Selimoviç'in dili, sade ve etkileyici olmasının yanı sıra, derin felsefi düşüncelerle de doludur.

"Derviş ve Ölüm", zamanın kıymetini ve yaşamın anlamını sorgulayan bir başyapıttır. Kitaptan bir alıntıyla devam edelim:

"İnsan, yaşamı boyunca yalnızca bir kez ölür, ama her gün küçük ölümler yaşar."

Bu alıntı, romanın temelini oluşturan ölüm ve yaşam temasını vurgular. Ahmed'in içsel yolculuğu, okuru varoluşsal derinliklere taşırken, ölümün kaçınılmazlığına ve yaşamın geçiciliğine dair düşündürür.

"Derviş ve Ölüm", okuru sadece bir kitap okuma deneyiminden öteye taşıyan, derin ve etkileyici bir eserdir. Meşa Selimoviç'in ustalıkla kurguladığı bu roman, edebiyat dünyasında önemli bir yer edinmiştir.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: