Türkiye’nin yasal ve tamamen ücretsiz kitap platformunda, dilediğiniz kitabı hemen online okuyabilir ya da indirip saklayabilirsiniz. Okumanın özgürlüğü burada sizi bekliyor!

Çoğunluğun Zorbalığı - Alexis de Tocqueville | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Çoğunluğun Zorbalığı Kitap Bilgileri


Yazar: Alexis de Tocqueville
Tahmini Okuma Süresi: 1 sa. 49 dk.
Sayfa Sayısı: 64
Basım Tarihi: Temmuz 2020
İlk Yayın Tarihi: 2020
Yayınevi: Can Yayınları
ISBN: 9789750744730
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Çoğunluğun Zorbalığı Kitap Tanıtımı


Fransız hukukçu, düşünür ve tarihçi Tocqueville, 1830’lu yılların başında Amerika Birleşik Devletleri’ne uzun bir seyahat yapar. Amerikan demokrasisi, siyasal sistemi ve toplumsal yapısı hakkındaki bu “saha çalışması” boyunca yaptığı gözlemlerine dayanan görüş ve çözümlemelerini, 1835 ve 1840 yıllarında iki cilt halinde yayımlanan ve siyaset bilimi literatürünün kanonik eserlerinden biri haline gelen Amerika’da Demokrasi adlı çalışmasıyla kitaplaştırır.



Çoğunluğun Zorbalığı bu kitaptan seçilmiş bölümlerden oluşuyor. Tocqueville bu metinlerde, modern demokrasilerin ayırıcı özelliği olan eşitlik tutkusunun özgürlüğü tehdit eder hale gelebileceğini ve sonunun çoğunluğun tiranlığına varabileceğini ileri sürer. Amerika’da çoğunluğun sınırsız gücünün halkın düşünceleri, ulusun karakteri ve kamu yönetimi üzerindeki etkilerini çözümler.




Çoğunluğun Zorbalığı Kitaptan Alıntılar


1. "Toplum sakindir; kesinlikle kuvvetinin ve esenliğin bilincinde olduğu için değil, tersine kendisini zayıf ve hastalıklı sandığı için; bir çaba gösterirse ölmekten korkar: herkes sıkıntıyı hisseder fakat hiçbirinin daha iyisinin peşine düşmek için gerekli cesareti ve enerjisi yoktur; arzuları, pişmanlıkları, kederleri ve sevinçleri, ihtiyarların acizlikten başka bir şeyle sonuçlanmayan tutkuları gibidir, görünür veya kalıcı bir şey üretemez."




2. "***

Özü itibarıyla demokratik olduğu halde demokrasinin bu tehlikeli güdülerini düzeltmeyi başaran bazı yasalar vardır.

***"




3. "Liyakatin yönetilenlerde ne kadar yaygın, yönetenlerdeyse ne kadar az rastlanır olduğunu keşfedince şaşkına döndüm."




4. "Eski monarşi döneminde Fransızların, kralın hiçbir zaman yanılmayacağı konusundaki fikirleri sabitti, olur da kötü bir şey yaparsa hatanın danışmanlarında olduğunu düşünüyorlardı."




5. "***

Günümüzde toplumu yönetenlere düşen en önemli görev demokrasiyi öğretmek.

***"




6. "Öyle insanlar var ki, bir halkın sadece kendisini ilgilendiren konularda adaletin ve aklın sınırlarından bütünüyle çıkamayacağını, bu nedenle de tüm iktidarı onu temsil eden çoğunluğa vermekten korkmamamız gerektiğini söylemekten çekinmiyorlar. Ne var ki bu bir kölenin dilidir."




7. "Avrupa'nın anayasal devletlerinde, özgürce savunulamayacak ve diğer devletlere de nüfuz etmeyecek hiçbir dinsel ya da siyasal kuram yoktur zira Avrupa' da tek bir iktidara bu denli boyun eğmiş ve hakikati söylemek isteyen birinin, bağımsızlığının sonuçlarına karşı kendisini güvenceye alabilecek bir destek bulamayacağı bir ülke yoktur.

O kişi mutlaki bir rejimde yaşama talihsizliğine uğramışsa bile yanında genelde halk vardır, özgür bir ülkede yaşıyorsa da gerektiğinde kraliyet otoritesinin arkasına sığınabilir. Demokratik memleketlerde onu toplumun aristokratik kesimi, diğer ülkelerde de demokrasi destekler.

Fakat Birleşik Devletler gibi örgütlenmiş bir demokraside karşımıza tek bir iktidar, tek bir güç ve başarı öğesi çıkıyor; onun dışında hiçbir şey yok."




8. "11. yüzyılda soyluluk paha biçilmezdi, 13. yüzyılda satın alınır oldu, 1270’te ilk kez soyluluk ünvanı verildi ve sonunda eşitlik bizzat aristokrasi tarafından hükümet işlerine dahil edildi… Kralların aristokrasiyi baskılamak için alt sınıflra yönetimde yer verdikleri ise daha sıklıkla görüldü."




9. "Bu durum özellikle Amerikan cumhuriyetleri gibi örgütlenmiş demokratik devletlerde geçerlidir; çoğunluk öylesine mutlak ve karşı konulmaz bir erke sahiptir ki onun çizdiği yoldan sapmak istendiğinde bir şekilde yurttaşlık haklarından ve deyiş yerindeyse insan olma niteliğinden vazgeçmek gerekir."




10. "Büyük tehlikeler devleti tehdit ettiğinde genellikle halkın devleti kurtarmaya en uygun yurttaşları seçmeyi başardığı görülür."




11. "Tek bir kişinin mutlak yönetimi altındayken despotizm ruha dokunabilmek için kabaca vücuda vuru­yordu, ruh da bu darbelerden kaçarak zaferle onun üze­rinde yükseliyordu fakat demokratik cumhuriyetlerde zorbalık hiç de böyle işlemiyor, vücudu bırakıp doğrudan ruha yöneliyor. Artık efendi, ya benim gibi düşüneceksi­niz ya da öleceksiniz, demez; şöyle der: Benim gibi düşünmek zorunda değilsiniz, hayatınız, malınız mülkünüz, hepsi sizde kalır ancak bu günden itibaren aramızda bir yabancısınız. Medeni haklarınızı korursunuz ama bunlar hiçbir işinize yaramaz olur zira hemşerilerinizden sizi seçmelerini istediğinizde size oy vermeyecekler, onların sadece saygısını istediğinizde bile bunu esirger görüne­cekler. İnsanların arasında kalacaksınız ama insan olma hakkınızı yitireceksiniz. Benzerlerinize yaklaştığınızda pis bir varlıkmışçasına sizden kaçacaklar, sizin masum ol­duğunuza inananlar bile sizi terk edecekler zira icabında onlardan da kaçılacak. Güle güle gidin, canınızı bağışlıyo­rum ama size bıraktığım hayat, ölümden de beter."




12. "Tanrı'nın insanı, çevremizi saran düşünsel sefaletin ortasında amaçsızca çırpınmaya bırakmak için yarattığını mı düşünmeliyim? Buna inanamam... niyetini bilmiyorum fakat niyetini kavrayamadığım için buna inanmaktan vazgeçmeyeceğim, onun adaletindense kendi bilgimden şüphe etmeyi tercih ederim."




13. ""Adalet her hükümetin yönelmesi gereken hedef olmalıdır.""




14. ""Eski zamanlarda da toplumda eşitsizlik ve sefalet vardı fakat ruhlar bundan henüz zarar görmemişti.""




15. "Düşünce, tüm zorbalıkların üstesinden gelen, görün­mez ve neredeyse ele geçirilemez bir güçtür."





Çoğunluğun Zorbalığı Kitap İncelemeleri


ALEXIS DE TOCQUEVILLE - ÇOĞUNLUĞUN ZORBALIĞI
Selam sevgili takipçilerim iki gün önce yaptığım maratonda dördüncü kitap olan ALEXIS DE TOCQUEVILLE - ÇOĞUNLUĞUN ZORBALIĞI’nı aynı gün gece bitirmiştim ve bayram nedeni ile yorum girememiştim.
Kitap yorumu
.
Fransız yargıç,düşünür ve tarihçi Tocqueville Amerika’da cezaevi sistemini incelemesi için Amerika’ya gönderilir. Ancak kendisinin aklı Amerika’nın siyasi ve toplumsal yapısındadır. Yaptığı gözlemleri yolculuğunun dönüşünde kaleme alır ve iki ciltlik Amerika’da Demokrasi adlı çalışmasını kitaplaştırır. Çoğunluğun Zorbalığı işte bu eserden alınan kısa bölümlerden oluşuyor. 63 sayfalık gerçekten kısa olan kitapta yargıcın fikirlerinin bir kısmını anlayabiliyoruz.

Kitapta Amerika’daki demokrasinin tam doğru bir yönetim şekli olmadığı,bu yönetim şeklinin bazı kusurları olduğunu savunmuş yazar. Bu kusurların başında da çoğunluğa verilen haklar. Çünkü yazara göre demokraside çoğunluk ve azınlık hep çatışma halindedir ve çoğunluk verilen haklar onu tiranlığa ve zorbalığa iter. Kitabın genelinde düşüncesini destekleyecek açıklamalar yer alıyor.

Meraklısına yetecek bir kitap değil tabii ama fikir sahibi edindirmeye yeterli olacaktır. Keyifli okumalar dilerim

Cumhuriyetlerde sadece toplumu yönetenlerin baskısına karşı savunmak değil,toplumun bir kısmının diğerine adaletsizliğine karşı güvence altına almak da büyük önem taşır.

Despotizme boyun eğen pnu dayatandan daha fazla çürümeye uğrar.
.
#çoğunluğunzorbalığı #canyayınları #book #booklover #kitapönerisi #kısaklasikler #keşfet #keşfetteyiz



Türkiye’nin yasal ve tamamen ücretsiz kitap platformunda, dilediğiniz kitabı hemen online okuyabilir ya da indirip saklayabilirsiniz. Okumanın özgürlüğü burada sizi bekliyor!