Cezmi Kitap Bilgileri
Yazar: Namık Kemal
Tahmini Okuma Süresi: 10 sa. 5 dk.
Sayfa Sayısı: 356
Basım Tarihi: Kasım 2017
İlk Yayın Tarihi: 1880
Yayınevi: Dorlion Yayınları
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9786052111338
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Cezmi Kitap Tanıtımı
Namık Kemal (21 Aralık 1840, Tekirdağ - 2 Aralık 1888, Sakız Adası), Türk milliyetçiliğinin öncülerinden, Genç Osmanlı hareketi mensubu yazar, gazeteci, devlet adamı ve şairdir.
Yurtseverlik, hürriyet, millet kavramlarına bağlı bir Tanzimat Devri aydınıdır. Bu kavramları Türk fikir hayatına ve edebiyatına sokan kişi kabul edilir. Heyecanlı, kavgacı kişiliği, akıcı parlaküslubu nedeniyle devrinin diğer yazarlarından daha fazla tanındı. ´´Vatan Şairi´´ ve ´´Hürriyet Şairi´´ olarak anılan Namık Kemal, şiirin yanı sıra tenkit, biyografi, tiyatro, roman, tarih ve makale türlerinden eserler verdi. Özellikle Türk Edebiyatının ilk edebi romanı olan ´´İntibah´´ ve batılı anlamda Türk Edebiyatının sahnelenen ilk tiyatro eseri olan ´´Vatan Yahut Silistre´´ eserleriyle ünlüdür. Türkiye Cumhuriyeti´nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk´ün eserleri ve fikirleriyle etkiledi.
Tekirdağ´daki evlerinin civarında bulunan tekkenin şeyhi Tokatlı Hafız Ali Rıza Efendi kendisine ´´Mehmet Kemal´´ adını verdi. Çocukluğu annesinin babası abdülatif paşa´nın yanında geçti. Abdilatif Paşa, Tekirdağ (Tekfurdağ) sancağında vali yardımcısı idi. Afyonkarahisar sancağına tayin edildiğinde ailece Afyon´a taşındılar. 1848 yılında annesi Zehra Hanım´ı Afyon´da kaybetti.Mehmet Kemal, yaşamını dedesinin yanında sürdürdü.
Abdülatif Paşa´nın değişik kentlerde görev yapması nedeniyle düzenli bir eğitime devam edemedi. Özel dersler aldı ve kendi kendini yetitirmeye çalıştı. Arapça ve Farsça öğrendi. Dedesi Afyon´daki vali yardımcılığı görevinin ardından ailesiyle İstanbul´a gelmişti. Orada, 3 ay Bayazid Rüştiyesine ve ardından 9 ay Valide Mektebi´ne devam etme fırsatı buldu.
Cezmi Kitaptan Alıntılar
1. ""İnsan ne söylediğini bilmeli, fakat her bildiğini söylememelidir..""
2. "Ağzımdan ruhlar coşsa, kalemimden ışıklar aksa, şu andaki mutluluğumu yine de anlatamayacağım."
3. "O gün, vicdanının derinliklerinde beliren bir tuhaf değişiklikle, bir can kurtarmayı, bir düşman ordusunu yok olmaktan daha büyük bir erdem saydı."
4. ""İnsan ne söylediğini bilmeli, fakat her bildiğini söylememelidir..""
5. "Aşk için delilik derler."
6. "Ağlamaya fırsat bulamadığı için, gözyaşlarının her tanesi bir ateş damlası olarak kalbine dökülüyordu."
7. "Temiz kalpli olmayan, aklı kıt kişiler her zaman ikiyüzlü, karaktersiz olmayı ve ikili oynamayı büyük bir kabiliyet sanarlar."
8. "Ayakların yastık olsun yorgun başıma; bin canım feda olsun senin gibi can yoldaşıma."
9. "Sevgi ve aşk şerefini siz kadınlar kazanıyorsunuz, bari hasret ve hicranı da biz erkeklere bırakınız!"
10. "Ayrılışları, ruhun bedenden ayrılışı kadar hüzünlü ve acılı oldu."
11. "İnsanoğlu işte böyledir. Özellikle aşka ait planların başı ile değil, sonu ile bile yetinmez."
12. "Cennet, annelerin ayağı altında olduğu kadar babaların da kılıçlarının gölgesi altındadır."
13. "İçim bulanıyor. İnsanın delireceği geliyor ."
14. ""Yüksel ki yerin bu yer değildir
Dünyaya geliş hüner değildir .""
15. "Ayşe'nin zekâsı da, güzelliği gibi parlaktı."
Cezmi Kitap İncelemeleri
Kitabın Adı:
Kitabın Yazarı:
Türü: İlk Tarihi Roman
CEZMİ, Şair, roman ve tiyatro yazarı, gazeteci olan Tanzimat Edebiyatı yazarlarından Namık Kemal tarafından yazılmıştır. 1880'de ilk kez basılmıştır.
Cezmi’, Namık Kemal’in İntibah’tan sonra kaleme aldığı ikinci romanıdır.
Namık Kemal Cezmi'yi genç, cesur, vatanını ve milletini herkes ve her şeyden çok seven bir vatansever olarak öne çıkarırken, topluma "herkes vatanı için elinden gelen her şeyi yapmalı, hatta canını bile seve seve vermeli" mesajı vermek ister.
Olayların döngüsü 16. yüzyılda gerçekleşir. Olaylar, İstanbul’da başlar; ancak büyük bir bölümü İran sarayında geçer. Vatanını ve milletini her şeyden daha çok seven bir vatan severin devleti için yaptıkları ve savaştaki kahramanlıkları anlatılmıştır. Romanında üç devletin tarihi hayatı vardır. Bunlar Osmanlı İmparatorluğu, İran şahlığı ve Kırım hanlığıdır.
Romanda II. Selim Dönemi’nde İranlılarla yapılan savaşta yer alan vatansever bir askerin, Cezmi’nin, başından geçenler anlatılır. Cezmi yiğit bir sipahi olduğu kadar, aynı zamanda bilgin bir şairdir. Ciritte, atlı sporda ustadır. Tarihî roman özelliği taşımakla birlikte sürükleyici bir aşk ve tutku romanıdır.
ŞAHIS KADROSU:
Cezmi: At binmede ve okçulukta son derece uzman olan yiğit bir delikanlıdır.
Adil Giray: Şairliğinin yanında asker yaratılışlı bir insandır. Vicdanı temiz, kültürlü ve dindardır.
Perihan: İran Safevi Devleti’nin hükümdarı Tahmasp’ın kızıdır. Cesur, son derece güzel ve ahlaklı bir kızdır.
16. yüzyılda yaşayan yiğit bir sipahidir. Osmanlı-İran savaşı başlayınca gönüllü asker olarak bu savaşa katılır ve bu vesile ile Adil Giray’la tanışır. Adil Giray Kırım şehzadesidir. Savaşta Osmanlı orduları üstün gelmektedir ancak Adil Giray ve kardeşi Gazi Giray esir düşmüştür. İran hükümdarının karısı Şehriyar Adil Giray’a aşık olur bu sebeple onu Tebriz sarayında güzel bir köşkte ağırlar ancak kardeşi Gazi Giray’ı kahkaha zindanlarına kapanır. İran şahının kız kardeşi Perihan da Adil Giray’a aşık olur. Şehriyar kötü kalpli, sinsi ve çirkef bir kadındır onun tersine Perihan iyi yürekli bir kadın olarak tasvir edilmiştir. Adil Giray da Perihan’a aşık olur. Osmanlı’nın ve Perihan’ın da desteğiyle İran saltanını ele geçirmek istemektedir. Şehriyar bunu haber alır ve taraflar arasında ciddi mücadeleler yaşanır. Sonunda Perihan, Adil Giray ve Şehriyar ölür, Cezmi ise ağır yaralanır. En sonunda Cezmi derviş kılığında ülkesine geri döner.
Roman Tanzimat edebiyatı döneminde yazılmış ve ilk tarihi roman özelliği taşıyor. Oldukça başarılı ve bir solukta okunan bir roman. Namık Kemal’in okuduğum ilk romanı ancak beni oldukça etkiledi. Anlatımı, olay örgüsü ve üslubu oldukça başarılı bir roman. Türk edebiyatının ilk romanlarından olmasına ve yazıldığı dönemde bir çok açıdan eleştirilmesine rağmen, klasikler arasında yer almayı hakeden bir eser.
~Namık Kemal / Cezmi
Kitabın hangi etkileyici tarafından başlasam diye düşünüyorum. Öncelikle tarihi roman diye sakın okumamazlık etmeyin .Anca bu kadar güzel bir tarihi roman olur çünkü..! Kitabın ikinci cildi yazılamadan ne yazıkki Namık Kemal vefat etmiştir.Keşke ikinci cildi de okuyabilseydim diyeceksiniz kitabın sonunda ... Kitabın adı her ne kadar 'Cezmi' olsada belli bir kısımdan sonra konu Adil Giray, Şehriyar ve Perihan' la devam ediyor . Sanırım ikinci ciltte Cezmi daha ön planda olacaktı. Kitap Adil Giray’ın İran ile Osmanlı arasında yapılan savaştan sonra esir düşüp, orada Perihan, Şehriyar ve Cezmi ile olan ilişkilerini anlatmaktadır. Kitabın karakterleri olmaları dışında sahip oldukları karakter de epey düzgün ve hayran olunacak türden (Şehriyar hariç).
Kullanılan üslub , olay akışı , karakterler , özellikle kullanılan beyitler hepsi ustaca yazılmış ve insanı kolayca etkisi altına alıyor .Fazla heyecan verici ve sürükleyici bir roman . Kısacası 1880 yılında yazılmış en başarılı kitap . İncelememi çok spoi vermeden anlatmaya özen gösterdim çünkü güzel şeyleri paylaşmayı pek sevmem (:
Siz okuyun işte ...
İsimlere dikkat ederseniz hepsinin başında 'Mirza' yazıyor . Mirza Haydar , Mirza Hamza , Mirza Ömer , Mirza Süleyman ...
Meğer kimi Türk topluluklarında ve İran’da kullanılan bir soyluluk sanı'ymış .
Bunu da sevdim ♡
Keyifli okumalar ツ
Cezmi Türk edebiyatında ilk tarihi roman olma özelliğine sahiptir. Namık Kemal aslında iki cilt olarak yazmayı planlamış ama ön sözde de belirtilen bazı sebeplerden ötürü ikinci cildi yazamamıştır. Baştan sona romantik edebiyat unsurları taşıyan roman, asli olarak bir aşk hikayesini ve bu aşkın hazin sonunu anlatır.
Osmanlı Devleti'nin yükselmeye başladığı, Fatih, Yavuz, Kanuni gibi padişahların çıktığı, Sokullu Mehmet gibi basiretli bir sadrazamın iş gördüğü dönemde Cezmi ve Adil Giray isimli kahramanlarımız dünyaya gelir. Cezmi, Osmanlı ordusunda bir basit asker iken, Adil Giray, Kırım prensidir.
Cezmi İran - Osmanlı savaşına katılır. Adil Giray ve arkasında binlerce kişilik ordusu ise Osmanlı ordusuna yardıma gelir ve ikilinin tanışıp dostluk kurması uzun sürmez. Sonraları savaşta İran'a esir düşen Adil Giray, İran sarayına kadar götürülür ve orada şahın karısı Şehriyar ve onun aşkı tarafından esir düşürülür. Şehriyar'ın büyük aşkına karşın Adil Giray ona hiçbir şey hissetmemekte ve hatta şahın kız kardeşi Perihan ile birbirlerini sevmektedirler. Perihan-Adil Giray ikilisi birlikte olabilmek için saraya ihtilal yapma planları kurarlar ve kendilerine yardım edebilecek güvenilir birilerini ararlar. Bu güvenilir kişi ise Cezmi'dir.
Perihan-Adil Giray-Şehriyar aşk üçgeni nice hüsranlar, nice ayrılıklar, nice üzüntülerle bitse de ikilinin aşkı baki kalır.
Bu arada kitaba ismini veren karakterimiz Cezmi dostunu kaybetmenin acısıyla yollara revan olur.
Türk Edebiyatı'nın ilk tarihi romanı Cezmi. Kitabın ismine ve tarihi roman olması itibariyle farklı bir roman olarak düşünmüştüm kendi içimde. Ama düşündüklerim okuduktan sonra bambaşka bir hâl aldı diyebilirim. İlk olarak tabiki kitap tarihi yönden başlayıp Osmanlı-İran savaşlarına ve dönemin mezhep farklılıklarına değinirken daha sonra kahramanımız Cezmi ve Cezmi'nin özelliklerinden, başarılarından bahsediyor. Bu şekilde devam ederken konu Kırım Hanı Adil Giray ve Perihan arasındaki aşka dönüşüyor. Aşk olup da içinde bir de aşığa rakip kişi olmadan olur mu deyip Şehriyar'ı buluyoruz karşımızda. Olaylar tarihten çıkıp bir anda pembe dizi halini alıyor ve Şehriyar, Perihan ve Adil Giray arasındaki bir aşk üçgenine dönüşüyor.Kendimi konuya kaptırıp giderken durup Cezmi nerde neden ondan bahsedilmiyor dediğim oldu. Bir gözüm hep Cezmi'yi aradı diyebilirim. :) Kitaba ismini vermiş karakterin kitapta az anlatılması açıkçası bana garip geldi. Cezmi'den daha fazla bahsedilmesini isterdim. Ama bir yandan kitabın geneline bakıldığında Namık Kemal anlattığı bazı yerlerde Peçevi tarihinden alıntılar yapmış ve not olarak eklemiş. Cezmi'nin yazmış olduğu şiirler, Adil Giray ve Perihan arasındaki aşk mektupları ve yine birbirlerine yazdıkları şiirler gerçekten etkiliyici. Şehriyar'ın korucu askere ettiği beddualar ve tehditler de bir o kadar yaratıcı :) Son olarak kitap hiç ummadığım bir şekilde bitti diyebilirim. Evet yine okunması gereken bir kitabı daha okuyup bitirdiğim için mutluyum. Tavsiye edilir. İyi okumalar. :)