Çağlayanlar Kitap Bilgileri
Yazar: Ahmet Hikmet Müftüoğlu
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 60 dk.
Sayfa Sayısı: 141
Basım Tarihi: Mart 2017
İlk Yayın Tarihi: 1922
Yayınevi: Ötüken Neşriyat
ISBN: 9789754370904
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Çağlayanlar Kitap Tanıtımı
Bu kitabı düşünerek, sizin için yazdım. Belâ gecelerinde, yaşım sızarak, yüreğim sızlayarak yazdım.
Ey Türk! Bu satırlarda mâzînin destanlarını, hâlinin hicranlarını söylemek ve inlemek istedim. Bir keman gibi...
Bu kemanı ana vatanın sînesinden yonttum. Tellerini kalbinin damarlarından çıkardım. İstedim ki bu sazın âhengini yalnız sen duyasın. Bu acıklı iniltiler yalnız sana dokunsun.
Cihânın târihi, vatanı uğrunda senin kadar uğraşan, kanını döken bir millet daha gösteremez. Senin kadar kimse kendi vatanına sâhip olmağa hak kazanmamıştır. Bu vatan ya senindir, ya kimsenin!...
İnsan gibi yaşamağa, efendi gibi yaşamağa, ataların gibi yaşamağa azmet. Evlâdlarına temiz ve mâmur taştan bir ev, temiz ve mâmur, malûmatlı bir dimağ bırakmağa ahdeyle. Ve ahdini ayâlinin, evlâdının alınlarına kondurduğun sıcak öpücüklerle imzâ et!
Bu satırları yazarken masallarımı süslemedim. Senin ruhun gibi sâde olmasını istedim. Ötesinde, berisinde, eğer varsa, göreceğim özentiler sana beğendirmek, gururunu okşamak içindir. Gurur! O, her Türk'ün yaradılışındadır.
Ahmet Hikmet Müftüoğlu
Çağlayanlar Kitaptan Alıntılar
1. "Senin için ben ağlarım,
Benim için kim ağlasın?"
2. "Fikirler muhalif olmasa bile muhteliftir."
3. "~
,
?
~"
4. "Senin için ben ağlarım,
Benim için kim ağlasın?"
5. "~
!
.
~"
6. "~
Cihanın tarihi, senin kadar vatanı uğrunda kanını döken bir millet daha gösteremez.
!...
~"
7. "Vatan; ne Türkiye’dir Türklere, ne Türkistan,
Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan..."
8. "-
, dedi.
Kâmil odadan, yavaşça çıkarken:
-
.... diyordu."
9. "~
,
...
~"
10. "İnsanlar durur, atlar durur, rüzgârlar durur, dünya dururdu!"
11. "~
:
...
:
.
~"
12. "Gitme, belki gelemezsin!"
13. "Bu vatan ya senindir ya kimsenin!.."
14. "Türkiye yıpranmış, tozlu, ciltsiz lâkin mühim, müfit bit kitaptır. Onu okumak, tashih edip tabetmek için sabır ve merak ister."
15. "... bunlar dininin takipçisi değil, şeytanın kötülüklerinin varisidirler. Bunlardan nefret ediyorum."
Çağlayanlar Kitap İncelemeleri
"Cihanın tarihi, vatanı uğrunda senin kadar uğraşan, kanını döken bir millet daha gösteremez. Senin kadar kimse kendi vatanına sahip olmaya hak kazanamamıştır. Bu vatan ya senindir ya kimsenin!..
"Gurur! O, her Türk'ün yaradılışındandır. Biz, birbirmizi bundan tanırız, değil mi?
...
Herkese iyi geceler. Ahmet Hikmet Müftüoğlu'nun "Çağlayanlar" eserini birkaç gündür okumaktaydım. "Bu da kim?" diye soracak olursanız hakkında kitaptan kısa bir alıntı paylaşayım: "Türkçülük akımını ilk kez roman ve hikâyelerle anlatan Ahmet Hikmet Müftüoğlu, yazar ve diplomat olarak hayatını sürdürdü. 1870 yılında İstanbul'da dünyaya gelen yazar, Yunanlıların şehit ettiği Mora müftüsünün torunu olduğu için "Müftüoğlu" soyadını aldı."
Kendisi Türkçü bir yazar. Bu kitabında birçok öyküsü bulunmakta. Beni etkileyenleri, okurken hoşuma gidenleri de oldu; hitap etmeyenleri de.
Ancak yine de özellikle Türklük üzerine yazdığı öykülerini güzel olarak değerlendirdim. Yaşadığı dönemi ele alırsak, hem İslam Öncesi hem de İslam tarihi ile gelişen Türk tarihini harmanlayarak fikir eserlerinde bulunması kaliteli bir uğraş olmuş. Bundan memnun kaldım. Lakin içerikte belki de "romantizm" olarak kategoriye sokabileceğimiz öyküler de bulunmakta; bu kısımlar benim konsantremi dağıttı. Çünkü kitabı kapağına göre yargıladım ve ağırlıklı olarak tarihi öyküleri içinde bulundurur diye düşündüm; düşüncem tutmadı.
Not: İçerisinde yirmiden fazla öykü bulunmakta.
Çağlayanlar
🪶 "Marmara'nın dalgalarına, karşıki sahile, mavi göğü, lacivert deniziyle, altın köpüğü renginde güneşinin ışığıyla mavi gözlü, sarı saçlı bir kıza benzeyen sevimli, sevgili yurdunun taşına, toprağına derin derin baktı..."
Ahmet Hikmet Müftüoğlu Servet-i Fünun'da süslü ve ağır dili olan yazılar kaleme alır. Oradan ayrılınca Türkçülük akımının etkisinde eserlerini oluşturur.
Çağlayanlar adlı eserinde milli değerleri yücelten ve okuyucusuna bu değerleri aktarma gayesi taşıyan hikayeler yer alır.
🪶 Hikâyelerinde ağaç, kutsal ışık gibi Türk kültür sembolerine yer verir. "Alparslan Masalı" hikayesi buna örnek teşkil eder.
Eski Türk boylarına, kahramanlarına değinir. "Altınordu" hikayesinde olduğu gibi.
"Bayram" adlı hikayesinde çocukluğunun mutlu bayramlarına olan özlemini anlatır.
"Bahar" adlı hikayesinde doğanın uyanışını, çiçeklerin nazendeliğini tasvirleriyle okuyucunun zihninde resmeder adeta.
"Üzümcü 'Veled Çelebi'ye " adlı hikayesinde Anadolu insanını, onun yaşayışını anlatır.
Çağlayanlar yazarla tanışma kitabım oldu. Ben hikayeleri severek okudum. Sade ve akıcı Türkçesi ile bir günde rahatlıkla bitecek bir eser. Yazarın bir de Türkçülük akımı etkisinde kaleme alınan Gönül Hanım adlı romanı bulunmakta. İlgilisine tavsiye edebileceğim güzel bir eser.
Okumanız bol olsun.
"Neticede kendilerini koruyan Türk kılıcını elimizden aldılar. Zincir yaptılar ve boynumuza taktılar.
Kalk! Elini elime ver. Neşe gözlerin çiçeğidir. Ben sana yürürken saçlarından aşağı o neşe çiçeklerinden serpmek isterim. Dudaklarının arasında o goncalardan daima bir tanesi gülsün isterim. "
Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Servet-i Fünûn ve Millî Edebiyat dönemlerinin Türkçü, Turancı ve milliyetçi anlayışının öncülerinden biri. Çağlayanlar kitabı ise benim onunla tanışma kitabım oldu.
1908-1930 arası yazdığı hikâyeleri bir kitapta toplayan Müftüoğlu, hikâyelerinde bolca dinî ve millî benlik mefhumlarını belirtmiş, üstünde çok güzel tezlerle ve düşüncelerle durmuş.
Kendinizi bazen bir bozkırda Alparslan olarak , bazen payitahtta bir genç kız olarak , bazen cephede İstanbul hasretiyle yanıp tutuşan gençler olarak, bazen de vatanın düştüğü hâli düşünerek çıldıran, inzivaya çekilen biri olarak görüyorsunuz.
Yazarımız, ön sözünde Türk zeybeklerine sesleniyor. Türk gencine, Türk kızına - oğluna, Türk iline sesleniyor. Bize bazı mesajlar veriyor bir asır öncesinden.
17 hikâye arasından özellikle beğendiğim 4-5 tanesi vardı. Geri kalandan bazıları biraz boş olsa da genel itibariyle güzel bir kitaptı.
Bazı yerlerde Arapça, Farsça tamlamalar çokça karşımıza çıksa da genel olarak dil sade, okumada zorluk çıkarmayacak cinsten. Millî duygularla yoğrulmuş bir kitap okumak isteyenler için, öykü sevenler için tavsiye ederim.
Ahmet Hikmet Müftüoğlu / Çağlayanlar.
Yazar ve diplomat kimlikleriyle öne çıkan Ahmet Hikmet Müftüoğlu, (1870- 1927) İstanbul'da dünyaya gelir. "Müftüoğlu" soyadını dedesinin müftü olmasından alır. Henüz yedi yaşında iken babasını kaybeder. Okul hayatı Soğukçeşme Askeri Rüştiyesinde başlar. Sonra Galatasaray Sultanisinde öğrenimine devam eder.Ahmet Hikmet Müftüoğlu'nun edebiyata olan ilgisi lise yıllarında başlar. 1896'dan itibaren Servetifünun Edebiyat topluluğuna katılır. 1898'den itibaren on yıla yakın Galatasaray Sultanisinde ders verir. Tevfik Fikret'in buraya müdür olmasıyla bu görevinden ayrılır. Bundan sonraki hayatında "Türkçülük" hareketini benimser. 1908'de "Türk Derneği"nin, 1911'de "Türk Yurdu Derneği"nin kurucu üyesi olur. Ayrıca "Türk Ocağı"nın da kurucuları arasında yer alır.
Çağlayanlar, 1900 yılların başında, Osmanlı Devleti'nin içinde bulunduğu duruma üzülen ve çözüm yolları arayan, milliyetçi bir aydının gözyaşlarıdıır. Anlatılan hikayelerin hepsinde, milli, manevi değerlere sahip çıkarak, Türk milletini yeniden ayağa kaldırmanın işaretleri vardır. Ben de, Galip Erdem gibi kitabın sadece okunmasını isterim. Turhan'ı çıldırtan vurdumduymazlıklar, çaresizlikler yüz yıl sonra yine devam etmektedir. Her Türk çocuğu bir Turhan olarak çıldırmadan, bu kitaptan aldığı ilhamla, millete hizmet istek ve arzusu içinde olmalıdır.
#Kitapşuuruinsanlıkşuurudur.