Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Bütün Şiirleri 1 - Şükrü Erbaş | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Bütün Şiirleri 1 Kitap Bilgileri


Yazar: Şükrü Erbaş
Tahmini Okuma Süresi: 5 sa. 30 dk.
Sayfa Sayısı: 194
Basım Tarihi: Nisan 2020
İlk Yayın Tarihi: Nisan 2020
Yayınevi: Kırmızı Kedi Yayınevi
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9786055340773
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Bütün Şiirleri 1 Kitap Tanıtımı


O çocuk oturmuş çarşılar ortasına

Bir güz kederiyle iplik iplik ağlıyor

Babam olsaydı

babam olsaydı

babam olsaydı...

Işıklı vitrinler önünde simsiyah bir leke

Çocuk ağlamıyor

Almış kanatlarına bütün özlemlerini

Bir turna sürüsü gözlerinin burcunda

Akşamı parçalaya parçalaya uçuyor...




Bütün Şiirleri 1 Kitaptan Alıntılar


1. "“Seni yalnızlığından tanıdım.”

~"




2. "Kimselerin vakit ayırmadığı biriyim
Biliyorum."




3. "Herkes kendi yalnızlığında yitik..."




4. ""O kadar çok şey geçti ki gözlerimizin önünden, sonunda hiçbir şey göremez olduk.""




5. "Seni yalnızlığından tanıdım..."




6. "Seni yalnızlığından tanıdım."




7. "Günüm seninle başlasın istemiştim
Çok değil ki…"




8. "Aklı yüreğinden utana utana
-Yaşasa bile insan-
Yaşamanın bir anlamı kalır mı?"




9. "Gelişin hayata bağlıyor beni
Anlıyor musun
Zaman yarat ve uğra.."




10. "Gözümüz kapılarda
Kaldıkça daralır içimiz.
Gitsek kırarız korkusu
Kalsak rahat değiliz."




11. "Herkes kendi yalnızlığında yitik"




12. "Sevgi bile yük olur acemi yüreklere..."




13. "Herkesin gerçeği kendine acı.."




14. "Bunalıyoruz çocuk, bunalıyoruz
Biçim veremediğimiz şeylerin
Biçimini alıyoruz"




15. "Ölenler ölümü bilmez, ölüm kalanlar içindir.."





Bütün Şiirleri 1 Kitap İncelemeleri


"Eğme kirpiklerini, yüreğim üşüyor." (s. 89)

Yine geleneği bozmadım ve en sevdiğiniz alıntı ile başladım incelememe. Şiir okumayı seven biri olarak daha önce Şükrü Erbaş'ın Yaşıyoruz Sessizce ve Bağbozu Şarkıları'nı okumuştum. Okudukça kendine çeken, mutlaka sizde var olan bir yaraya dokunan bir kalem Şükrü Erbaş...

Neler yok ki eserde; aşk, kadın, yalnızlık, ölüm, toplumsal meseleler, bu dünyadan göçen yazar ve şairler...

"Güzel kadınlara kederli şarkılar söyletmeyin
Birbirini çoğaltıyor üç acı
Kadın, güzellik ve şarkı..." (s. 157)

Şiir okumaya alışkın olmayanlar imge dünyası geniş, anlaması zor bazı şairler ile başlangıç yapıyor ve şiirden lezzet almadıklarını ifade ediyorlar. Şiirin adım adım kat edilmesi gerektiğine inanıyorum. Ve Şükrü Erbaş şiirleri şiire ısınmak ve lezzet almak isteyenlerin gönül rahatlığı ile okuyabileceği şiirler...

"Herkesin gerçeği kendine acı
Herkesin acısı kendine biricik." (s. 40)

Şairin birden fazla şiir kitabı Kırmızı Kedi Yayınevi ile bir arada toplanmış. Şiirlerin altında tarihler yer alıyor. Yaklaşık on yıllık bir zaman dilimi aralığında yazılan şiirler var. Burada yayınevine de değinmeden geçemeyeceğim. Son yıllarda oldukça başarılı işlere imza atıyor ve gerek yerli gerek yabancı birçok alanda güzel çalışmalar yapıyorlar.

Şiirle başladığım incelememe yine şiirle son vermek istiyorum:

"Kimsenin sevinci kimseye bir şey demiyor
Kimseler duymuyor başkasının hüznünü." (s. 191)




Şiir dedikleri, ruhunuzun münzevi derinliklerindeki yalnız, elleri üşümüş, kırgın, sevilmeye muhtaç "o" çocuğun oyuncağıdır. Oyuncak derken, 40 yaş üstü kıymetli dostlarım yanlış anlamasın. Oyuncak bir çocuk için Cumhuriyettir. Öylesine değerli, öylesine gizil, öylesine önemli. Ben oyuncağımı buldum, Şükrü Erbaş. Yıllardır adımladığım ve bazen koşup yorulduğum yollarda bir şair arıyordum, gölgesini üstüme örtüp dünyanın tüm pisliklerinden arınmak adına; buldum.
Şiirde kibiri(ego değil), yüksek perdeden acılarından nemalanmayı, on dizenin dokuzunda vurucu anlamsal dizgiyi oldum olası sevemedim. Ben Şükrü Erbaş' ı sevdim.

Diğer yandan en ünlü şairlerin tüm şiirlerini de sevemedim bir türlü (ki beğenme oranım oldukça düşüktür, üzgünüm.) Şükrü Erbaş' ın beğenmediğim şiirleri iki elin parmaklarını geçmez.

Ve ben bu dünyada olup biten her şeyin şiiri yazılamaz diye düşünürdüm. 29 undan sonra da insan öğreniyor Sayın Erbaş. Teşekkür ederim.

Öğretmen servisinden köye gitmemiz yaklaşık 30-35 dakika. Bu yol her gün gidildiğinde, izafi bir zamanda bazen 10 saattir bazen 10 dakika. Sadece 10 dakika. Sadece 10 dakika.

Bazen bencilce bir düşünce alıyor beni. Bu küçük dünyamızda bazı şairler, yazarlar; insanı olgunlaştıran o acıları ya hiç yaşamamış olsaydı (?)




Şükrü Erbaş Ömür Hanım şiiri ile tanıyıp bir daha kopamadığım bir şair. İki kere canlı kanlı görebilme ve sohbet edebilme şansım oldu. Şiirlerinin altında dünya tatlısı şiirin bir insancık varmış meğer :) Muhabbeti öyle içtendi ki bizden biri diyebilir insan. Söyleşisine de katılabilme şansım olmuştu orda da Anadolu'dan topraklarımızdan anlam kurduğu şairler belli ki şiirlere de yansımış.
Ara sıra alır okurdum şiir kitabını ama böyle baştan sona tecrübe etmemiştim. İyi ki de denemişim ve iyi ki de bu yaşımda okumuşum diyorum çünkü bazı şiirler yaşanmışlık ister yaa öyle bir hissiyat verdi bana. Şiirlerindeki yalın, sade dil ile ne güzel bağladı beni kendine. 8 tane şiiri tam gönlümden vurdu beni anı diye ayırdım tabiki onları.
Bir de dikkatimi çeken şey gücenik, kirpik ve gülüş imgelerini çok kullanıyor ama hiç bir şiiri birinin benzeri ya da tekrarı değil. Anlaşılır öze inen metinler hep.
Bu basımda üç şiir kitabı toplanmış ve gençlik çağlarının şiirleri diyebilirim daha 30 lu yaşlarda böyle bir yetenek takdire şayan.
Bazı mısraları vardı ki insan kendine söylensin istiyor üzerini çizip çizip tekrar okumalık... Sevgi duygusunu öyle narin işlemiş ki güzele güzellik katmış...
Diyecek çok şey var hakkında ama birazı da kalbimin derinliklerindeki mısralarda kalsın :)

Şiirle kalın...




“ Bunalıyoruz çocuk, bunalıyoruz

Biçim veremediğimiz şeylerin

Biçimini alıyoruz.”

Pandemi nedeniyle sokağa çıkma yasaklarının sık sık uygulandığı Ankara’ da üstelik Vazgeçebilmek gibi ağır bir düşünsel gelişim kitabından sonra şiir okumak hele de Şükrü Erbaş’ı okumak çok iyi geldi. Bu günlerde şiir benim için bir mola değil, aksine üretebilmek adına yarımlanmışlığımın tamamlanması, gücün yüklenmesi, yakıtın arttırılması gibi…
En sevdiğim Türk şairler arasında olan sevgili Şükrü Erbaş’ın Bütün Şiirleri-1 adı altında; Küçük Acılar, Aykırı Yaşamak, Yolculuk ve Kimliksiz Değişim şiir kitaplarından oluşuyor.

1953 yılında Yozgat’ta doğan şair özellikle Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü aldığı “Yolculuk” bölüm/kitabıyla; çocukluğunu, ilk gençliğini ve Yozgat’ı anlattığı şiirlerinde, ilk gençliğimi Yozgat’ta yaşadığım için kendime dair anılar bulduğumdandır belki, beni daha çok etkiledi.

Bu ayrıntı dışında tüm şiirlerinde aynı ama ayrı ayrı etkilemeyi başarabilen bu memleketin en özel şairlerinden biridir, Şükrü Erbaş.

Onun yazdığı şiirleri teknik açıdan yorumlayacak veya eleştirecek donanıma sahip olduğumu düşünmüyorum. Bunların yerine onu okumaya devam ederek bu kıymetli şairi kendi dilimde okuma ve anlamanın keyfini sürmeyi tercih ediyorum. İyi ki varsın Şükrü Erbaş…

Sevgiler,




Uzun zaman oldu bu kitabı okumaya başlayalı. Birkaç şiiri okudum araya zaman girdi. Tekrar başladım. KPSS çalışmaktan dolayı ara ara okudum. Bazen bir kamp gecesinde yıldızların altında, bazen evde bilgisayar başında otururken çalan fon müziğinin eşliğinde. Bazen ders çalışmakta sıkılıp soru kitaplarını kenara fırlatıp bu kitaba sarılarak…

Uzun zamandır böyle derinden etkilendiğim mısralar görmedim. Ömür Hanımı çok sevmiştim(Bu kitabında değil o şiir). Zaten Şükrü Erbaş ile öyle tanışmıştım. Bu kitabında da çok güzel şiirler var. Bazıları uzunmuş gibi görünse de az sözcük çok anlam içeriyor diyebilirim. Karmaşık, anlaşılmaz dizeler yok. Bizden birinin bizim düşüncelerimize, duygularımıza tercüman olması. Rahatça anlayabilirsiniz.

Öyle dizeler yazmış ki; insan gülüyor, hüzünleniyor, acı çekiyor, acıyor, sevmenin ne olduğunu tekrar düşünüyor. Bazen de ağlayası geliyor. Geceler de okuyunca duygusal anlar da yaşatmıyor değil. Daha nice duyguyu sizlere tattırıyor. Sanırım en sevdiğin şair listem de baş sıraya Şükrü Erbaş’a vermiş olabilirim. Bir insan nasıl olurda kelimeleri bu kadar güzel kullanabilir.

Okuduğum her kitabın üzerine bir şeyler yazıyorum. İnceleme olmaktan çok kendime notlar olarak düşünebilirim. Çünkü ne zaman bu yazılara göz atsam kitaba ait düşüncelerim anılarım canlanıyor. Yoksa inceleme yazmaktan falan anladığım söylenemez.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: