Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Bir Kimya Meselesi - Bonnie Garmus | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Bir Kimya Meselesi Kitap Bilgileri


Yazar: Bonnie Garmus
Tahmini Okuma Süresi: 11 sa. 47 dk.
Sayfa Sayısı: 416
Basım Tarihi: 12 Haziran 2023
İlk Yayın Tarihi: 2022
Yayınevi: Altın Kitaplar
ISBN: 9789752128354
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Bir Kimya Meselesi Kitap Tanıtımı


Kimyager Elizabeth Zott’ı anlatmak için pek çok sıfat kullanılabilir ama “ortalama” bunlardan biri değil. Aslında o, hiçbir kadının ortalama olmadığını söyleme cesareti gösterenlerden biri. Üstelik bunu, 1960’larda bir araştırma enstitüsünde, tamamı erkeklerden oluşan ve eşitlik konusunda pek de bilimsel davranmayan bir ekiple çalışırken söylüyor. Ona itiraz etmeyen tek istisnaysa yalnız, zeki, kindarlığıyla ve Nobel adaylığıyla ünlü Calvin Evans. Calvin, Elizabeth’in her şeyine ama en çok da zekâsına âşık olmak üzere. Yani gerçek kimya sonuçlarını vermeye başlıyor.

Ama bilimde olduğu gibi hayatta da bazen asla tahmin edemeyeceğimiz şeyler olur. Böylece Elizabeth birkaç yıl sonra kendini bekâr bir anne ve televizyonda yayınlanan bir yemek programının isteksiz sunucusu olarak buluyor. Elizabeth’in seyircilerine bir çorba kaşığı asetik asit ile bir tutam sodyum klorürü karıştırmalarını önerdiği bu program büyük ses getiriyor. Ancak elbette Elizabeth herkesi mutlu edemiyor. Çünkü o, kadınlara sadece yemek yapmayı değil, statükoyu değiştirmek için ne yapmaları gerektiğini de öğretiyor.

Gülmekten kırıp geçiren mizahı, gözlem gücü ve göz kamaştırıcı karakterleriyle Bir Kimya Meselesi, en az başkahramanı Elizabeth Zott kadar kendine has ve capcanlı.




Bir Kimya Meselesi Kitaptan Alıntılar


1. "Tavsiye ister misin?" Elizabeth, hayır diyemeden ekledi: "Sistemle uğraşma. Zekanla alt et.""




2. "Aile düzeni bakım gerektiren bir şeydi."




3. "Vizyon yok, liderlik yok, görgü yok."




4. "Hamileliğin kadınların güçlüklere dayanma kapasitesini geliştirdiğini düşünmüşümdür hep."




5. ""Çocuklar, sofrayı kurun. Annenizin biraz kafa dinlemeye ihtiyacı var.""




6. "" Başarısız olmadım sadece işe yaramayan 10.000 farklı yol buldum.""




7. "Ve insanlara katlanmak daha da berbat...
İnsanların çoğu berbat."




8. "Her gün yeni bir gündür…"




9. "... Sen zeki bir kızsın, Lizzie. Başarman mümkün."




10. ""Ben kendi çalışmalarımla değerlendirilmek isterim, insanların benim yerime senin yaptığını düşündüğü işlerle değil.""




11. ""Sistemle uğraşma. Zekânla alt et.""




12. "Vaktimizin büyük bir bölümünü kütüphanede geçirirdik. Kütüphane bizim mabedimiz olmuştu, bir kasabadan diğerine savrulurken tutunabileceğimiz tek yerdi."




13. "Hidrojen bağı; aralarındaki en kırılgan, en zayıf bağ. Ben buna ilk görüşte aşk bağı diyorum çünkü
iki tarafı birbirine çeken sadece görsel bilgiler oluyor. Siz onun
gülüşünü beğeniyorsunuz, o sizin saçınızı. Ama sonra konuşuyorsunuz ve onun gizli bir Nazi olduğunu, kadıların çok dıdır etiğini düşündüğünü öğreniyorsunuz. Puff. Zayıf bağımız koptu gitti. Hidrojen bağı sizin için budur, hanımlar,; gerçek olamayacak
kadar güzel görünen bir şeyin muhtemelen gerçek olmadığına
dair kimyasal bir hatırlatma."




14. "Ben kendi çalışmalarımla değerlendirilmek isterim, insanların benim yerime senin yaptığını düşündüğü işlerle değil."




15. "Tavsiye ister misin?" Elizabeth, hayır diyemeden ekledi: "Sistemle uğraşma. Zekanla alt et.""





Bir Kimya Meselesi Kitap İncelemeleri



ile 1960'lı yıllara gidiyoruz. O yılların erkek egemen dünyasında kendi başına başarılı olmaya çalışan kimyager Elizabeth Zott'un, kendi başına var olmaya çalışırken aynı zamanda yaşanan olayları kimi zaman gülerek kimi zaman üzülerek okuyoruz.
1960'larda bir araştırma enstitüsünde, tamamı erkeklerden oluşan ve eşitlik konusunda pekte adil davranmayan bir ekiple çalışan Elizabeth, kadınların sadece kadın olmadığını, her şeyi başarabileceğini söyleme cesaretini gösterenlerden olur. Onun bu fikirlerine karşı çıkmayan tek kişi, Nobel adaylığıyla ünlü Calvin Evans olur. Bu hayranlık bir yerden sonra aşka dönüşür. Ama bilimde olduğu gibi hayatta da bazen asla tahmin edilemeyecek sonuçlar bizleri beklemektedir. Elizabeth, hayatın ona getirdiklerinden sonra kendini bekar bir anne ve televizyonda yemek programı sunan biri olarak bulur. Elizabeth'in bir çorba kaşığı asetik asit ve sodyum klorürü gibi bilimsel bir şekilde yemek programı anlatmaya başlayınca program çok ses getirir. Aslında kadınlara yemek yapmayı değil, kadınlara bir çok şeyi başarabileceklerini öğretir.

Elizabeth’in iş hayatında bir kadın olarak yaşadığı zorlukları, bu zorlukları yaşarken hiçbir zaman dik duruşundan ödün vermemesi, kendi idealleri uğruna savaşması okunmaya değerdi. Okuyacak herkese tavsiye ederim.




Elizabeth Zott, kadınların sadece kocalarını ve çocuklarını memnun etmek ve ev işleriyle uğraşmaktan başka görevi ve becerisinin olmadığı kabul edilen 1960'ların erkek egemen Amerikasında Abiyogenez üzerine çalışmalarını sürdürmeye çalışan bir kimyagerdir. Kadın-Erkek eşitsizliği yüzünden maruz kaldığı baskı, haksızlıklar ve hatta cinsel taciz sebebiyle doktorasını yarım bırakmak durumunda kalmış fakat bunca olumsuzluğun arasında Calvin Evans'ın kazara üstüne kusmasıyla bütün hayatı beklemediği şekilde değişmiştir. Başlarından geçen olaylar Elizabeth'i bir öğleden sonra programında dev gibi bir köpekle yemek tarifi verirken bulmamıza sebep olmuştur. Peki ama bir kimyagerin yemek yapmakla ne ilgisi olabilir? Ya da ev kadınlarının sabahın beşinde kürek çekmeleriyle?
.
Okurken bir kadın olarak fark ettiğim ilk şey gerçekten şanslı olduğumuzdu. Bizler kadınların erkeklerle eşit şartlarda eğitim alabilmeleri için fiilen bir eylemde bulunmadık. Bu mücadeleyi veren bizden önceki kadın hocalarımızdı. Onların kazanmış olduğu bir savaşın gamimetlerinden faydalanarak bilim camiasında ve daha birçok alanda sesimizi duyurabiliyoruz. Minnettar olmanın ötesinde üstümüze düşen bazı sorumluluklar var ki en önemlisi bu düzeni korumak ve daha da eşitlikçi olabilmesi için çalışmaktır. Bu kitap çok sürükleyici bir ders kitabı olarak da kabul edilebilir bana kalırsa. Eminim ki okuyan kadın ve erkekler kendilerine hitap eden birçok yorumla karşılaşacak.
Herkese iyi okumalar dilerim.




Kitabı öyle çok beğendim ki..Hangi yönünü seveceğimi bilemedim o derece..Bayan figürasyonunun seneler içinde nasıl dönüştüğünün,çok medeni Amerikada(!) bile 50 yıl öncesinin resminin akıcı seneryo ile ortaya konulması muazzam.Dini liderlerin her coğrafyada pedofili bünyesini barındırabildiği gibi değişmeyen gerçekler çok güzel yansıtılmış.Dinlere bakış açım,kadın erkek eşitliğine pardon tabusal bilinçaltı olarak aktarılan eşitsizliğine bakış açım bu kadar mı uyar yahu demişliğim var idir.Genel dünya düzeninde çok güzel nokta atışlar ve çıkarımlar yaratan bir kitaptır.Özellikle bayanların kesinlikle okuması gerekiyor diye düşünsem de bu kitabı okuyup içselleştirip hayata entegre edebilen erkek familyası da dünyada neslinin sürmesini istediğim tek türdür sanırım.Erkeğin nirvanasıdır.Evet iyi ki feministim,hoş erkek de olsam gereksiz masallarla uyutularak,hiyerarşiler çıkarına göre uydurdu diye kendimi üstün gören mantaliteden olmazdım sanırım.Cinsiyet rollerinin eşitliğini her fırsatta savunan biri olarak ve tabusal din olgularının toplumları refah içinde idame ettirme sebebi ile türediğini düşünen biri olaraktan bu kitabı çok beğenmişimdir.Kafa açan kitaplardan olduğu için beyni ile başka yeri yer değiştirmiş,gereksiz nefes israfı olan kitlenin boşa zaman harcamaması adına okumasını önermiyorum.Diğer fanilerin az çok bir şey kapacağı kesin.Kitap izlenim günceme bu kitabı şahsımda yarattığı izlenimi kutlayarak ekliyorumdur bravo!




Elizabeth Zott’un ‘’Altıda Akşam Yemeği’’ adlı TV programıyla,statükoyu yemek tarifleriyle altüst etmeye kararlı olduğu 1960’lara hoşgeldiniz.

Zamanda yolculuğa hazırmısınız ???
1950-1960’ların dünyasında ataerkil toplumun ön planda olduğu bir ortamda,
(hala öyle olması )
Elizabeth Zott bir bilim insanı ve kimyager olarak hayatını sürdürmektedir.
O bir kimyager’den çok fazlasıdır.

Hastings araştırma Enstitüsünde tamamı erkeklerden oluşan çalışanlarla birlikte Nobel ödüllü kimyager Calvin Evans ile tanışır.
Calvinin düşünce yapısı,Elizabeth’in zekası birleşince ikili güzel bir ilişkinin ortasında bulurlar kendilerini, idealleri uğruna evliliğe hiç sıcak bakmayan Elizabeth için 1960’ların dünyasında evlilik dışı birlikte yaşamak pekte kolay olmamıştır.

Calvin’in ani vedası
Elizabeth’in hayatına bekar bir anne ve tv spikeri olarak devam etmesi ?

Baş karakter güçlü bir kadın,
farkındalık adına okunması gereken bir kadının başarı hikayesi ama erkeklerin okumasını daha çok isterdim
Günümüzde hala kültürel anlamda pek çok konu değişmiş ve düzelmiş değil maalesef çok fazla eksikliklerimiz var.

Kitap hem Amazon 2022 yılının en iyi romanı,hem Goodreads tarafından 2022 yılının en iyi ilk romanı ödüllerini almış ödüllü bir roman.
@altinkitaplar

ile birlikte güzel ve keyifli bir okuma oldu sizlere de okumanızı tavsiye ediyorum




1950’lerde erkek egemenliğinin hüküm sürdüğü bir dönemde kadınlar evde kocalarına ve çocuklarına bakarken Elizabeth Zott o kadınların tam tersiydi. Dik başı, tuttuğunu koparan, hiçbir lafı esirgemeyen, zeki akıllı bir kadın. Doktorasını tamamlamak üzereyken tacize uğruyor ve eğitimini tamamlayamadan ayrılmak zorunda kalıyor. Bir araştırma merkezinde tek kadın kimyager olarak çalışmaya başlıyor ancak burada da haksızlığa uğruyor, çalışmaları çalınıyor. Hak ettiği değeri asla görmüyor.

Nobel’e aday olarak gösterilen başarılı bilim insanı Calvin Evans ile tanışır. Güzel geçen birkaç yıldan sonra ise her şey yine tepetaklak oluyor. Evliliği ve anne olmayı düşünmeyen Elizabeth bekar bir anne olarak hayatını devam ettirmek zorunda kalıyor.

Güçlü kadın karakter okumayı çok severim. Elizabeth Zott kesinlikle çok güçlü bir kadın. Asla pes etmeyen, kadınların yalnız başına da ne kadar güçlü olduğunu gösteren bir kadın. İlk başta kitabın bilim odaklı ilerleyeceğini düşündüğüm için yavaştan almıştım. Ancak öyle olmadığını fark ettiğimde bir günde 300 sayfa okuyup kitabı bitirdim 1950’li dönemler ve bilim yönüyle ön plana çıksa da kesinlikle kolay okunan, sürükleyici bir kitap. Ayrıca kitapta bir köpeğin ağzından da anlatımlar var ve bu kısımlara bayıldım. Kesinlikle Altı Buçuk muhteşem bir köpek Altı Buçuk, Mad ve Elizabeth bu kitapta en çok sevdiğim karakterler.

Kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum.

Kitapla kalın canlar!



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: