Bir Gün Kitap Bilgileri
Yazar: Ayşe Kulin
Tahmini Okuma Süresi: 5 sa. 43 dk.
Sayfa Sayısı: 202
Basım Tarihi: 6 Haziran 2023
İlk Yayın Tarihi: 2005
Yayınevi: Everest Yayınları
ISBN: 9789752892361
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Bir Gün Kitap Tanıtımı
Biz, iç içe büyüyen, iç içe yaşayan, birbirine benzeyen, kavgacı,hırçın ve inatçı, şefkatli, sevecen ve yürekli, sonsuz verici ve can alıcı, gözü kara, kurnaz, hain, aynı anda çileli, masum ve çocuksu biz! Biz, aynı toprağın çocukları.
Yazar Ayşe Kulin, Bir Gün’de herkesin payına düşmüş bir kabusun öyküsünü ele alıyor. Güneydoğu’da yaşananlar iki kadının penceresinden olduğu kadar, iki tarafın, iki yaşamın, iki ucun da yaşamından kesitlerle göz önüne seriliyor.
Uzun yılların öyküsüyle bir gün içinde hesaplaşmak zordur kuşkusuz, bir gün belki yetersiz bir zaman. Ama bir gün bir başlangıç olabilir. Bir Gün, bu başlangıcın arandığı bir roman.
Bir Gün Kitaptan Alıntılar
1. "Artık sarılsın bu yara... belki bugün değil, yarın değil ama bir gün... Lütfen... Yakında bir gün."
2. "Az önce akmadığından şikâyetçi olduğum zaman, benimle alay edermişcesine, koşmaya başlıyor birdenbire. Şimdi de tüm gücümle zamanı durdurmak istiyorum."
3. "Neden böyle uçmaya hazır bir kuş gibi ruhum?"
4. "Toplumda vicdan kalmış mıdır, sizce?"
5. "İyi ve kötü her şeyi kalın bir perde gibi örten uyku ne muhteşem bir lokman hekim!"
6. "Keşkelerin faydası yok. Boşver. Ben hiçbir şeye ağlayamıyorum artık. Duvar gibi oldum."
7. "Bazı şeyler hiç unutulmaz. Çocukluk anılarım hep taptaze kaldı bende."
8. "Gözlerimi kapatıp, derin derin nefes alıp veriyorum ve dua ediyorum içimden, 'güzel Allahım, ne olur elimden tut, bana yardım et,' diye."
9. "Zekâ mekâ, güzellik müzellik hiç bir işe yaramıyor. İnsanda şans olmalı, şans. O da bende yok."
10. "Kişinin kendisiyle baş başa kalmasının bu kadar ağır ve dayanılmaz bir yük olduğunu hiç fark etmemişim şimdiye dek."
11. "Haklıyla haksızı ayırmanın adı düzeni
eleştirmek değildir."
12. "Bir bardak doluyor, doluyor ve son damla en beklenmedik yerde, en olmadık şekilde taşabiliyordu."
13. "Kara talihimin bir yerde, bir gün, bir vesile ile değişmesi şart. Evime döndüğümde, aynadaki mutsuz ve yorgun yüzüme bakıp, "Yine olmadı, bunu da başaramadın işte..." dememeliyim."
14. "Kulaklarımda Âşık Veysel'in dizeleriyle Hümeyra'nın sesi yankılanıyor, uzun ince bir yoldayım... bilmiyorum ne haldeyim!"
15. "Seni piyon yapmalarına müsade etme... Doğru bildiğinde diren. Bizim kuşak bu eli kaybetti, ama oyun henüz bitmedi. Çocuklarımız için hâlâ umut var. Barış içinde bir ülkede yaşamaları için umut var."
Bir Gün Kitap İncelemeleri
Adı kardeş kavgası. Aynı evde yaşayan huysuzluklarıyla, inatlarıyla geçinemeyip kavga eden ama sonra barışan insanlar.
Ama kardeşler birbirlerine işkenceler, korkunç derecede kötülükler, köy baskınlarıyla kadın ,çocuk demeden katliamlar, dağa kaçırmalar, hapse attıklarının işkenceyle hayatlarını söndürmeler...kardeş bunu yapar mı.
Ayşe Kulin bu kitabında biraz şaşırttı beni. Her iki tarafında hem tarihini, hem acılarını hem isteklerini öyle güzel yazmış ki...taraf tutarak yazar diye okumaya başlamıştım.
Bu davaya Türk-Kürt sorunu diye bakarsak daha çoookkk uğraşırız.
Ben sorun demiyorum. Çünkü yaşadığımız toprak Türkiye, hepimiz bu ülkenin fertleriyiz. Irk, mezhep ayrımı elbette olur ama bölmek isteyerek hak sahibi olmak kimsenin hakkı olamaz. Topluma bir bakın emin olun bölmeye çalışan insanlar ülkenin en güzel yerlerinde yaşıyor ve eğitimin, elektriğin, yani medeniyetin gitmediği topraklarda ki kendi halkından haberi yok.
AYRIM YAPMADAN Bir olup ülkeye sahip çıkmak hepimizin boynunun borcu. Bu topraklarda yaşayıp, bu vatanın ekmeğini yiyorsak sahip çıkıcaz.
Kürt kızı Zelha ile vali kızı Nevra'nın hikayesinde de korkunç gerçekleri anlatmış yazarımız. Her zaman başlayacak bir nokta vardır. Hiç bir zaman geç değildir. Yeter ki ayrım yapmadan sahip çıkalım.
Keyifli okumalar.
Ayşe Kulin, son bir yıl içinde tanıştığım ve en çok bağlandığım yazar olabilir. Anlatım dili o kadar naif ve özel ki okurken etkilenmemek elde değil.
Yine bu kitabında da harika bir anlatım dili ile üstüne uzun uzun konuşulması gereken çok önemli bir konu hakkında yazılmış ve bence Türk edebiyatinda önemli olarak nitelendirilmesi gereken bir kitap.
Kitabı okurken asıl meselenin ciddiyeti altında ezildim çünkü yaşanan acılar, ölen insanlar, kaybolan birçok hayat tüm gerçekliğiyle karşınıza dikiliyor.
Irklar arası çatışma harici olarak töre adı altında kadına yapılan zulüme, hak ihlaline, birçok haksızlığa, kitap sayesinde tanık oluyoruz.
Şehirde yaşayan kadın ve köyde yaşayan kadın arasındaki ayrılıklar, özgürlüklerini yaşayamayan, hakları istismar edilen ve nerede yaşarsa yaşasın aynı acıları taşıyan ve yaşıyan kadınların ortak kaderi...
Bütün bu haksızlıklara ve acılara hem Türk hem Kürt bakış açısıyla tanık oluyoruz. Farkındalık yaratmak için gerçekten çok güzel bir kitap olduğunu düşünüyorum. Çünkü kitaptaki röportaj süresi boyunca hem Nevra'nın hem de Zelha'nın fikirlerini ve ideolojilerini okuyoruz. Her iki tarafın da ilkelerini, fikirlerini okumak, tek bir tarafın ideolojisinin dayatılmasından daha ufuk açıcı.
Kitabın ana konusunun yanında yazar, tarihte yaşanan önemli, etkisi hâlâ devam eden olaylara da değiniyor. Bazı kısımlarda olayın akışı ile birlikte tarihe de tanık oluyoruz.
Sonuç olarak çok beğendiğim bir kitap oldu, birçok sayfasında altını çizdiğim, işaretlediğim kısımlarla doldu.
9/10
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Adı kardeş kavgası. Aynı evde yaşayan huysuzluklarıyla, inatlarıyla geçinemeyip kavga eden ama sonra barışan insanlar.
Ama kardeşler birbirlerine işkenceler, korkunç derecede kötülükler, köy baskınlarıyla kadın ,çocuk demeden katliamlar, dağa kaçırmalar, hapse attıklarının işkenceyle hayatlarını söndürmeler...kardeş bunu yapar mı.
Ayşe Kulin bu kitabında biraz şaşırttı beni. Her iki tarafında hem tarihini, hem acılarını hem isteklerini öyle güzel yazmış ki...taraf tutarak yazar diye okumaya başlamıştım.
Bu davaya Türk-Kürt sorunu diye bakarsak daha çoookkk uğraşırız.
Ben sorun demiyorum. Çünkü yaşadığımız toprak Türkiye, hepimiz bu ülkenin fertleriyiz. Irk, mezhep ayrımı elbette olur ama bölmek isteyerek hak sahibi olmak kimsenin hakkı olamaz. Topluma bir bakın emin olun bölmeye çalışan insanlar ülkenin en güzel yerlerinde yaşıyor ve eğitimin, elektriğin, yani medeniyetin gitmediği topraklarda ki kendi halkından haberi yok.
AYRIM YAPMADAN Bir olup ülkeye sahip çıkmak hepimizin boynunun borcu. Bu topraklarda yaşayıp, bu vatanın ekmeğini yiyorsak sahip çıkıcaz.
Kürt kızı Zelha ile vali kızı Nevra'nın hikayesinde de korkunç gerçekleri anlatmış yazarımız. Her zaman başlayacak bir nokta vardır. Hiç bir zaman geç değildir. Yeter ki ayrım yapmadan sahip çıkalım.
Keyifli okumalar.
Bir gün gelir ki hesaplaşırsın doğrularla yanlışlarla...İşte o hesaplaşmanın olduğu bir günü anlatıyor kitap. Bir güne sığan binlerce günü... Türk Kürt sorununun ideolojik bakış açısından uzaklaşıp insani ve duygusal bir bakış açısıyla anlatıldığı bir kitap "Bir Gün". Her iki tarafın da bakış açısına yer verdiği ve tarihi arka planını da anlattığı kitapta Zeliha ve Nevra çocuklukları birlikte geçen Kürt ve Türk kökenli iki kadındır. Zeliha'nin düştüğü hapishane koğuşuna röportaj yapmak için gelen Nevra çocukluk arkadaşı Zeliha ile karşılaşacağini bilemez. Birden kendilerini köylerinde çocukluk zamanlarında bulurlar. Birlikte bir bütün olduğumuz mesajını net veren kitapta en sevdiğim imgelem dedenin bir bacağına Zeliha, bir bacağına Nevra nin başını koyduğu ve dedenin onları sevip, başlarını okşamasıydı. Ayrıca sorunlarin çözümünü kadinlarda, kadınların iyi yetişip bu ülkeye iyi çocuklar yetiştirebilmesiyle olabileceğini vurguluyordu ki haklıydı. Çözüm biziz hanımlar. Birbirine saygılı, empati gösterebilen, ayrımcılık yapmayan, kucaklamasini bilen nesiller bizlerin elinden geçecek. Bizim kendimizi yetiştirip onları da yetişebilme niyetinde olmamız lazım. Evet konuyu fazla uzatmayayım bu konulara merakı olanlara önerebileceğim güzel bir kitap