Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Bir Bilim Adamının Romanı: Mustafa İnan - Oğuz Atay | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Bir Bilim Adamının Romanı: Mustafa İnan Kitap Bilgileri


Yazar: Oğuz Atay
Tahmini Okuma Süresi: 8 sa. 1 dk.
Sayfa Sayısı: 283
Basım Tarihi: Eylül 2020
İlk Yayın Tarihi: 1975
Yayınevi: İletişim Yayınları
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9789754700671
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Bir Bilim Adamının Romanı: Mustafa İnan Kitap Tanıtımı


Türkiye'de pek benimsenmemiş bir dalda, biyografik roman türünde, Oğuz Atay'ın kendine özgü üslubu ve kurgusuyla, kendi hocası da olan Prof. Mustafa İnan'ı anlatışı. Atay'ın hedefi, bir halk çocuğunun uluslararası ün sahibi bir bilim adamı oluşunun zorlu macerasını sergilemek. Bunun yanısıra, Oğuz Atay'ın toplumsal eleştiri kalıplarını zorlayışını da izliyoruz. Bu kitapta, Prof. Mustafa İnan'ın hayatından kesitler veren bir de fotoğraf albümü yeralıyor.




Bir Bilim Adamının Romanı: Mustafa İnan Kitaptan Alıntılar


1. "anlamıyorlar, nazlanıyorum sanıyorlar.Oysa hiçbir şey istemiyor içim."




2. "anlamıyorlar, nazlanıyorum sanıyorlar.Oysa hiçbir şey istemiyor içim.."




3. "Anlamıyorlar, nazlanıyorum sanıyorlar. Oysa hiçbir şey istemiyor içim.."




4. "''anlamıyorlar, nazlanıyorum sanıyorlar. Oysa hiçbir şey istemiyor içim.''"




5. "Zihnen çok yorgundum.."




6. ""...zihnen çok yorgundum.""




7. ""Mesele, zenginlik fakirlik değil. Mesele, zihniyet meselesi.""




8. "Ben hünüz dünyada bazı iyi niyetlerin olduğuna inanacak kadar gencim.."




9. "Ve memleketin haline öyle üzülmeye başlarsın ki üzülmekten başka bir şey yapmaya gücün kalmaz.."




10. ""Kendimi öyle yalnız hissediyorum ki.""




11. "Kendimi öyle yalnız hissediyorum ki.."




12. ""Hava bozdu, benimle beraber matem tutuyor.""




13. "Çocukluğu yaşamadım acaba gençliğimi yaşayabilecek miyim?.."




14. "Bilirsin ki ben dünyada yalnız seni severim.."




15. "İnsanlarımız, bazı madenler gibi çabuk ısınır ve çabuk soğurlar.."





Bir Bilim Adamının Romanı: Mustafa İnan Kitap İncelemeleri


Ben Mustafa İnan diye bir bilim insanının varlığından bile haberdar değildim.Sevgili Oğuz Atay’a ve kalemine çok teşekkür ederim,bizlere ülkemizin yetiştirdiği eşsiz bilim insanını tanıttığı için.

Kendime de sitemim var ayrıca,şu yaşa gelmişsin ama kendisini ülkesinin gelişmesine adayan bu muazzam insanı nasıl bilmiyorsun.

Oğuz Atay’dan okuduğum ilk kitap ve kalemine hayran kaldım.Sıkmadan,yormadan sohbet havası içerisinde aktarıyor Mustafa İnan’ın hayatını bizlere.

Yazarın detaylı araştırma yaparak bu eseri ortaya çıkardığı çok belli.Satırlarda buram buram emek kokuyor.

Mustafa İnan’ın hayatı, küçükken damdan düştüğü için hep ağrılarla, acılarla geçiyor.Yoksulluk ve çocuk yaşta babasız kalmasının omuzlarına bıraktığı yükler de cabası.

Yaşadığı onca olumsuzluklara rağmen hayata sarılmaktan bir an olsun vazgeçmiyor,ülkemize gelişmiş ülke statüsü kazandırmak için gece gündüz hiç dinlenmeden çalışıyor.

Öğrencilerine ve arkadaşlarına her zaman arkadaş gibi güler yüzlü davranıyor ki onlar da kendisinden bir şeyler öğrensinler,ülkemize bilim adına katkıda bulunsunlar diye

Başarılarla dolu kısa bir yaşamı oluyor,hayata gözlerini kapadığında çok sevdiği ülkesinden uzakta Almanya’da bir hastanededir ve sadece hastanede yatarken dinlenebiliyor.Borçları öldükten sonra bile peşini bırakmıyor.

En acısı da vefatından 4 yıl sonra kendisine ödül veriliyor.Bizde zaten böyle insanların kıymeti hep öldükten sonra anlaşılıyor.

Herkesin kesinlikle okuması ve Mustafa İnan’ın hayatını,başarılarını,örnek öğretmenliğini öğrenmesi gerekiyor.




Oğuz Atay, kendine has, sıkmadan, insanı yormadan, şiirli ve postmoderist anlatımını bu kitapta da belli etmiş.Kitap, 1975 yılında 1967 deki Mustafa İnan ın vefatından 8 sene sonra dünyaca ünlü matematik profösörümüz Cahit Arf ın ricasını da kırmayarak kendinin de aynı zamanda inşaat fakültesinden hocasının biyografisini anlatmasını anlatıyor.Kitap için yazarımız birçok Mustafa İnan ın yol arkadaşından bilgiler topladığına şahit oluyoruz.Gerçekten emek verilerek yapılan işin ne kadar başarılı olabileceğini gösteriyor bu kitap bize.Mustafa İnan a gelince gerçekten bir Türk gencinin içinde okuma ve bilim aşkı olunca ne kadar başarılı olabileceğini net bir şekilde görüyoruz.Sadece edebiyat,matematik,fizik,mekanik değil, elini attığı her konuda başarılı bir bilim adamı Mustafa İnan.İyi yerlerden de gelmemiş keza.Adana da bir fakir ailenin evladı.1.Dünya Savaşı nedeniyle kendi topraklarından sürgün edilen bir ailenin ferdi.Ama insanda şevk olduktan sonra kimse önünde engel olamaz bu bilim sevdasının ve öğreticilik aşkının.Mustafa İnan'ın idealist kişiliğinin tüm ilme merak duyan ülke gençlerine saygın bir bilim adamı portresi olarak, Bir Bilim Adamının Romanı'nı yazmıştır.Ayrıca kitabın sonunda sizi bir Mustafa İnan fotograf albümü karşılıyor.Puanım 7.




Bu kitabı bir romanı puanlandırır gibi değerlendiremeyeceğim. Biraz sohbet havasında düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.

Kitaba başladıktan sonra bir kaç günde okuduğum halde adını bir çok kez duyduğum bu kitabı okumakta geciktiğim için ayıp ettiğimi itiraf edeyim.

Kitapta bahsi geçen cross methodlar, virendell kirişler, başlangıç teoremi yöntemleri gibi teknik terimleri okudukça zihnimde canlanan üniversite yıllarım, yine kitapta bahsi geçen bizatihi tanışma fırsatı bulduğum Mustafa İnanın öğrencisi rahmetli sevgili Şenol Utku ve olayların geçtiği aşina olduğum mekanlar benim kitapla canlı bir bağ kurmama sebep oldu.

Mustafa Hocanın geçirdiği hayat mücadelesi, bilime adanmış bir ömür, gelenekçi yapısı ve bunların yanında çeşitli edebi ve bilimsel birçok alandaki yetkinliği kültürümüze ve zamana verdiği kıymeti gözler önüne seriyor. Burada en çok divan edebiyatına ve kelime kökenlerine olan ilgi ve yetkinliği dikkatimi çekti. Kalemine de yansımış olacak ki eşi Jale Hanıma yazdığı mektup ta bir okadar edebi ve samimi geldi.

Bu eserin nesillerimizden kaliteli ve çok yönlü bilim insanları çıkmasını teşvik edecek olması, bilginin ve araştırmanın değerini anlamaya katkı sağlayacak niteliklerinden dolayı, Mustafa Hocanın hayatını bir çok yönüyle kaleme alarak bizlere ulaştırdığı için emeği geçenleri tebrik ederim.

İncelememi görmeyecek olsalar da kitabı okurken Mustafa İnan a çokça benzettiğim mekanik kürsüsünden Erol Demirkana ve betonarme kürsüsünden Ali Sarı hocalarıma, Mustafa İnanın kitapta anlatılan samimiyetini aratmayacak ilgilerinden dolayı ve üzerimizde olan emekleri için teşekkür ederim.




Bir Bilim Adamının Romanı, TÜBITAK'ın isteği üzerine Oğuz Atay'ın üniversite yıllarından hocası Mustafa İnan'ın hayatını anlattığı romanıdır. Roman Türkiye Bilim­sel ve Teknik Araştırma Kurumu ödüllerinin dağıtıldığı esnada yaşlı bir adamın Mustafa İnan'a benzeyen bir genç ile konuşmasıyla başlıyor. O törende Mustafa İnan ölümünden dört yıl sonra bilim ödülüne layık görülüyor. Ne yazık ki hakettiği kıymeti yaşarken göremiyor.
Biyografik bir roman olması sebebiyle sıkıcı olacağı hissi uyandırsa da, Oğuz Atay Mustafa İnan'in hayatini sınıf arkadaşlarından, eşinden, öğretmenlerinden dinleyip; öğrencilik yıllarını, eğitime verdiği önemi, evliliğini, arkadaşlıklarını, bilim dünyasında bir ekol oluşturmasını, bu yolda çektiği zorlukları, tüm hayatını çok akıcı bir dille, asla sıkmadan anlatıyor.
Oğuz Atay romanda yalnızca Mustafa İnan'ın hayatını anlatmıyor. Onun hayatı üzerinden eğitim sisteminin yanlışlıklarına, eksikliklerine de değiniyor: "Sistemin gerisindeki matematik düzenini anlamak için, formüllerin gerisindeki matematikçiyi, onun nasıl düşündüğünü sezmek gerekiyor. Bunu öğretmiyorlar size; belki liseden sonra da öğretmiyorlar, hiç öğretmiyorlar. Matematikçinin neden ve nasıl düşündüğünü hiç bilmiyorsunuz belki. Matematiği birtakım uzun ve yorucu işlemlerden ibaret gördüğünüz için de bilim çekici gelmiyor size. Sayıların ve eski Yunanca harflerin gerisinde canlı ilişkiler olduğunu sezemezseniz, sayılarla hayatın arasındaki ilişkiyi göremezsiniz, matematik ve dolayısıyla fizik çalışmanın tek amacı sınıfı geçmek olur." (Sayfa 70)





,

'ın İTÜ'de hocası olan Prof. Dr. Mustafa İnan'ın hayatını anlattığı, biyografik roman türünde bir eseridir. Biyografik bir eser olduğu kadar kişisel gelişim eseri olarak okunabilecek bir kitap. Mustafa İnan'ın büyüdüğü şehir, aldığı eğitim, alışkanlıkları, zekası, matematik sevdası, parasız geçen zorlu yaşamı, vatanperverliği, hastalığı ve ölümünü içeriyor kitap her biyografik eser gibi. Ancak Oğuz Atay bunu bizlere öyle bir anlatıyor ki, Mustafa İnan'ı okumuyor adeta yaşıyorsunuz.

Yoksul bir halk çocuğu olarak dünyaya gelen Mustafa İnan, dünyaca tanınan bir bilim adamı olma sürecinde türlü güçlükler yaşar; bu güçlüklere rağmen ahlak ve kişiliğinden ödün vermez. Mustafa İnan'ın hayatındaki tek gayesi öğrencilerine, öğrenmek isteyen herkese bildiği her şeyi öğretme çabasıdır. Dönemin eğitim sorunlarına, hocaların ezbere eğitim vermelerine, uygulamalı eğitimin elzemine, akademik hayatın değiştirilmesi gerektiğine, bilimsel araştırma zihniyetinin tüm okullara yerleştirilmesi gerektiğini tespit etmiş ve bu yönde yapılması gerekenler için tüm gayretini sarf etmiştir.

Mustafa İnan'ı okurken böyle bir öğretmene sahip olmak isteyeceksiniz. Hayatından hiç bahsetmeden sizleri kitabı okumaya davet ediyorum. Herkes mutlaka bu kitabı okumalı.
Hayatınızda Mustafa İnan'lar olması ya da sizin bir Mustafa İnan olmanız dileğiyle...



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: