Ayrılık Sevdaya Dahil Kitap Bilgileri
Yazar: Attila İlhan
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 7 dk.
Sayfa Sayısı: 110
Basım Tarihi: Mart 2020
İlk Yayın Tarihi: 1993
Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9789754585070
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Ayrılık Sevdaya Dahil Kitap Tanıtımı
“Epeyce kadın gizlice erkek” sözde kadınlar, mevsimlik sevdaların unutulmuş kızları, tasaları gizli cam güzeli kızlar, Sansaryan Han’da sorgulananlar, kullanılmış yüzlerini aynalara bırakan muhbirler, derinlemesine yalnız tutuklular, mağlup sarhoşlar, parmak uçlarından yıldızlar damlayan adamlar…
Attilâ İlhan birbirinden sahici insanlarıyla kent resimleri çiziyor bize. Tanrıyoruz o insanları; kimi ben, kimi sen, kimi o…
Bizler…
İçindekiler;
yanlış balladlar
soğuk kadınlar balladı
unutulmuş kızlar balladı
sarhoş bir kadın balladı
bisikletli kız balladı
çerkes halayıklar balladı
cam güzeli kızlar için ballad
kalk gidelim kadınlar balladı
tığ örgüsü yaşlı kadın balladı
ah kızlar ulan kızlar balladı
ötekiler
‘muhbir’
‘taharri’
‘mevcutlu’
‘mevkuf’
flash-back
1/ yoksa geldiler mi?
2/ belki sabaha karşı
3/ tanrı insanı unuttu
serbest gazeller
kim arar kim sorar
söyler
bakarsak
geçerdi hep
o hangi zamandı
uzak köpekler gecesi
kar yağan bir sarışın
çariçin’de geçen kış
her yanlışa meraklı
profili oğlan çocuğu
soğuk bir intihar
nasıl bir sevdâysa
herşeyi birden istemek
ayrılık sevdâya dâhil
ayrılık sevdâya dâhil 1
ayrılık sevdâya dâhil 2
ayrılık sevdâya dâhil 3
ayrılık sevdâya dâhil 4
ayrılık sevdâya dâhil 5
o plâjda onsuz
o plâjda onsuz 1
o plâjda onsuz 2
o plâjda onsuz 3
o plâjda onsuz 4
o plâjda onsuz 5
şairin not defteri
yoğun bakım
çığlık
usulca
beklediği
akşam üstü
yoksa
büyük yanlışlık
yeşil pancurlu ev
artık ben
maçka durağı
adım sonbahar
kim o?
kötümser
dakika başı
yükü ne?
kimi?
pusudaki
delik deşik
Ayrılık Sevdaya Dahil Kitaptan Alıntılar
1. "Kirpi gibisin çocuk,
Her tarafın diken
Kim elini uzatsa
Delik deşik.
Üstelik
Sen de kan içindesin.."
2. "Kirpi gibisin çocuk,
Her tarafın diken.
Kim elini uzatsa
Delik deşik.
Üstelik
Sen de kan içindesin."
3. "çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
öyle vahşi bir tat ki dayanılır gibi değil
çünkü ayrılık da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hala sevgili
hiç bir anı tek başına yaşayamazlar
her an ötekisiyle birlikte
her şey onunla ilgili ..."
4. "Çünkü ayrılık da sevdâya dâhil
Çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili"
5. "çünkü ayrılık da sevdâya dâhil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili
hiç bir ânı tek başına yaşayamazlar
her ân ötekisiyle birlikte
herşey onunla ilgili"
6. "Biraz dalgın ve uzak
Bir hayli karamsar
Biliyorsun
İçimde kirli bir balon gibi büyüyen boşluğun
Tek bir sebebi var
Senin yokluğun"
7. "Çünkü ayrılık da sevdaya dahil
Çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili"
8. ""Nasıl bir sevdaysa eskitemedi yıllar...""
9. "“Ayrılıklar da sevdaya dahil!”"
10. "eskiden yaşanmışla yeniden yaşananı
ayırabilmek çok güç zaman işte o zaman"
11. "Gülümsemesi bile ne kadar acılı
sanki gözyaşları dudaklarından"
12. "Asıl dert ölememek ne rahat ne huzur"
13. "Nasıl bir sevdaysa eskitmedi yıllar..."
14. "çünkü ayrılık da sevdâya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili
hiç bir ânı tek başına yaşayamazlar
her ân ötekisiyle birlikte
herşey onunla ilgili"
15. "“sensiz geçen zaman-ı hayatın kazası yok”
Nesimi"
Ayrılık Sevdaya Dahil Kitap İncelemeleri
aslında sen şimdi kimbilir nerede
hangi hayal şilebinde kaçak yolcu
hangi korkunç yalnızlıktasın
(Sf. 78)
Aşk şiirleriyle tanıdığımız
'ın bu kitabı yalnızlık ve ayrılık temalıydı. İlk defa Attila İlhan okuyorum ve ilgimi en çok çeken şey şiirlerindeki kelimeler ve kelime seçimleri oldu. Çok zengin bir kelime kullanımı var şiirlerinde. Kimi artık kullanılmayan tabirler ve kendine has betimlemeleriyle doluydu şiirler. Tabii bu, şiirleri biraz anlaşılması zor hale getiriyor ben de zorlandım haliyle. Bunlara ek olarak birkaç tanesi dışında kitaptaki şiirler bana birazcık anlaşılmaz geldi. Onları pek anlamlandıramadığım için kağıt üzerinde kaldı dizeler. Buna rağmen o ayrılık ve yalnızlık temalarını şiirlerinde hissetmek mümkün.
Sonradan eklenen kısım
//Zaten ben de şiirleri okurken hep bir şeyleri hissediyordum, anlamıyordum :) Biraz kalbim kırık bu konuda. Anlamakta zorlandım.
//
Aşağıya paylaştığım alıntıları bırakıyorum. Kitap hakkında bir fikir sahibi olmak istiyorsanız bakabilirsiniz.
Kitaba puanım: 6,5/10
İyi okumalar,
Aşk, öznel bir duyumsamadır. Bu yüzden uyandırdığı etki de değişkendir. Aşka renk veren sevgilidir; ama asıl aşk sevgilinin gönlünde yaşanır. Fırtınalar orada kopar. Ben’den çok onun beni nasıl algıladığıdır. Sevgili beni nasıl görüyor? Şair, eski bir sevdanın, eski sevgilinin etkisinden kurtulamamıştır. Başka kadınlar biraz yaklaşınca birden eski sevgiliye dönüşmektedir. Aslında aşktır kadınları değiştiren. Daha önce “bir kadın” olan biraz konuşmaya başlayınca, seven bir kadına dönüşünce sigara içişi, yandan bakışıyla hep sana benzeyiveriyor. İlgi gören kadın hemen “sevilen kadın”a dönüşüyor. Sevgi, ilgi kadını güzelleştiriyor. Bu yargı şairin süzgecinden damınan bir çıkarımdır. Oysa aşk her insanı güzelleştirir. yalnızca kadını değil.
Güzel bir ilişkiye başladığımda hemen unutulmayan kadının izleri ortaya çıkıyor ve hiçbir kopya aslının yerini tutmuyor. Renkler aslını yitiriyor, sevecen sözler bile yaralayıcı oluyor. Bir an önce kurtulmak istiyor. Müzik bile çekilmez oluyor. Gönül kapıları kapalıdır, orası rasgele güzellere açılmaz.
“Gerçek aşk”a ulaşılmaz..
Tabii ki şair eril bir perspektiften kavrıyor meseleyi. Bu algı ortamında kadın edilgen bir varlık olarak beliriyor.
Güzeller, aşkın özel bir şey olduğunu anlamıyorlar. Ben sendeki edayı, sevecenliği, kendinden emin, doğal kadını arıyorum. Onlar, şımarık…Olur olmaz şeylere gülüyorlar. Ama bir şey var ki benzer…Onlar da senin gibi vahşi öpüşüyorlar. Şair, cinselliğin sıradan olduğunu, biyolojik olduğunu, pek çok güzelle yaşanabileceğini ama aşkın çok özel olduğunu düşündürüyor bize...