Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Aynalar Koridorunda Aşk - Mustafa Ulusoy | Detaylı Ücretsiz Kitap İncelemesi

Aynalar Koridorunda Aşk Kitap Bilgileri


Yazar: Mustafa Ulusoy
Tahmini Okuma Süresi: 9 sa. 13 dk.
Sayfa Sayısı: 325
Basım Tarihi: 26 Nisan 2019
İlk Yayın Tarihi: 26 Mart 2003
Yayınevi: Kapı Yayınları
Orijinal Dil: Türkçe
ISBN: 9786054683925
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak


Aynalar Koridorunda Aşk Kitap Tanıtımı


Aynalar Koridorunda Aşk, romanın vaatlerini genişletiyor.

Ateşe pervane ruhlar, daha ne kadar kül olmadan aynalar koridorunda yürür? Kendi varlığımızın labirentinde kaybolmuşken, kim bize çıkışı gösterir? Bir başkasının dünyasında var olma çabası, bir çift göz bebeğinde yansıma arzusu, bizi nerelere sürükler?



Elimizi tutacak bir el arıyoruz ümitsizce, o el bizi ne kadar taşıyabilir?



Aradığımız cevap, çoğu zaman sormayı en son düşündüğümüz kişide gizlidir. O kişi kim?



Dr. Mavi, bir psikiyatrist. Beyaz, yaşlı bir yaşam. Kırmızı, Sarı ve Gri, ruhumuzdaki acıların farklı renkleri.



Mustafa Ulusoy her birimizin ruhunun röntgenini çekiyor. Bize, bizim sorunlarımıza, kalp kırıklıklarımıza, çıkmazlarımıza, çaresizliğimize, isyanımıza, arzularımıza, ruhumuza dokunuyor. Yürekten gelen ve içimize akan satırlarda, bu dünyada insan olarak var olmanın bedelini sorguluyor.



Aynalar Koridorunda Aşk'ı okuyunca aşka dair ne kadar az şey bildiğinizi keşfedecek ve soracaksınız: "Bir insan bir başkasının kalbini doldurabilir mi?"



Bu roman aşkı kaybedip kendini bulanların hikâyesidir.

(Tanıtım Bülteninden)




Aynalar Koridorunda Aşk Kitaptan Alıntılar


1. "Birinin beni anlamasına öyle çok ihtiyacım var ki..."




2. "Dünya eksik bir yerdir ve bir şeyler hep eksik kalacaktır."




3. ""Hayatın başı ve sonu anlaşılmadan, ortada yaşanılanlar anlaşılmaz.""




4. ""Şu an bulunduğum yerden bakıyorum da, geçmişimiz nasıl olursa olsun, yaşamak için bir sebep bulma çabamız, ölüm karşısındaki tedirginliğimiz, yalnızlığımız, her şeyden ayrılıyor olmamız, her şeyin de bizden ayrılıyor olması insanın içine içine işliyor.""




5. ""Her insan kucağında hayat denen bir mürekkep buluyor. Sonra da bu mürekkeple tekrar ve tekrar hayat denilen bir hikaye yazıyoruz.""




6. ""

Hayat tehlikeli bir yer, sonunda hepimiz ölüyoruz.

""




7. ""Leb demeden leblebiyi anlayan insanlar, en iyi anlaştıklarımdır.""




8. ""

Bazen paylaşılabilen en iyi şey sessizliktir.

""




9. ""

Sakin denizler usta denizciler yetiştiremez.

""




10. ""En küçük zerreden semayı kaplayan tüm yıldız âlemlerine kadar, her şeyin ama her şeyin sonsuz bir kudretin kontrolünde olduğunu, hiçbir şeyin öylesine rastlantılarla olmadığını; depremlerden gök gürlemesine, şimşek çakmasından yağmur yağmasına ya da yağmamasına, dahilinde, bir hikmetle, bir gayeye binaen olduğunu, her şeyin insanın iyiliğine olduğunu hissedip bilmek...""




11. "“Öfkeli olmak o kadar yorucu ki anlatamam, insanı bir bulanıklığın içine hapsediyor. İnanın öfkelenmeye bile gücüm kalmadı artık.""




12. ""Dünya cennet değil, Doktor. Ama cehennem de değil. Dünya sadece cennete veya cehenneme giden bir yol.""




13. ""

Yıldızları görmek isteyen insan geceye razı olmalı.

""




14. ""Hayatta hiçbir şey insanın çevresine kendi benliğinden daha yüksek duvarlar öremez...""




15. ""Keşke hayatında da bir tarak bulsaydı da, arap saçına dönmüş hayatının üzerinde gezdirip onu bir şekle sokabilseydi! Kör düğüm olmuş yerleri de bir makas darbesiyle kestirip atabilseydi!""





Aynalar Koridorunda Aşk Kitap İncelemeleri


Psikiyatrist yazar Mustafa Ulusoy’un kaleminden kurgu bi roman #aynalarkoridorundaaşk
Kitap birbirinden habersiz hastaların Dr. Mavi’nin psikiyatri kliniğine başvurmasıyla başlıyor.
Dr. Mavi; Gri, Sarı ve Kırmızı adındaki hastalarıyla geçirdiği seanslarından bahsederken her birine farkındalıklarını arttıracak çözümler sunuyor, bi yandan da kitabevi sahibi olan dostu Beyaz’ın yanına gidip onunla dertleşiyor.

Kitaptaki karakterlerin hepsi hayal ürünü, isimlerinin de gerçek isimlerden oluşmaması yazarın bunu vurguladığını açıkça gösteriyor. Bu konuda gerçekten yazarı takdir ettim. Bir psikiyatrist olarak romanına konu olabilecek birçok gerçek vaka bilmesine rağmen bunları değil de herkesin kendinden izler bulabileceği kurgu olaylarla romanını oluşturması ve okuyucusuna da ışık tutması bence çok güzel.

Kitapta Dr.Mavi terapiye bir ayna simgesiyle başlıyor. Hastalarına yönelttiği “aynaya bakınca ne görüyorsun?” sorusuyla birlikte kişiyi kendi benliğiyle yüzleştirerek tedavisine başlıyor.

📌“İnsanlar onlar tarafından sevilme çabamızı bir kere farkettiklerinde, kendi ellerinde inanılmaz bir güç hissedebiliyorlar. Varoluşumuzu onların aynalarında yansıttıkları şeyle özdeşleştirdiğimizi anladıklarında daha da cimrileşiyor, bizimle oynamaya başlayabiliyorlar. Yani bağımsızlığımızdan yararlanabiliyorlar.” diyor Dr.Mavi...

O zaman bizler aynada gördüğümüz kişilikler miyiz? Yoksa insanların bizi görmelerini istediğimiz şekilde mi görüyoruz aynadaki yansımamızı?!
İnsanda varolan sevilmek, değer görmek açlığına vurgu yapıyor yazar.
Kendi benliğini bulma yolunda okunabilecek güzel bir kitap.




İnsanın temel acıları üzerine yazılmış harika bir kitap, ölüm korkusu, benlik kaygısı, narsizm özellikle de insanın varoluş sancısı gibi en temel sorunları psikoterapist gözünden aktarılmış. insanların kendilerini ararken ve bir anlam bulmaya çalışırken nelere saplandığını nelere bağlandığını ve varolma ihtiyacını nasıl karşıladığını hastalar özelinde işlemiş. Dr. Mavi hastalarını iyileştirme yoluna giderken sıklıkla ayna metaforunu kullanıyor. İnsanın aynaya baktığında neyi gördüğünü hastalarına soruyor ve çözülmeler bu sorudan sonra başlıyor.

Kitaptan bağımsız olarak; Ayna divan edebiyatında da sıklıkla karşımıza çıkar, söz aynaya ve edebiyata gelince Şeyh Galip'ten bahsetmeden geçmeyelim. Şeyh Galip ayna sembolünü yaklaşık yüz yerde kullanmış ve beyitlerine nakış gibi işlemiştir.

Bir rütbede aldı beni ‘aşk-ı dildâr
Mahv oldu hayal ü nazarımdan ağyâr
Bir yerde bu efkâr ile kendim bulamam
Âyîneye baksam görünür sûret-i yâr

Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) bir hadislerinde "Beni gören hakkı görmüş gibi olur." buyurmuşlar ve kendilerinin hakkın ayinesi olduğunu izah etmişlerdir. Bu hadisi şerifi kasıtla Şeyh Galip naat olarak

Ey hazret-i hâdî-i sübül fahr-ı Rusül
Âyîne-i ihsân-ı ezel mazhar-ı kül
Şâyân değilim gülşen-i na‘ta ammâ
Eyle kereminden beni gûyâ bülbül

beyitlerini kaleme almıştır.

Hasılı kelam kitap çok güzeldi okuyunuz efendim.. Evvelce yazdığım bir "aynalar risalesi" vardı onu da bırakır herkese selam ederim.




Daha önce hiç kendinizi okudunuz mu?
Evet, böyle bir soruyla başlıyorum. Eğer daha önce kendinizi oku(ya)madıysanız ya da okuyup işin içinden çıkamadıysanız buyrun, bu yolculuk size de iyi gelecek inşaallah.

Kitabın yazarı bir psikiyatr. Kitapta çeşitli hikayeler, renklerle isimlendirilmiş hastalar ve yine bir renk ile isimlendirilmiş Dr. Mavi üzerinden okuyucuya sunuluyor. Kitabın ana teması narsisizm. Birbirinden farklı gözüken ama temelde hepsinin aynı yerde yani narsistlesmiş benlikte buluştuğu hayat hikayeleri anlatılıyor. Bu ifadeyi duyduğunuzda belki "ben narsist miyim, niye okuyayım bu kitabı" diyebilirsiniz. Ancak bu fikrin bile narsist benliğin oyunu olduğunu ve aslında her insanın biraz narsist olabileceğini, insan denen varlığın asıl vazifesinin de bunu tedavi etmek olduğunu idrak etmeniz için kitabın daha ilk 30 sayfası bile size yetecektir.

İnsanın varlığını, benliğini tanıması asıl vazifesidir. Varlığını ve benliğini hakkıyla idrak edemeyen insan kendini sonsuz bir yokluğa, hiçliğe mahkum edebilir. Tüm ilimler ve tüm dinler bu anlamın peşindedir. Zira insan "varlığın tadını bir kere tatmıştır."

Bu keşif sırasında her insanın buhranlı dönemleri olmuştur, olacaktır da. Bunun için yaratıldı ilimler, bunun için gönderildi kitaplar. Bu buhranları en az hasarla atlatmak için, bulmak için aradığını.

Belki hepimiz psikolog olamayız ama eğer kendinizi okumaya niyet ederseniz bu kitap sizin için bir psikolog ile yapacağınız seanslar kadar etkili olabilir.

Tüm okuyanların ve okuyacakların istifadesini ziyade eylesin Rahman.




İnsanın en değerli varlığı kendisiydi. Evlilik aşk sevgi genelde insanların sevmden ziyade, sevilme arzusu ile varlık sancısından kaynaklanır. Bir çift göz ile varoluş sancısını atlatacagini düşünür. Hayatın anlamı varolmak. Eğer bir çift gozyoksa hiçsin ve değersizsindiri düşünür insan.

İnsanlar birbirlerinin varlıklarını onaylayan aynalardır. Aşk varlık kazanmaktır. Ne kadar varolursan ol başkasında, bu ölüm gerçeğini değiştirmeyecektir. Bu var olma çabası aslında, ebedi hayattan geliyor. Ebedi hayatın ölümsüzlüğünden.

İnsan çoğu zaman narsisti. İstemediği bir şey olduğunda, yani varolmadiginda, varolmak için elinden geleni yapıyordu. İnsanı var eden başka bir insanın bir çift gözü değil, Allah'tır. İnsan varlığını insanlarda arayınca acı çekiyor.

Hayat teslim olma, rıza olma halidir. Allah'la var olmayan, kuldan medet umar. Yoktan var oldu insan. Yani varlıklarını birbirlerine borçlu değiller ki, birbirlerinde var olmaya çalışıyorlar. İnsan yaratılışı kabul ederek teslim olarak kurtulur.

Ayna yok olunca (bir çift göz) sen de yok olmuyorsun.

Bana kendimi verdiğin için teşekkür ederim. Kalbin gözlerin tüm organların işleyişini düşündüğünuzde, Allah'a teslim oluyorsunuz.

Seni kendim için değil, bizim için seviyorum diyebilmeli insan.




Öncelikle bu kitabı bana hediye eden İbrahim abime canı gönülden teşekkür ederim.
Ailevi çatışmalar içinde değersizlik hissi ile büyümüş olan

'nın anlam arayışı yorgunluğu; her şeyi ile el üstünde tutularak ve yanlış sevilerek yetiştirilen mükemmelliyetçi obsesif kompulsif kişilik bozukluğu olan

'nin hayattaki tatsızlığı; güzel bir çocukluk geçirdikten sonra üniversitede babasının vefat etmesi ile hayatı kararan ve yas halinden kurtulamayan

'nın kaybetme korkusu ve bu karakterlerin psikolog Dr Mavi ile tanışması ve seanslar sırasında Dr Mavi'nin Kırmızı, Gri ve Sarı'nın psikobiyografisini ortaya koymasını konu alan güzel bir kitap. Çeşitli varoluşsal soruları olan birinin Kırmızı, Gri ve Sarı karakterleri ile hikaye edilmesi ve bu karakterlerin iç dünyası ve zihin yapısının ve

özelliklerinin çok güzel ve akıcı bir şekilde psikososyal süreçlerle ifade edilmesi sizi içine çekerek kitabı elinizden bırakmadan tek nefeste okumanızı sağlayacak. Ayrıca Dr Mavi ve Beyaz arasındaki dostluk ve muhabbet içinizi ısıtacak.
Kitabın sonunda açıklanan Kırmızı'nın Beyaz'ın kızı olması ve Gri'nin Kırmızı'nın eski erkek arkadaşı olması en şok olduğum yerdi, itiraf etmeliyim ki ters köşe oldum.
Kitabı şiddetle tavsiye ederim ve şimdiden iyi okumalar dilerim.



Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: