Aspidistra Kitap Bilgileri
Yazar: George Orwell
Tahmini Okuma Süresi: 8 sa. 23 dk.
Sayfa Sayısı: 296
Basım Tarihi: Ağustos 2019
İlk Yayın Tarihi: 20 Nisan 1936
Yayınevi: Can Yayınları
Orijinal Dil: İngilizce
ISBN: 9789750734403
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Aspidistra Kitap Tanıtımı
George Orwell, Hayvan Çiftliği adlı siyasî masalında, zorbalığa dönüşen Stalin yönetimini yerden yere vurmuş; ünlü eseri Bin Dokuz Yüz Seksen Dört’te insanlığı belleksiz ve muhalefetsiz bir totaliter toplum tehlikesine karşı uyarmıştı. George Orwell, XX. yüzyıl edebiyatının temel taşlarından olan bu iki yapıtından önce yazdığı Aspidistra adlı romanında, sınıf atlama özentisindeki dar gelirlilerin bir statü göstergesi olarak evlerinden eksik etmedikleri, çiçeksiz bir zambak türü olan aspidistrayı simgesel bir araç olarak kullanmış, 1930’lar İngilteresi’nde yaşanan sınıf atlama çabalarını benzersiz bir kara mizahla eleştirmiştir.
Aspidistra Kitaptan Alıntılar
1. ""Olgunlaşıyordu. Yirmi yedi, yirmi sekiz, yirmi dokuz. Artık geleceğin tozpembe görünmediği, tehditkar bir gerçeklikle önünde durduğu yaşa gelmişti.""
2. "Medeniyetimiz can çekişiyor."
3. "Modern hayatın yarattığı bir boşluk, yalnızlık, terkedilmişlik hissi..
Bir intihar olayı, bir mektup, uyku hapları..
İşte bunları vaadediyordu gelecek..."
4. ""Bir çocuğa yapılabilecek belkide en büyük kötülük onu kendisinden zengin çocukların okuduğu bir okula göndermektir.""
5. "Kalbimi kırdın."
6. "“Her ideoloji ekonomik koşulların yansımasıdır.”"
7. "Olgunlaşıyordu. Yirmi yedi, yirmi sekiz, yirmi dokuz. Geleceğin artık toz pembe görünmediği, gerçek ve tehlikeli hâle geldiği yaşa ulaşmıştı."
8. ""Gelirin belli seviyenin altına düşünce zihinsel ölüm, ruhsal çöküntü kaçınılmaz oluyordu. İnanç, umut, para... Yalnızca azizler üçüncüsü olmadan ilk ikisine sahip olabilirdi.""
9. ""Yeniden doğabilmek için ölmemiz gerek; ne demek istediğimi anladın umarım.”"
10. ""Artık para Tanrı'nın yerini aldı. İyi ve kötünün değil başarının ve başarısızlığın bir anlamı var artık. Başarılı olmak, iyilik etmekle eş anlamlı bu yüzden.""
11. "Parayı reddetmek, hayatı reddetmekti..."
12. ""dünyanın en güzel gözleri senin gözlerin.""
13. "Dağları yerinden oynatacağıma inansam da param yoksa, bir hiçim."
14. "Paranın yada parasızlığın berbat edemeyeceği davranış yoktur."
15. "“Erkeklerin hep
hakkında konuşmasından, böyle konuşmasından nefret ediyorum. ‘
şunu yapar’, ‘
bunu yapar’ - sanki bütün kadınlar tıpatıp aynı!”"
Aspidistra Kitap İncelemeleri
George Orwell'ın kitaba adını verdiği kelime olan "Aspidistra" ile başlamak istiyorum.
Kitabı okurken "Aspidistra" kelimesinin o kadar güzel yerler de denk geliyorsunuz ve metaforik düşünce olarak bile sizi Gordon'un yaşadığı dünyanın içinde sizinde dolaşmanıza yardımcı oluyor. İlk aklıma gelen ve zihnimin kıvrımlarında dolaşan kelime "Aspidistra".
Gordon'un paraya açtığı savaş ve bu uğurda bütün değerlerini yeniden dizayn eden insanların alışagelmiş davranışlarını yeniden işleyen bunu fikirlerinde, söylemlerinde ve yaşantısına da yansıtan bir karakter. Ve tabi ki Gordon'un şiire olan düşkünlüğü, parağrafların başında yazdığı şiir ile yankılanarak zihninden geçenleri kelimelere dökmek bu kadar abartılmadan George Orwell'a yakışırdı.
Gordon'da en çok şey etkilendiğim kendini bilmesi.
Olaylara vereceği tepkiler ve davranışlar kitabın girişinden sonuna kadar kurgusal olarak çok iyi diyayn değilmiş şekilde ilerliyor.! Sevdiği kıza söylediklerin de saplantılı düşünceleri çok fazla olmasına rağmen bunu kendinden emin bir şekilde ifade etmesi kusursuza yakın bir örgü gibi nakış nakış işleniyor gibi...
Kitabın "1984" ve "Hayvan çiftliği" nin gölgesinde kalmış bir izlenimi var fakat okudukça Orwell'ın başyapıtlarına yakın bir alt sınıf işlemesini ve "sınıfsal ayrım karaktersizliğini" çok iyi tahayyül edebiliyorsunuz...
Gordon’ı izlerken, onda gözünüze çarpan bir şey olur, bir şeyi fark edersiniz, bu, paraya açtığı savaşın da temelini oluşturur. Gordon’ın içten içe kendini değersiz hissediyor oluşudur bu, ve bunun parasızlıktan kaynaklandığını düşünmesinin sebebi de ailesinin de aslında ona bunu empoze etmiş olmasıdır. Ona hep baskı yaparlar; başarı ve çok para.. Onda bu ışığı gördükleri için ona farklı davranırlar. Fakat Gordon o iyi işinden ayrılınca küserler ve delirdiğini düşündüler. Bunun adı ‘koşullu sevgidir.’ Sevgini vermek için o kişiye şartlar sunmak.. Gordon’a sunulan şartlar gibi; paran varsa değerlisindir, yoksa ise bir hiç. Bir lanettir bu, ömür boyu yakanıza yapışır taa ki fark edene kadar. Adımlarınızı biçimlendirir ve ilişkilerinize maydonoz olur, dünyayla olan ilişkinize, diğerleriyle olan ilişkinize. Gordon’ın kendini değersiz hissediyor oluşunun temelinde yatan sebeplerden biri de bu olabilir.
Kitabın sonunda en çok ilgimi çeken kısım ise şuydu;
- “İşte aspidistrayı buraya koyacağız.” dedi Gordon.
- “Neyi?”
- “Aspidistrayı”
Artık aspidistra ile olan savaşının sonuna geldi, savaştı ve yenildi. Evlendi, çocuğu ve eşi için ‘düzgün’ bir işe girdi, aspidistrayı almak zorunda. Kimine göre mutlu bir sonken, kimine göre bir yılgınlık, kaybedilmiş bir savaş bu son. Ve bu sonun adı da ‘Kapitalizm’.
Bu kitaba uzun ve ciddi bir inceleme yapamayacağım çünkü bunu düşündüm ve ciddi bir inceleme yapmaya kalkarsam, bunu kitabın içeriği ile ilgili detaylara girmeden yapamayacağıma karar verdim. Kitabın içeriği paylaşmak da hiç hoş olmaz.
Onun yerine George Orwell'dan bahsedelim. Hayatımda birçok roman okudum, birçoğu da elbette ki çok iyiydi. Ama bunların arasında George Orwell'ın yeri apayrıdır. George Orwell 1984'de olduğu gibi, bu kitapta da olağanüstü kasvetli bir ortam yaratmış ve karakter psikolojisini aktarmış. Orwell, 1984'te daha çok siyasi ortama atıfta bulunarak hem yaşadığı gün için, hem de günümüz için olağanüstü bir eser ortaya koymuş ve bu nedenle Winston daha geride kalıyor... Aspidistra'da ise böyle bir durum yok, en çok okunan iki kitabının aksine siyasi eleştiri yapma niyeti taşımadığı için Gordon'ın psikolojisini daha net anlayabiliyoruz. Gordon'ın derdi ekonomi olsa da çoğu insanın onunla empati yapabileceğini düşünüyorum, parasızlık sorunu olmasa bile çoğu insanın kendince başka sorunları var ve bu yüzden Gordon'ı anlamak çok da zor değil.
Dünya üzerinde aynı tarzda yazılan hiçbir kitap 1984'le kıyaslanamaz. Ama bu kitapla anlamak mümkün ki, eğer Orwell'ın hastalığı 1984'ü tamamlamaya yetmeseydi, arkasında yine muhteşem bir yapıt bırakmış olacaktı.
Önce kitaba adını veren aspidistra ile başlayayım. Aspidistra, çiçeksiz bir zambak türüdür. İngiltere’ de fakir evlerde sınıf atlamanın sembolü olarak görülür. Aspidistra, zor koşullara dayanıklı bir bitkidir, bu da fakir insanların her türlü zorluğa dayanıklı olmasıyla bağdaştırılmıştır.
Kitapta ana karakter Gordon Comstock, ailesinin son üyesidir ve zamanının yoksulluğuna rağmen okutulmaya çalışılmıştır. Ancak Gordon paraya ve düzene kendince bir savaş açmıştır. Parasızlık onun hayatını olumsuz etkilemektedir. Gordon ozandır ve şiir yazar. Ancak yazdığı şiirler onu açtığı savaş karşısında güçlü kılmaz. Gittikçe dibe batar. Ablası, sevdiği kadın, arkadaşı onu uyarsa da dinlemez. Bilerek daha da fazla batmak ister. Kitapta şu cümleyle daha iyi anlatılmaktadır: ‘’ O sadece paraya değil, yaşama da yüz çeviriyordu.’’ İşler Gordon’ un istediği gibi gitmez ve kız arkadaşı hamile kalır. Savaş açtığı paraya ve sisteme bu gelişmeyle beraber kendi isteğiyle geri döner.
Bana göre Gordon en başından beri bir şeyleri başaramayacağını düşündüğü için sisteme ve para kazanmaya savaş açıyor. Çünkü bir dergiye gönderdiği şiiri için gelen parayı tek gecede hunharca ve bilinçsizce harcar. Bu da aslında parayı istememesinin gerçek olmadığını kanıtlıyor. Çünkü cebinde parasının olması ve onu istediği gibi harcıyor olması onu adeta sarhoş bir hale getiriyor.
George Orwell, diğer kitaplarında da olduğu gibi bu eserinde de akıcı dilini kullanmış. Rahatlıkla, sıkılmadan okunabiliyor.
Kitaba adını veren aspidistra ile başlayayım. Aspidistra, çiçeksiz bir zambak türüdür. İngiltere’ de fakir evlerde sınıf atlamanın sembolü olarak görülür. Aspidistra, zor koşullara dayanıklı bir bitkidir, bu da fakir insanların her türlü zorluğa dayanıklı olmasıyla bağdaştırılmıştır.
Kitabın ana karakteri Gordon Comstock, bir ailenin son üyesidir zor koşullarda okutulmaya çalışılmıştır. Ama o paraya ve kapital düzene karşı bir savaş açmıştır. Paranın onu esir almasına karşın ve paranın kölesi olmaktan kaçınmıştır bu sebepten ötürü ki fakir ve sefalet içinde bir hayat sürdürmüştür. Girdiği her işi reddetmiştir, çünkü etrafında paraya kurban gitmiş insanlar olduğunu düşünüyordu. Tabii bundan dolayıdır ki paraya karşı yüz çevirmiştir. Bu hayatını da oldukça etkilemiştir, çünkü Gordon bir ozandı şiirler yazar ancak para karşısında şiirleri onu güçlü hale getirmedi gittikçe dibe batmaya çalıştı. İşler hiç onun istediği gibi gitmedi hayatı boyunca bundan mütevellitir ki dibe batmayı para içinde yaşamaya yeğledi. Aslında Gordon en başından beri hiçbir şeyi başaramayacağını düşündüğünden ötürü sisteme ve paraya karşı savaş açmıştır. George Orwell, bu eserinde aslında bize sınıf atlamaların, kapitalist sistemlerin insan hayatında nasıl etkili olduğunu anlatmıştır. Kitabın dili oldukça anlaşılır, açık ve sade bir dille yazılmış sıkılmadan da okuyabilirsiniz.
Herkese keyifli okumalar diliyorum...