Alice Harikalar Diyarında Kitap Bilgileri
Yazar: Lewis Carroll
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 10 dk.
Sayfa Sayısı: 112
Basım Tarihi: Ocak 2021
İlk Yayın Tarihi: 1865
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Orijinal Dil: İngilizce
ISBN: 9786052950524
Ülke: Türkiye
Dil: Türkçe
Format: Karton kapak
Alice Harikalar Diyarında Kitap Tanıtımı
Alice Harikalar Diyarında, yazıldığı tarihten bu yana geçen yüz elli yılı aşkın süre boyunca, edebiyatın eşsiz eserlerinden biri olma özelliğini hep korudu. Hem çocuk hem de yetişkin edebiyatında önemli bir yere sahip olan bu kitap, hayal gücü zenginliğiyle küçük okurlara büyülü bir dünya sunarken, yetişkinler için bu büyüsünü içerdiği sembollerin anlam derinliğiyle gösterdi. Adının edebiyat tarihine altın harflerle yazılmasına yol açan eserleri kadar, matematikçi ve mantıkçı kimliğiyle de tanınan Lewis Carroll’un Alice Harikalar Diyarında kurgusu, metne serpiştirilmiş bilmecelerle okuru da kitabın bir kahramanı kılar.
Alice Harikalar Diyarında hem çocuklar hem de macera dolu naif çocukluğunu özleyen ve yıllara meydan okuyan bir mantık labirentinde kendine sorular sormaktan çekinmeyecek okurlar için Modern Klasikler Dizisi’nde yerini alıyor.
LEWIS CARROLL (1832-1898): Asıl adı Charles Lutwidge Dodgson olan İngiliz romancı, aynı zamanda fotoğrafçı, mantıkçı ve matematikçidir. Alice’s Adventures in Wonderland (Alice Harikalar Diyarında) ve onun kadar başarılı olan Through the Looking-Glass (Aynanın İçinden) adlı dizi romanlarıyla tanınır. The Hunting of the Snark (1876) adlı şiiri, saçma şiir anlayışının en iyi örneklerindendir. Babasının din adamı olması nedeniyle Cheshire, Daresbury’de bir papaz evinde on bir çocuklu bir ailenin üçüncü çocuğu olarak dünyaya geldi. 1851’de Oxford Üniversitesi’ndeki Christ Church College’da lisans öğrenimine başladı. Matematik ve klasik edebiyat dallarında çok başarılı bir öğrenciydi. Sınavlarındaki başarısından dolayı bursla ödüllendirildi. Christ Church College’ın dekanı Henry George Liddell’in çocukları Alice, Lorina ve Edith’le çok iyi anlaşıyordu. Alice Harikalar Diyarında, Dodgson’ın Liddell’in çocuklarına anlattığı masalların ürünüdür. 1865’te yayımlanan kitap günümüze dek giderek artan bir okur kitlesine ulaşarak çok sevildi.
Alice Harikalar Diyarında Kitaptan Alıntılar
1. "Dünyayı döndüren şey sevgidir, sevgi!"
2. ""Dünü anlatmamın bir yararı olacağını sanmıyorum, çünkü dün başka biriydim.""
3. "Ah, dünyayı döndüren şey sevgidir, sevgi!"
4. "“ah, dünyayı döndüren şey sevgidir,sevgi!”"
5. ""Dünü anlatmamın bir yararı olacağını sanmıyorum, çünkü dün başka biriydim.""
6. "Keşke bu kadar çok ağlamasam."
7. "‘’’Ah, dünyayı döndüren şey sevgidir, sevgi! ‘’"
8. "Kesinlikle bir yere varırsın,tabii eğer yeteri kadar yürürsen."
9. ""Dünü anlatmamın bir yararı olacağını sanmıyorum, çünkü dün başka biriydim.""
10. "Dünyayı döndüren şey sevgidir, sevgi."
11. "Kesinlikle bir yere varırsın, tabii eğer yeteri kadar yürürsen."
12. "'
“Nerden biliyorsun benim deli olduğu mu?” dedi Alice.
..."
13. "Alice: Hangi yoldan gideyim?
Kedi: Nereye gittiğini bilmiyorsan hangi yoldan gittiğinin bir önemi yok!"
14. "Oysa dün her şey çok normaldi.
Acaba bir gecede değişti mi?"
15. "Dünyayı döndüren şey sevgidir, sevgi!"
Alice Harikalar Diyarında Kitap İncelemeleri
•
Herkesin sıkça duyduğu, okuduğu ya da izlediği biri Alice. Hepimiz onun maceralarına ve yaptığı yolcuğa az çok aşinayız. Peki ya bu macera arkasındaki bilinmeyenleri daha önce araştırmış mıydınız?
Mesela Alice Harikalar Diyarında Sendromu diye bir hastalığı daha önce duymuş muydunuz? Bu sendrom; vücut ve cisim algısında meydana gelen bozulmaların gözlemlendiği bir hastalıktır.
Ya daaa düşesin kucağındaki domuzun aslında dönemin kralını temsil ettiğini, yoğun biber kokusunun çürümüş gıdaları gizlemek için kullanıldığını ve yine o döneme bir atıf olduğunu, Alice’in cennet bahçelerinde elma ısırığı ile günahlar sayılan Havva ile özdeştirilmesi, girilen tavşan deliğiyle birlikte ergenlik dönemine geçiş yaptığı, anahtarların ve kapıların Freudcu yaklaşım ile cinsel obje sayılması da bazı varsayımlar arasında. Ergenliğe adımın ve uyanan bazı duygular ile birçok sembole anlam sağlayan kitabımız her ne kadar çocuk kitabı gibi gösterilse de yetişkinler için birçok anlam ifade etmekte ve derin anlamlar barındırmaktadır.
‘Ben kimim?’ diye sorgulayan Alice ile karşılaşınca insanın anlam ve varlık sorgulamalarıyla karşılaşıyoruz. Kim bu soruyu sık sık sormuyor ki kendine? Alice belki de görünenin ardındaki gerçekliği en iyi gözler önüne seren eserlerden biridir.
Düşünce ve sözlerin değiştiği zaman aklında olup bitenler arasında bir bağ vardır. Yeni birisi, özlenen eskiler ya da pişmanlıklar gibi... Kelimelerimin kimseye faydası yok. Montaigne ne güzel söylemiş " Kendimden başka amacım yok." derken... Kimseye faydalı olmak gibi bir niyetim yok. Öncelikle müsade ile kendimi tanımak istiyorum. Çocukluğumun ilk kitabı... Alice bana binevi hayal kurmayı öğreten kahraman. Alice' nin yaşadıklarını hayal dünyam yeni yeni idrak ediyor ki bu sadece bir sebep bile olsa geliştiğimi gösteriyor. Kurulan diyalog, hayvan ile insan sohbeti insanlara doğa ve hayvan sevgisini aşılıyor. Orman ile ilham bulan yazar büyümenin en iyi örneklemesini yalnızlık ile tamamlamış, korkunun insan için gelişme olduğunu belirtmiştir. Çeşitli hikaye birleşimi ile bir çok çocuğun hayal dünyasını zenginleştirip, şimdiye bir temel kazandırıp bir amaç uğruna çabalamasını sağlamıştır. Eğer küçükken hayal kurmasını bilmeseydim şuan bir amacım olmazdı ya da çabalamak için bir sebep bulamazdım. Küçükken başlıyor hayal dünya serüveni. Sekiz yaşında okuyup hayal kurmayı öğrenen ben şimdi bir amaç uğruna çaba sarfediyorum. Bu kitap ilklerim arasında. İlk aşk, ilk yazı, ilk arkadaş, ilk düşünce, ilk kitap gibi...
Gelişen hayallerim için yazara teşekkür ediyorum. Temelimde yatan bu kitap şimdi bana ıssız yolda yanan sokak lambası oldu. Hala hayal kurabiliyorum demek oluyor ki okumak dışında çok şeye emek vermişim. Anlamak, yazarın sakladığı duyguları hissetmek bunlardan sadece bir kaçı.
Huzurlu okumalar...
"ALİCE HARİKALAR DİYARINDA" KİTAP YORUMU
Herkese selamlar! Bugün
https://ucretsizkitap.com.tr.com/Rowe11na
, @imobsessedwbooks ve @nellbooks ile beraber okuduğumuz o kitabın yorumuyla geldim. Öncelikle onlarla beraber okumak çok güzeldi. Böyle bir etkinliğin parçası olduğum için onlara tekrardan teşekkür ederim.
Kitabımızın konusundan kısaca bahsetmek istiyorum. Bir gün Alice ablasıyla birlikte nehrin kenarına gitmiştir. Ablası kitap okumaktadır ve Alice bu durumdan hoşnut değildir. Tam o anda bir tavşan görür fakat bu tavşan diğer tavşanlardan farklıdır. Bu tavşan konuşuyor ve saatine bakıp duruyordur. Alice tavşanı fark eder ve takip etmeye başlar. Bu takip sonucu bir tavşan deliğine düşer. Artık yaşadığı dünyada değildir, harikalar diyarındadır. Peki Alice ne yapacaktır?
Kitabı daha öncesinde okumuştum fakat unuttuğumu fark ettim. Bu yüzden reread yapmaya karar verdim. Açıkçası bu benim için iyi bir şey oldu. Çünkü ilk okuduğum zaman kitabı anlamlandıramamıştım ama tekrardan okuduğumda kitaptaki olaylar kafama oturdu. Siz de eğer benim gibi kitabı ilk okuduğunuzda anlamadıysanız size tavsiyem bir süre sonra tekrardan okumanız.
Alice çok tatlı bir kızdı bence. Konuşması, hareketleri çok hoşuma gitti. Ayrıca yaşadığı olaylar kimi zaman beni güldürdü, kimi zaman düşündürdü. Kitaptaki olaylar biraz karışıktı fakat böyle de olması gerekiyordu bence.
"Aynanın İçinden"i okumak için sabırsızlanıyorum.
Kitaba puanım 10 üzerinden 8.
Bence kitap 12 yaş ve üzeri için uygundur.
Bol okumalı günler!
Matematikçi yazar Lewis Carrol tarafından 1865'de yazılan eser, yazarın çok sevdiği bir meslektaşının kızı olan Alice'den esinlenerek yazılmıştır. Klasik girişini hepimiz biliriz; göl kenarında ablası ile güneşlenen Alice bir anda saatini kontrol eden beyaz eldivenli bir tavşan görür ve onu takip eder.
Tavşan deliğinden içeri giren Alice harika(?) bir evrene adım atar. Burada yediği içtiği mantar, meyve suyu, kurabiye gibi şeylerle boyu büyüyüp küçülür. Bazen bir farenin onda bir boyutuna iner, bazen bir evden büyük boyuta gelir. Bu hali psikiyatri de bir hastalığa adını vermiştir. Alice Harikalar Diyarı sendromu olarak bilinen bu sendromda kişi organlarının, kendisinin veya bir nesnenin normalden büyük veya küçük(makropsi-mikropsi), yakın veya uzak(pelopsi-teleopsi) olduğu algısına kapılır. Burada yediği mantar bu algıyı yapabilecek uçucu/uyuşturucu maddelere, içecekler alkollü maddelere atıf olarak düşünüyorum. Hatta cocuk/ergen yaş itibariyle bunları özendirebileceği endişesindeyim.
Aslında bu diyar çok da harika değildir. Tüm hayvanlar birbirlerinin arkasından iş çevirir, cogu hayvan birbirini sevmez, aralarında emir komuta zinciri ölçüsünde bir ilişki vardır, kraliçe haksız ve hukuksuz yargılamalarda bulunur. Alice ne zaman ki büyümeye başlar, o zaman bu hukuksuzluğa karşı direnir. Sonra hop hepsi rüyaymış.
Velhasılı kelam belki yanlış zamanda okudum ama sevemedim. Büyülü bir evren var, çocukluk çağında sevilir eyvallah, ama kendi açımdan abartılmış kitaplar kategorisinde yerini aldı.
İyi kitap kurtlamaları.
Aman Tanrım! Aman Tanrım! Çok geç kaldım!
Küçüklüğüme dair hatırladığım en net kitap Alice Harikalar Diyarında. Fakat aklımda kalmasının sebebi hihayenin etkileyiciliğinden ziyade ilk kez bir kitabı yarım bırakmış olmamdı.Çünkü daha 8 yaşında olan bendeniz kitabı bir türlü okuyup bitirememiştim. 12 yıl sonra kitaba haksızlık etmiş olabileceğimi düşündüm ve tekrar satın aldım.
Kitaba başlayacağımda çocuk kitabı olarak anılmasının etkisiyle acaba sıkılır mıyım, zamab kaybı mı olur düşünceleri peşimi bırakmadı. Ama sonunda bu düşünceleri bir
kenara bırakıp başlayabildim.
Hikâyemiz küçük bir kız olan Alice'in ablasıyla nehir kıyısında otururken kendisinin harikalar diyarına büyük bir hızla düşmesiyle başlıyor. Alice evine dönmek için uğraşırken başından geçen tuhaf ama bir o kadar da eğlenceli olaylara şahitlik ediyoruz.
Kitabı sadece çocuk edebiyatında değerlendirmek büyük hata olur zira yetişkin edebiyatında da yeri oldukça büyük. Çocuklar için hayal dünyalarında yeni ufuklar açacak olan bu kitap, verilmek istenen mesajlarla yetişkinler için de oldukça mühim.
Kitabı yüzümde tebessümle okumak oldukça güzeldi. Hâlâ bu kitabı okumadıysanız sizce de artık beyaz tavşanı takip etme vaktiniz gelemedi mi? Hem daha Şapkacı ve Mart Tavşanı ile çay içeceğiz, geç kalmayın....