Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Alexandra Cavelius Alıntıları & En Çok Okunan Sözleri

Alexandra Cavelius En Beğenilen Sözleri



1. "İnsanların başkalarının işlerine burunlarını sokmalarından nefret ediyorum."


- Leyla



2. "Bir erkek olarak gerçek bir centilmen düşlüyordum. Bana mum ışıkları içindeki bir restoranda yemek teklif eden ve beni bir prenses gibi şımartan biri."


- Leyla



3. "Artık kimse adalete inanmıyordu. Çünkü suçlular hala ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu."


- Leyla



4. "Artık kimse adalete inanmıyordu. Çünkü suçlular hala ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu. Kadınların çoğu sessizce acı çekiyordu. Unutulmuşlardı.."


- Leyla



5. "En küçük bir şeyde en kötüsünü düşünmek benim tipik özelliğimdi."


- Leyla



6. "Kalbim acı içindeydi. Ama gözyaşlarım çoktandır kurumuştu."


- Leyla



7. "İnsanlara olan güvenimi kaybetmiştim."


- Leyla



8. "ama insanların başkalarının işlerine burunlarını sokmalarından nefret ediyorum."


- Leyla



9. "İnsanların başkalarının işlerine burunlarını sokmalarından nefret ediyorum."


- Leyla



10. ""Hiçbir zaman kötü bir insan olmadım.""


- Leyla



11. "Hayatımızın kırık parçalarını bir araya getirmekle meşgulüz."


- Leyla



12. "Eskiden yaşamayı yürekten severdim.
Birçokları gibi fırtınalı yaşadım,
Ve şimdi benim için artık hiçbir şey önemli değil."


- Leyla



13. "“Noel geldi. Günü kutlamak için masada öğle yemeği ve taze pişmiş kek vardı. Sırp geleneğine göre eve biraz saman serpilirdi. Mutfağa ilk giren kişi bunların üzerine otururdu. Orada, kuluçkadaki tavuk gibi sessizce beklemeliydi. Ne kadar uzun ‘kuluçkada’ yatarsa, evin içine o kadar fazla mutluluk gelirdi…”"


- Leyla



14. "İnsanların kendi hikâyeleri vardı."


- Leyla



15. "İnsanlara olan güvenimi kaybetmiştim."


- Leyla



16. "“Duygularım sensiz çıplak bir çöl gibi.”"


- Leyla



17. "Heç vaxt özünə əminlikdən korluq çəkməmişəm."


- Leyla



18. "“Artık kimse adalete inanmıyordu.Çünkü suçlular hala ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu.Kadınların çoğu sessizce acı çekiyordu.”"


- Leyla



19. "Fiziksel olarak iyi değilim, ama ruhumdaki acı çok daha kötü."


- Leyla



20. "Allah’ım, kötü insanların ruhlarını merhamet ve şefkatle doldur. Onların kalplerini yumuşat. Bütün insanların acı ve üzüntüleri bitsin."


- Leyla



21. "Sloganım şu: “Hayatın sana sunduğu bütün nimetleri al.”"


- Leyla



22. "Ne duygum ne kalbim ne de iç organlarım kalmıştı."


- Leyla



23. "Allah'ım, kötü insanların ruhlarını merhamet ve şefkatle doldur. Onların kalplerini yumuşat. Bütün insanların acı ve üzüntüleri bitsin."


- Leyla



24. "..Artık bu dünyaya, bu hayata ait değildim."


- Leyla



25. "Aşkın farklı bir sesi var. Aşk bir düş gibi. Aşk, bazen konuşulamayan bir kelime. Aşk yitip gitmemesi gereken bir güç."


- Leyla



26. "Artık kimse adalete inanmıyordu. Çünkü suçlular hâlâ ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu. Kadınların çoğu sessizce acı çekiyordu.

Unutulmuşlardı."


- Leyla



27. "Kaderim beni bu günden sonra düşünmeye zorluyordu."


- Leyla



28. "Allah’ım, kötü insanların ruhlarını merhamet ve şefkatle doldur. Onların kalplerini yumuşat. Bütün insanların acı ve üzüntüleri bitsin."


- Leyla



29. "Yine de onur ve adalet gibi erdemlere sıkıca tutunuyorum. Her şey bana çok acı veriyor."


- Leyla



30. "Artık kimse adalete inanmıyordu. Çünkü suçlular hala ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu. Kadınların çoğu sessizce acı çekiyordu."


- Leyla



31. "Kadınların çoğu sessizce acı çekiyordu.."


- Leyla



32. "Yaptığım her şeye huzursuzluk eşlik ediyor. Dokunsalar ağlayacak gibiyim. Yine de onur ve adalet gibi erdemlere sıkıca tutunuyorum. Her şey bana çok acı veriyor. Kendime kim olduğumuzu soruyorum. İnsan ne tür bir yaratık?"


- Leyla



33. ""Susmak. İçimizde devamlı bir sessizlik hüküm sürüyordu""


- Leyla



34. "Bu gerçekten de yaşanmış mıydı?"


- Leyla



35. "Benim için sadece iyi ve kötü insan vardır,..."


- Leyla



36. "Artık kimse adalete inanmıyordu. Çünkü suçlular hala ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu. Kadınları çoğu sessizce acı çekiyordu. Unutulmuşlardı."


- Leyla



37. "Hiçbir zaman kötü bir insan olmadım."


- Leyla



38. "“Benim için sadece iyi ve kötü insan vardır.”"


- Leyla



39. "En küçük bir şeyde en kötüsünü düşünmek benim tipik özelliğimdi."


- Leyla



40. "Bu insanlar benim için yabancıydı.Herkes,"


- Leyla



41. "En küçük bir şeyde en kötüsünü düşünmek benim tipik özelliğimdi."


- Leyla



42. "... insanların başkalarının işlerine burunlarını sokmalarından nefret ediyorum."


- Leyla



43. "Hayatımızın kırık parçalarını bir araya getirmekle meşgulüz."


- Leyla



44. "Haksızlık unutulmamalı,..."


- Leyla



45. "Hep büyük bir optimisttim. Bu var olmayı kolaylaştırıyor."


- Leyla



46. "Kalbim acı içindeydi.
Ama gözyaşlarım çoktandır kurumuştu."


- Leyla



47. "Allah’ım, sen büyüksün. Bu acılara son ver. Allah'ım, kötü insanların ruhlarını merhamet ve şefkatle doldur. Onların kalplerini yumuşat. Bütün insanların acı ve üzüntüleri bitsin."


- Leyla



48. ""Haksızlık unutulmamalı,""


- Leyla



49. "Ve ben bir daha hiç yüzeye çıkamayacakmışım gibi görünen kara bir çamurun içine battım."


- Leyla



50. "“Başkaları için savaş bitti. Ama bizim için daha yeni başladı.”"


- Leyla



51. "Her şey bana çok acı veriyor. Kendime kim olduğumuzu soruyorum.


?"


- Leyla



52. "Ama insan görmek istemiyordum."


- Leyla



53. "Ağzımdan tek kelime çıkmıyordu. Yüz yıl boyunca susabilecek bir insan olmuştum. Benim için hiçbir şeyin önemi kalmamıştı."


- Leyla



54. "-"Tecavüz, benzine ve cephaneye mal olmayan bir savaş stratejisi""


- Leyla



55. "Benim delirmemi mi istiyorsun? Böyle devam et, başaracaksın!"


- Leyla



56. "Ne düşündüğümü herkese söyleyebilmeyi öğrendim. Diğerlerinden bana neydi? Kendim için en iyisi bendim."


- Leyla



57. "Ama bütün bu ağrılar ve depresif ruh halleri dışında, hâlâ bu dünyada olmaktan mutluyum. Sloganım şu: “ Hayatın sana sunduğu bütün nimetleri al.""


- Leyla



58. "Susmak! İçimizde devamlı bir sessizlik hüküm sürüyordu. Böyle bir durumda söylenecek söz yoktu."


- Leyla



59. "İnsanların bir değeri yoktu. Sinek gibi ölüyorlardı."


- Leyla



60. "Bütün insanlara acı çektirmek için mi böyle,

?"


- Leyla



61. "Aşkın farklı bir sesi var. Aşk bir düş gibi. Aşk, bazen konuşulamayan bir kelime. Aşk yitip gitmemesi gereken bir güç."


- Leyla



62. "Hayvanlar herhalde bu insanlardan daha merhametle öldürülürlerdi."


- Leyla



63. ""Seni kaybetmekten korkuyorum.""


- Leyla



64. "Bu insanların yüzlerine tükürmeyi isterdim, ama şartlar beni sessizce seyretmeye zorluyor."


- Leyla



65. "On altı yaşındaydık, hayat hakkında ne biliyorduk?"


- Leyla



66. "Hayatımızın kırık parçalarını bir araya getirmekle meşgulüz.."


- Leyla



67. "... bu dünyaya, bu hayata ait değildim. Artık topluma karışma becerisinden yoksundum."


- Leyla



68. "Zaman sümüklüböcek temposunda geçiyordu."


- Leyla



69. "Kendime kim olduğumuzu soruyorum. İnsan ne tür bir yaratık?"


- Leyla



70. "Yoksa deli olduğumu mu iddia etmek istiyorsun?"


- Leyla



71. "Benim için dehşetin azı çoğu yoktu. Hepsi aynı derecede kötüydü."


- Leyla



72. "... uçurumun derinliklerine düşüyormuşum gibi bir duyguya kapıldım. Düştüm, düştüm, düştüm."


- Leyla



73. "Artık kimse adalete inanmıyordu. Çünkü suçlular hâlâ ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu."


- Leyla



74. "Buradan çok uzaklara gitmemiz gerek. Çünkü bu ülkede bir gelecek yok. Dünyanın herhangi bir yerinde her şey daha iyi olacak."


- Leyla



75. "İnsanların bir değeri yoktu. Sinek gibi ölüyorlardı."


- Leyla



76. ""Susmak. İçimizde devamlı bir sessizlik hüküm sürüyordu""


- Leyla



77. "Bende gerçekten de ters giden bir şeyler vardı."


- Leyla



78. "Kötü anılar yüzünden olumlu düşüncelerim de sönüp gitmişti.
Aklıma güzel olan hiçbir şey gelmiyordu."


- Leyla



79. "Eskiden yaşamayı yürekten severdim.
Birçokları gibi fırtınalı yaşadım.
Ve şimdi benim için artık hiçbir şey önemli değil ."


- Leyla



80. "Böyle bir acı yeryüzünde ancak bir kadının başına gelebilirdi."


- Leyla



81. "Sloganım şu: “Hayatın sana sunduğu bütün nimetleri al.”"


- Leyla



82. "“Artık kimse adalete inanmıyordu.Çünkü suçlular hala ellerini kollarını sallayarak dolaşıyorlardı.Kadınların çoğu sessizce acı çekiyordu.Unutulmuşlardı!”"


- Leyla



83. "Şu politikacılar elbet bir gün kendi güçlerinin sarhoşluklarında boğulacaklar."


- Leyla



84. "Bir zamanlar gerçekten de ben olmuş muydum? Ben? Bu nasıl bir şeydi?"


- Leyla



85. "... artık korkudan felce uğramıyordum. Ölüm artık bize normal gelmeye başlamıştı."


- Leyla



86. ""Duygularım sensiz çıplak bir çöl gibi.""


- Leyla



87. "Uzun zamandır kimse, “Neden?” sorusunu sormuyordu. Bu bizi sadece deliliğe götürürdü."


- Leyla



88. "Akşamları yatağa uzandığımda hep dua ederim: “Sevgili Tanrım, senden dileğim, yarın bana yine güzel bir gün hediye etmen.” İnancım olmasaydı bütün bu çılgınlığın üstesinden herhalde gelemezdim."


- Leyla



89. "Söylediklerime daha fazla ekleme yapmadım.
Bu onun kalbini parçalardı.."


- Leyla



90. "Aşkın farklı bir sesi var. Aşk bir düş gibi. Aşk, bazen konuşulamayan bir kelime. Aşk yitip gitmemesi gereken bir güç…"


- Leyla



91. "Geçmişim yüzümden okunmuyor."


- Leyla



92. "Çocuğum benim için her şey demekti."


- Leyla



93. "Benim delirmemi mi istiyorsun? Böyle devam et, başaracaksın!"


- Leyla



94. "Bu katliam sonsuza dek devam edecekti."


- Leyla



95. "Bu katliam sonsuza dek devam edecekti."


- Leyla



96. "Sen, hayran olduğum düşsel kadın
Bir buz dağı gibi olan kalbin
Bütün insanlara acı çektirmek için mi böyle.
Yoksa sadece senin için yaşayanlara mı?"


- Leyla



97. "Hiçbir şeyi sonuna dek düşünemiyordum. Her şey sersemleticiydi."


- Leyla



98. "Tanrı'nın her şeyi gördüğü söylenir. Bu bazen biraz uzun sürse de."


- Leyla



99. "On altı yaşındaydık, hayat hakkında ne biliyorduk?"


- Leyla



100. "Her yerde ve her durumda hemen uyuyordum."


- Leyla



101. "... aylaklık bedenime iyi geliyordu."


- Leyla



102. "Bizim için dışarıdakilerin hepsi çılgındı. Megalomanyağın biri yüzünden insanlar birbirlerini öldürüyordu."


- Leyla



103. "Dinin hiçbir zaman benim için özel bir anlamı yoktu. Yine de kendimi inançlı biri olarak tanımlayabilirim. Tanrı'nın ya da herhangi bir gücün var olduğu görüşündeyim."


- Leyla



104. "Yanı başında çikolata ve şeker kâğıtları yığılı. Annem bu tür şeylere “ruhun gıdası” der."


- Leyla



105. ""Bir ulusu yok etmek istiyorsanız kadınlara ve çocuklara işkence ve tecavüz edin, bunu yapın ki asla normale dönemeyip üreyemesinler. İşte o zaman o milletin kökünü kurutursunuz.""


- Leyla



106. "Yanı başında çikolata ve şeker kâğıtları yığılı. Annem bu tür şeylere “ruhun gıdası” der."


- Leyla



107. "Bir tek isteğim vardı: Hayatta kalabilmek.
..Kendimden ve bütün dünyadan nefret ediyordum."


- Leyla



108. "İnsanların neden hayvanca davrandığını nasıl anlayacaktık? Neden kardeşlerinin kanlarına tükürüyorlardı? Bu soruya bugüne dek bir yanıt bulamadım."


- Leyla



109. "... soğan gibi üst üste giyinmiş olduğumun farkında değildim."


- Leyla



110. "Həmişə buradan çıxıb getmək istəmişəm."


- Leyla



111. "İnsanların daim burnunu başqalarının işinə soxmasından zəhləm gedir."


- Leyla



112. "İçimizde devamlı bir sessizlik hüküm sürüyordu. Böyle bir durumda söylenecek söz yoktu."


- Leyla



113. "Noel geldi. Günü kutlamak için masada öğle yemeği ve taze pişmiş kek vardı. Sırp geleneğine göre evin içine biraz saman serpilirdi. Mutfağa ilk giren kişi bunların üzerine otururdu. Orada, kuluçkadaki tavuk gibi sessizce beklemeliydi. Ne kadar uzun “ kuluçkada ” yatarsa, evin içine o kadar fazla mutluluk gelirdi."


- Leyla



114. "Allah’ım, sen büyüksün. Bu acılara son ver. Allah’ım, kötü insanların ruhlarını merhamet ve şefkatle doldur. Onların kalplerini yumuşat. Bütün insanların acı ve üzüntüleri bitsin."


- Leyla



115. "Yorgunum... Her şey bana acı veriyor."


- Leyla



116. "Kendime kim olduğumuzu soruyorum. İnsan ne tür bir yaratık?"


- Leyla



117. "Hepimiz aynı acıyı çekmek zorundaydık. Ama bunu herkes kendi başına çekiyordu."


- Leyla



118. "Noel geldi. Günü kutlamak için masada öğle yemeği ve taze pişmiş kek vardı. Sırp geleneğine göre evin içine biraz saman serpilirdi. Mutfağa ilk giren kişi bunların üzerine otururdu. Orada, kuluçkadaki tavuk gibi sessizce beklemeliydi. Ne kadar uzun “ kuluçkada ” yatarsa, evin içine o kadar fazla mutluluk gelirdi."


- Leyla



119. "Ama kötülerin içinde iyiler de vardı."


- Leyla



120. "Şu politikacılar elbet bir gün kendi güçlerinin sarhoşluklarında boğulacaklar."


- Leyla



121. "Ve ben bir daha hiç yüzeye çıkamayacakmışım gibi görünen kara bir çamurun içine battım."


- Leyla



122. "İnsanların başkalarının işlerine burunlarını sokmalarından nefret ediyorum."


- Leyla



123. "... dışarıda olanların gerçek olup olmadığından kuşku duydum. Bu saçmalık artık sona ermeliydi!"


- Leyla



124. "Hamıdan qaçmaq istədiyimi vurğulayırdım."


- Leyla



125. "... eve gergin bir ortam hâkimdi. Hiç kimse birbirine katlanamıyordu."


- Leyla



126. "Hiss etdiyim yalnız o idi ki, daha heç nə hiss etmirəm."


- Leyla



127. "Artık kimse adalete inanmıyordu. Çünkü suçlular hala ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu. Kadınların çoğu sessizce acı çekiyordu. Unutulmuşlardı.."


- Leyla



128. "Ama insanların başkalarının işlerine burunlarını sokmalarından nefret ediyorum."


- Leyla



129. ""Kalbim acı içindeydi. Ama gözyaşlarım çoktandır kurumuştu.""


- Leyla



130. "Toplu tecavüzler politikanın bir parçasıydı. Sistematik eziyetin yöntemleri vardı. Geriye kalansa ruhsal ve bedensel sakatlıklardı."


- Leyla



131. "Çocukluğum, bugün artık neredeyse hatırlayamayacağım kadar uzaklarda kaldı."


- Leyla



132. "Bu herifler duygularımı paramparça etmişlerdi..."


- Leyla



133. "Anam təhsilin bir qadın üçün nə qədər önəmli olduğunu bildirirdi: "Mənim nə hala gəldiyimi görürsən. Gələcəkdə heç bir kişiyə bağlı qalmamalısan.""


- Leyla



134. "Anne babamız bizi kötü yetiştirmişlerdi .Dünyada böyle kötü adamların olabileceğine karşı bizi hazırlamamışlardı."


- Leyla



135. "Ve ben sanki uçurumun derinliklerine düşüyormuşum gibi bir duyguya kapıldım. Düştüm, düştüm, düştüm."


- Leyla



136. "Uzun zamandır kimse, “Neden?” sorusunu sormuyordu."


- Leyla



137. "Daha çocukken bile önyargılardan uzak durulması gerektiğinin bilincindeydim."


- Leyla



138. ""Aşk bir düş gibi. Aşk, bazen konuşulamayan bir kelime. Aşk yitip gitmemesi gereken bir güç.""


- Leyla



139. "Ve sen çok uzaklardasın, bir o kadar da yakında..
Kalbimin yanında, duygularımın derinliğinde…"


- Leyla



140. "Kasvetli ruh haline büründüğüm zamanlarda kendimi toplum tarafından terk edilmiş hissediyorum."


- Leyla



141. "Uzun süre ölmek istedim. İşkencecilerimi tek tek bulup boğazlamak istedim. Ama o zamanlar deli gibiydim. Bugün bir kahraman gibi gururla karşılarına dikileceğim: “ Bakın! Yaşıyorum. ” Ve yaşamaya devam edeceğim; her şeye karşın."


- Leyla



142. "insanların bir değeri yoktu. Sinek gibi ölüyorlardı."


- Leyla



143. "İnsanın savaşa bu kadar çabuk alışması çok garipti."


- Leyla



144. ""Haksızlık unutulmamalı...""


- Leyla



145. "“Çok ölü görmüş olan biri, bir tek kişinin ölümüne çıkartılan gürültüye hayret ediyordu.”"


- Leyla



146. "Her şey bana çok acı veriyor. Kendime kim olduğumuzu soruyorum."


- Leyla



147. "Kalbim acı içindeydi. Ama gözyaşlarım çoktandır kurumuştu…"


- Leyla



148. "İnsanların bir değeri yoktu. Sinek gibi ölüyorlardı."


- Leyla



149. "İnsanların bir değeri yoktu .Sinek gibi ölüyorlardı."


- Leyla



150. "...olabilecek bütün hastalıklar beni buluyor..."


- Leyla



151. "“Bütün bu ağrılar ve depresif ruh halleri dışında hâlâ bu dünyada olmaktan mutluyum. Sloganım şu: "Hayatın sana sunduğu bütün nimetleri al..”"


- Leyla



152. "Anne babamız bizi kötü yetiştirmişti. Dünyada böyle kötü adamların olabileceğine karşı bizi hazırlamamışlardı."


- Leyla



153. "“Benim için sadece iyi ve kötü insan vardır.”"


- Leyla



154. "Ama inatçı biriyim. Biriyle artık konuşmamaya karar verdiğimde bundan vazgeçmiyorum. Bana ne kadar acı verse de."


- Leyla



155. "Hayatımızın kırık parçalarını bir araya getirmekle meşgulüz."


- Leyla



156. "Artık topluma karışma becerisinden yoksundum."


- Leyla



157. "Bütün insanların acı ve üzüntüleri bitsin..."


- Leyla



158. "Seninle bir daha hiçbir zaman karşılaşmak istemiyorum, anlıyor musun?"


- Leyla



159. "En küçük şeyde en kötüsünü düşünmek benim tipik özelliğimdi."


- Leyla



160. "Normal bir kız gibi, normal bir yaşam sürdüğüm günlerin üzerinden uzun zaman geçti."


- Leyla



161. "Bir müslüman kızın müslümanlar ve sırplar tarafından tecavüze uğradığına ve sonunda yine sırplar tarafından kurtarıldığına kim inanırdı?"


- Leyla



162. "Seni tekrar görmeyi, sesini duymayı acı verircesine öyle çok istiyorum ki.
𝘼𝙢𝙖 𝙝𝙞ç𝙗𝙞𝙧 ş𝙚𝙮 𝙙𝙚ğ𝙞ş𝙢𝙚𝙮𝙚𝙘𝙚𝙠. 𝘽𝙚𝙣𝙙𝙚𝙣 ö𝙮𝙡𝙚 𝙪𝙯𝙖𝙠𝙨ı𝙣 𝙠𝙞.."


- Leyla



163. "“Benim için sadece iyi ve kötü insan vardır,”"


- Leyla



164. "İnsanlara olan güvenimi kaybetmiştim."


- Leyla



165. "Müslüman bir kadın Hırvat bir erkeği seviyordu. Bu çok büyük bir günahtı!"


- Leyla



166. "“Seni seveceğimi de nereden çıkarıyorsun?"


- Leyla



167. "En küçük bir şeyde en kötüsünü düşünmek benim tipik özelliğimdi."


- Leyla



168. "Üç asker ardından koştu. Kızı dövmeye başladılar, çizmeleriyle kafasına vurdular. Yüzü yaralı olan, bir anda silahını çekip karnına ateş etti.
Aslında savaşın başladığını Zerrin’in ölümüyle ancak şimdi kavramıştım. İnsanların bir değeri yoktu. Sinek gibi ölüyorlardı."


- Leyla



169. ""Her şey bana acı veriyordu.""


- Leyla



170. "Hayatımızın kırık parçalarını bir araya getirmekle meşgulüz.."


- Leyla



171. ""Benim ne hale geldiğimi görüyorsun. Gelecekte hiçbir erkeğe bağlı kalmamalısın.""


- Leyla



172. "Hayvanlar herhalde bu insanlardan daha merhametle öldürürlerdi... esirin çıplak göğsü üzerine ay yıldız çiziyorlar, haykıran uzuvlarını, boğazlarını kesiyorlar, kestikleri kafalarla futbol oynuyorlardı..."


- Leyla



173. "“Geceleri uyu, gündüz değil,”"


- Leyla



174. ""Benim ne hale geldiğimi görüyorsun.
Gelecekte hiçbir erkeğe bağlı kalmamalısın.”"


- Leyla



175. "Yirmi dört yaşındayım ve sık sık kendimi yaşlı bir nine gibi hissediyorum."


- Leyla



176. "Kalbim buz gibi."


- Leyla



177. "Haksızlık unutulmamalı..."


- Leyla



178. "Duyguları göstermek yoktu!"


- Leyla



179. ""Benim ne hale geldiğimi görüyorsun.
Gelecekte hiçbir erkeğe bağlı kalmamalısın.”"


- Leyla



180. "Yirmi dört yaşındayım ve sık sık kendimi yaşlı bir nine gibi hissediyorum."


- Leyla



181. "Bana karşı çok iyiydi. Ama beni anlamıyordu. Üstelik hakkımda çok az şey biliyordu."


- Leyla



182. "Tecavüz, benzine ve cephaneye mal olmayan bir savaş stratejisi. Şüphesiz her savaşta tecavüzler yaşandı ve yaşanacak."


- Leyla



183. ""Tam bir hayat yorgunuydum.""


- Leyla



184. "Bazıları çığlıklarla imdat istiyorlardı, birkaçı ağlıyor, bazıları da ölü gibi sessiz oluyordu.."


- Leyla



185. "Kaç kez öldüm ve sen kaç kez beni hayata geri döndürdün.."


- Leyla



186. "İnsanların neden hayvanca davrandığını nasıl anlayacaktık? Neden kardeşlerinin kanlarına tükürüyorlardı? Bu soruya bugüne dek bir yanıt bulamadım."


- Leyla



187. "“Aşkın farklı bir sesi var. Aşk bir düş gibi. Aşk, bazen konuşulamayan bir kelime. Aşk yitip gitmemesi gereken bir güç.”"


- Leyla



188. "Yorgunum. Uzun zamandır uyumuyorum. Her şey bana acı veriyor.."


- Leyla



189. "Tecavüz, benzine ve cephaneye mal olmayan bir savaş stratejisi. Şüphesiz her savaşta tecavüzler yaşandı ve yaşanacak."


- Leyla



190. "İnsanların neden hayvanca davrandığını nasıl anlayacaktık? Neden kardeşlerinin kanlarına tükürüyorlardı? Bu soruya bugüne dek bir yanıt bulamadım."


- Leyla



191. "Tam bir hayat yorgunuydum."


- Leyla



192. "Bana göre bir grup insan güç elde etmek için birbirleriyle savaşıyordu. Birdenbire bütün Sırpların benim düşmanım olabileceğini düşünemiyordum."


- Leyla



193. "Askerler, biz kadınların boğazlarını kesmiyorlardı. Bizimle hesapları başkaydı. Tecavüze uğruyor, işkence ediliyor ve öldüresiye dövülüyorduk."


- Leyla



194. "Artık kimse adalete inanmıyordu.
Çünkü suçlular hâlâ ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu."


- Leyla



195. "Müslümanlar hakkında bütün bildiğim, onların domuz eti yememesi gerektiğiydi."


- Leyla



196. "Uzun süre ölmek istedim. İşkencelerimi tek tek bulup boğazlamak istedim. Ama o zamanlar deli gibiydim. Bugün bir kahraman gibi gururla karşılarına dikileceğim: "Bakın! Yaşıyorum." Ve yaşamaya devam edeceğim; her şeye karşın."


- Leyla



197. "Öldürmek onlara yeterince ilginç gelmiyordu. Bana işkence ederek keyif alıyorlardı."


- Leyla



198. "Uzun süre ölmek istedim. İşkencelerimi tek tek bulup boğazlamak istedim. Ama o zamanlar deli gibiydim. Bugün bir kahraman gibi gururla karşılarına dikileceğim: "Bakın! Yaşıyorum." Ve yaşamaya devam edeceğim; her şeye karşın."


- Leyla



199. "Öldürmek onlara yeterince ilginç gelmiyordu. Bana işkence ederek keyif alıyorlardı."


- Leyla



200. "“Aşkın farklı bir sesi var. Aşk bir düş gibi. Aşk, bazen konuşulamayan bir kelime. Aşk yitip gitmemesi gereken bir güç.”"


- Leyla



201. "İnsanların bir değeri yoktu.
Sinek gibi ölüyorlardı.."


- Leyla



202. "Düş kurmaya kalan zaman çok az."


- Leyla



203. "Duygularım sensiz çıplak bir çöl gibi."


- Leyla



204. "Ama inatçı biriyim. Biriyle artık konuşmamaya karar verdiğimde bundan vazgeçmiyorum. Bana ne kadar acı verse de."


- Leyla



205. "“Ben erkeğim ve benim sözüm geçer. Ben ne dersem o olur,”"


- Leyla



206. "Orada artık yasalar geçerli değil. Herkes aklına eseni yapıyor."


- Leyla



207. "Bir aydan bu yana sükûnet geri dönmüştü. En kötüsünü atlattığımızı tahmin ediyorduk..."


- Leyla



208. "Tam bir hayat yorgunuydum."


- Leyla



209. "Herkes suçluydu. Müslüman, Sırp ya da Hırvat olsun, fark etmiyordu."


- Leyla



210. ""İnsanların bir değeri yoktu. Sinek gibi ölüyorlardı.""


- Leyla



211. "...insanların başkalarının işlerine burunlarını sokmalarından nefret ediyorum."


- Leyla



212. "Neyse ki çocuklar büyükler gibi kinci değillerdi."


- Leyla



213. "Neden seni bir çiğ damlası gibi
Böylesine titrek, böylesine hassas görmeliyim?
Oysa yorgun kalbim üşürken,
Şimdi donuk gözlerim acıyı taşıyor.
Sen, hayran olduğum düşsel kadın,
Bir buz dağı gibi olan kalbin
Bütün insanlara acı çektirmek için mi böyle,
Yoksa sadece senin için yaşayanlara mı?
Eskiden yaşamayı yürekten severdim,
Birçokları gibi fırtınalı yaşadım
Ve şimdi benim için artık hiçbir şey önemli değil,
Çünkü hayatımı bir bardak su gibi çalkaladın.
Günlerim öyle yavaş, öyle sessiz geçiyor ki, sevgilim,
Ve sen çok uzaklardasın, bir o kadar da yakında,
Kalbimin yanında, duygularımın derinliğinde.
Seni tekrar görmeyi, sesini duymayı acı verircesine
Öyle çok istiyorum ki.
Ama hiçbir şey değişmeyecek: Benden öyle uzaksın ki.
Ratko
Leyla için"


- Leyla



214. "...günlük yaşantımızı hep hastalıklar, işsizlik ve yokluk belirliyor."


- Leyla



215. "Tamamen belirsizlik içinde yaşıyorum."


- Leyla



216. "Yaptığım her şeye huzursuzluk eşlik ediyor. Dokunsalarr ağlayacak gibiyim. Yine de onur ve adalet gibi erdemlere sıkıca tutunuyorum. Her şey bana çok acı veriyor. Kendime kim olduğumuzu soruyorum. İnsan ne tür bir yaratık?"


- Leyla



217. "Yaptığım her şeye huzursuzluk eşlik ediyor. Dokunsalar ağlayacak gibiyim."


- Leyla



218. "...günlük yaşantımızı hep hastalıklar, işsizlik ve yokluk belirliyor."


- Leyla



219. "Tamamen belirsizlik içinde yaşıyorum."


- Leyla



220. "Yaptığım her şeye huzursuzluk eşlik ediyor. Dokunsalarr ağlayacak gibiyim. Yine de onur ve adalet gibi erdemlere sıkıca tutunuyorum. Her şey bana çok acı veriyor. Kendime kim olduğumuzu soruyorum. İnsan ne tür bir yaratık?"


- Leyla



221. ""Duygularım sensiz çıplak bir çöl gibi.""


- Leyla



222. "Fiziksel olarak iyi değilim, ama ruhumdaki acı çok daha kötü."


- Leyla



223. "-“Haksızlık unutulmamalı,” diyor Leyla. Bunu derken küçük oğlu Zoran’ı sıkıca göğsüne bastırıyor. Çocuğuna da günün birinde gerçeği söyleyecek. “Ama onda intikam duyguları uyandırmadan.”"


- Leyla



224. "“Çok daha önce boşanmalıydın.”"


- Leyla



225. "Gece gündüz yorgundum. Tam bir hayat yorgunuydum."


- Leyla



226. ""Aşkın farklı bir sesi var. Aşk bir düş gibi. Aşk, bazen konuşulamayan bir kelime. Aşk yitip gitmemesi gereken bir güç.""


- Leyla



227. "İnsanın savaşlara bu kadar çabuk alışması çok garipti."


- Leyla



228. ""Aşkın farklı bir sesi var. Aşk bir düş gibi. Aşk, bazen konuşulamayan bir kelime. Aşk yitip gitmemesi gereken bir güç.""


- Leyla



229. "İnsanın savaşlara bu kadar çabuk alışması çok garipti."


- Leyla



230. "Hiçbir şey canımı acıtmıyordu. Sadece uyumak istiyordum."


- Leyla



231. "Kaç tane adam olduğunu artık bilmiyordum, bunun ne sıklıkta olduğunu da hatırlamıyordum. Bildiğim, hepsinin bana tecavüz ettiğiydi."


- Leyla



232. "“Sende yolunda gitmeyen bir şeyler var.”"


- Leyla



233. "“Seni ölümden kurtaran hayallerin olmuş.”"


- Leyla



234. "Öylesine kendi içime dalıyordum ki, sonunda kurduğum hayallerden neredeyse tıka basa doymuş oluyordum."


- Leyla



235. "Kendimi yorgun hissediyordum. Sonsuz yorgundum."


- Leyla



236. "İnsan ne tür bir yaratık?!"


- Leyla



237. "Artık kimse adalete inanmıyordu. Çünkü suçlular hâlâ ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu."


- Leyla



238. "“Seni ölümden kurtaran hayallerin olmuş.”"


- Leyla



239. "Öylesine kendi içime dalıyordum ki, sonunda kurduğum hayallerden neredeyse tıka basa doymuş oluyordum."


- Leyla



240. "Gelecekte hiçbir erkeğe bağlı kalmamalısın."


- Leyla



241. "Mən həmişə böyük optimist olmuşam. Bu, yaşamağı asanlaşdırır."


- Leyla



242. "Kalbim acı içindeydi. Ama gözyaşlarım çoktandır kurumuştu."


- Leyla



243. "Yalnızca geceleri kendimi zayıf hissediyordum."


- Leyla



244. "“Seni ölümden kurtaran hayallerin olmuş.”"


- Leyla



245. "On altı yaşındaydık, hayat hakkında ne biliyorduk? Anne babamız bizi kötü yetiştirmişti. Dünyada böyle kötü adamların olabileceğine karşı bizi hazırlamamışlardı."


- Leyla



246. "Artık kimse adalete inanmıyordu. Çünkü suçlular hâlâ ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu. Kadınların çoğu sessizce acı çekiyordu. Unutulmuşlardı."


- Leyla



247. "Artık kimse adalete inanmıyordu. Çünkü suclulular hâlâ ellerini kollarını sallayarak dolaşıyordu. Kadınların çoğu sessizce acı çekiyordu.

Unutulmuşlardı."


- Leyla



248. "İndiyə qədər başa düşə bilmirəm ki, baş verən bu qədər pis hadisələrə baxmayaraq, o üzünün təbəssümünü qorumağı necə bacarırdı?.."


- Leyla



249. "Günlerim öyle yavaş, öyle sessiz geçiyor ki, sevgilim,
Ve sen çok uzaklardasın, bir o kadar da yakında,
Kalbimin yanında, duygularımın derinliğinde.
Seni tekrar görmeye, sesini duymayı acı verircesine
Öyle çok istiyorum ki.
Ama hiçbir şey değişmeyecek: Benden öyle uzaksın ki."


- Leyla



250. "... Merhametli Allah’ım, aklımı koru. Korkuyorum."


- Leyla

Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: