Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için:

Agota Kristof Alıntıları & En Çok Okunan Sözleri

Agota Kristof En Beğenilen Sözleri



1. "Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum."


- Okumaz Yazmaz



2. "Evet. En hüzünlü kitaplardan bile daha hüzünlü hayatlar vardır."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



3. ""Hiçbir şeyi, hiçbir zaman unutmayız.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



4. "Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum: dergiler, okul kitapları, ilanlar, sokakta bulduğum kağıt parçaları, yemek tarifleri, çocuk kitapları. Kağıda basılmış ne varsa."


- Okumaz Yazmaz



5. "Unutursunuz. Hayat böyle. Zamanla her şey siliniyor. Anılar köreliyor, acılar diniyor."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



6. "“Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu.”"


- Okumaz Yazmaz



7. "~

"

.

?"

"

.

."

~"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



8. "Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum."


- Okumaz Yazmaz



9. ""Başka hiçbir şey yapmıyor. Hiç durmadan okuyor."

"Elinden başka iş geldiği yok."

"Olabilecek en hareketsiz uğraş."

"Tembellik."

"Ve en çok da : '.... yapacağına okuyor."

Ne yapacağıma?"


- Okumaz Yazmaz



10. ""Başka hiçbir şey yapmıyor. Hiç durmadan okuyor."
"Elinden başka iş geldiği yok.""


- Okumaz Yazmaz



11. "~

"




."

~"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



12. "Öylesine kederliyiz ki konuşacak lafımız kalmamış."


- Dün



13. "Bu hayatta mı olur artık, yoksa başka bir hayatta mı? Evime döneceğim."


- Önemi Yok



14. ""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



15. "Annemden babamdan, oğlan kardeşlerimden ayrı düşüp yabancısı olduğum bir şehirde yatılı okula başlayınca, ayrılığın acısına dayanabilmek için tek bir çözüm kalacak bana: Yazmak."


- Okumaz Yazmaz



16. ""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



17. "Okullardan cahil bir nesil mezun oluyor."


- Okumaz Yazmaz



18. "İşte böylece çok küçük yaşta, farkına bile varmadan, tamamen tesadüf eseri, iflah olmaz okuma hastalığına yakalanıyorum."


- Okumaz Yazmaz



19. "“Hayır. Hep yalnız yaşadım.” “Neden?” “Bilmiyorum. Belki kimse bana sevmeyi öğretmedi.”"


- Üçüncü Yalan



20. "Anneme sarılıyorum, gidiyorum ve bir daha da yanına dönmüyorum."


- Okumaz Yazmaz



21. "“Fark etmez. Evimde yaşamayacaksam gideceğim yerin önemi yok.”"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



22. ""Bunlara ihtiyacımız var ama paramız yok."
Kitapçı: "Nasıl olur? Parasını ödemeniz gerek."
Tekrarlıyoruz: "Paramız yok, ancak bunlara kesinlikle ihtiyacımız var.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



23. "Unutursunuz. Hayat böyle. Zamanla her şey siliniyor. Anılar köreliyor, acılar diniyor."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



24. ""Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum...""


- Okumaz Yazmaz



25. "Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu…"


- Okumaz Yazmaz



26. "Mutsuzluğumu, acımı, üzüntümü, akşamları beni yatağımda sessizce ağlatan her şeyi not ediyordum."


- Okumaz Yazmaz



27. ""İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



28. "Sıcağı sevmiyorum, yazı sevmiyorum."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



29. "“En çok da kaybettiğim özgürlüğüme ağlıyorum.”"


- Okumaz Yazmaz



30. ""Okullardan cahil bir nesil mezun oluyor.""


- Okumaz Yazmaz



31. ""İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



32. "Annemiz bize, "Canlarım. Aşklarım. Mutluluğum. Tapıla­cak bebeklerim" derdi.
Bu sözcükleri hatırlayınca gözlerimiz doluyor.
Bu sözcükleri unutmalıyız, çünkü artık kimse bize böyle şey­ler söylemiyor, bu sözcüklerin
anısı da taşınamayacak kadar ağır.
Böylece alıştırmaya başka bir yönden başlıyoruz.
Şöyle diyoruz: "Canlarım. Aşklarım. Sizi seviyorum... Sizi hiç terk etmeyeceğim. Yalnızca sizi seveceğim... Her zaman... Sizler benim için hayatsınız..."
Tekrarlamaktan sözcükler anlamlarını yitiriyor, içerdikleri acı da dinmeye başlıyor."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



33. "Bir kitap ne kadar hüzünlü olursa olsun bir hayat kadar hüzünlü olamaz."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



34. "Ölüler hiçbir yerde ve her yerdedir."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



35. "Herkes yoksullaştı ya da yoksullaşmaktan korkuyorlar. Savaş herkesi cimrileştirdi ve bencilleştirdi."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



36. ""Bir kitap ne kadar hüzünlü olursa olsun bir hayat kadar hüzünlü olamaz."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



37. ""Bu halk çoktan ödedi
geçmişin ve geleceğin cezasını.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



38. "emin olduğum bir şey varsa, o da yine yazacak ol­duğumdur, nerede ve hangi dilde olursa olsun."


- Okumaz Yazmaz



39. "Ne yaşam ama?
Tek düze iş.
Acınası maaşlar.
Yalnızlık."


- Dün



40. "•••

Biliyordu: Akla hayale sığmayan, insan doğasına aykırı bu aşktan asla kurtulamayacaktı, asla!

•••"


- Önemi Yok



41. "Gülümsüyorlar, konuşuyorlar bizimle fakat hiçbir şey anlamıyoruz. Çöl burada başlıyor işte. Sosyal çöl, kültürel çöl."


- Okumaz Yazmaz



42. "anlamsızlık, aldanma, sonsuz acı demek"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



43. "Küçüklüğümden beri masal anlatmayı seviyorum. Kendi uydurduğum masalları."


- Okumaz Yazmaz



44. "Sizin meyvelerinizi, balıklarınızı, sütünüzü istemiyorum. Bütün bunları çalabilirim. İstediğim, beni sevmeniz. Kimse beni sevmiyor..."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



45. "En hüzünlü kitaplardan bile daha hüzünlü hayatlar vardır."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



46. "Bütün aile bir uyumaya baş­lar, uyumayan yalnız kalır.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



47. "“...yalnızca ikimizin bildiği, yıllar boyu oynadığımız bir oyun, onunla tanıştığım anda çoktan kazandığı bir oyun.""


- Önemi Yok



48. "•••

İnsanlar her zaman ki gibi, herkes gibi, olması gerektiği gibi, geçip gidiyorlar. Sıraları geldikçe geçip gitmeyi seviyor insanlar.

•••"


- Önemi Yok



49. ""Ölenler ile gidenler arasında ki tek fark bu, değil mi? Ölmeyenler geri döner. ""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



50. "Kuşlar bile ölünce düşer ve senin kanatların bile yok."


- Önemi Yok



51. "Bütün insanlar dünyaya en azından bir kitap yazabilmek için gelmiştir, başka bir şey değil. İster sıradan ister çok özel olsun, önemi yok, yazmayan kişi yitik insandır, iz bırakmadan gelip geçer."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



52. "Ne yaşam ama?
Tekdüze iş.
Acınası maaşlar.
Yalnızlık."


- Dün



53. "Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum..."


- Okumaz Yazmaz



54. "... çocukluğumun mutlu geçtiğini söyleyebilirim, çünkü çocukluğun başka şekillerinden haberim yoktu."


- Dün



55. "Şimdilerde pek az umudum kaldı. Önceleri aranı­yordum, sürekli ortalıkta dolanıyordum. Bir şey bekli­yordum. Ne? Hiç bilmiyordum. Yine de hayatın bundan ibaret olamayacağını, yani tam anlamıyla bir hiç olama­yacağını, hayatın bir şey olması gerektiğini düşünüyor­dum ve o bir şeyin gelip beni bulmasını bekliyordum, onu arıyordum hatta."


- Önemi Yok



56. "Mutsuzluğumu, acımı, üzüntümü, akşamları beni yatağımda sessizce ağlatan her şeyi not ediyorum.."


- Okumaz Yazmaz



57. "Duvarlarım beni korumaz oldu, beni hiçbir zaman korumadılar. Sağlamlık­ları hayali, beyazlığı lekeli.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



58. "Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum: dergiler, okul kitapları, ilanlar, sokakta bulduğum kağıt parçaları, yemek tarifleri, çocuk kitapları. Kağıda basılmış ne varsa."


- Okumaz Yazmaz



59. "Yaşamaya nasıl devam edeceğimi bilmiyorum."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



60. "Ona göre mutluluk küçük şeylerden ibaretti: Sokak­larda avarelik etmek, yürümek, yorulunca oturmak."


- Önemi Yok



61. "Çok ceviz yiyoruz” yazabiliriz; ama “ceviz severiz” yazamayız, çünkü “sevmek” kesin bir sözcük değil, belirginlikten ve nesnellikten uzak. “Ceviz sevmek” ile “Anneannemizi sevmek” aynı şeyi ifade edemez. Birinci cümle ağızdaki hoş bir tadı belirtir, ikincisi duyguyu.
Duyguları tanımlayan sözcükler çok belirsiz, bunları kullanmaktan kaçınıp nesnelerin, insanların kendileriyle, yani olayların sadık betimlemeleriyle yetinmek lazım."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



62. "Duygusal olmayın. Her şey ölür."


- Üçüncü Yalan



63. "Acılar diniyor, anılar köreliyor.'""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



64. "“Fiziksel olarak yaralandığımda bunun önemi yok. Ama ben başkasını yaralarsam, içimde dayanamayacağım başka bir yara açılır.”"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



65. "Dün, daha güzeldi her şey,
Ağaçlarda şarkılar,
Saçlarımda rüzgar
Ve açılmış avuçlarında Güneş."


- Okumaz Yazmaz



66. "... Çok az insan yapması gerekeni yapar."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



67. "Acılar diniyor, anılar köreliyor.."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



68. "Fabrikada herkes bize nazik davranıyor. Gülümsüyorlar, konuşuyorlar bizimle fakat hiçbir şey anlamıyoruz. Çöl burada başlıyor işte. Sosyal çöl, kültürel çöl."


- Okumaz Yazmaz



69. "Evet, çok mutlu. Sizin de bir aileniz vardır herhalde."
"Hayır. Hep yalnız yaşadım."
"Neden?"
"Bilmiyorum. Belki kimse bana sevmeyi öğretmedi.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



70. ""Vermek kabul etmekten daha kolaydır, değil mi? Gurur günahtır, efendim.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



71. "Duyguları tanımlayan sözcükler çok belirsiz, bunları kul­lanmaktan kaçınıp nesnelerin, insanların kendileriyle, yani olayların sadık betimlemeleriyle yetinmek lazım."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



72. "Annemiz bize, “Canlarım. Aşklarım. Mutluluğum. Tapılacak bebeklerim” derdi.
Bu sözcükleri hatırlayınca gözlerimiz doluyor.
Bu sözcükleri unutmalıyız;
"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



73. "“Sizin meyvelerinizi, balıklarınızı, sütünüzü istemiyorum. Bütün bunları çalabilirim. İstediğim, beni sevmeniz. Kimse beni sevmiyor. Annem bile. Ama ben de kimseyi sevmiyorum.
Ne annemi ne sizi! Sizden nefret ediyorum!""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



74. "Unutursunuz. Hayat böyle. Zamanla her şey siliniyor. Anılar köreliyor, acılar diniyor.."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



75. ""Savaş bitince siz hepi­niz kahraman oluyorsunuz. Ölünce kahraman, gazi olunca kah­raman, malül olunca kahraman. Bu yüzden savaşı siz erkekler yarattınız. Sizin savaşınız bu.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



76. ""Bu ülkeye nasıl katlanıyorsunuz?"
"İnsan alışıyor."
"Ben alışamayacağım. Asla.""


- Dün



77. "Annemiz bize, "Canlarım. Aşklarım. Mutluluğum. Tapılacak bebeklerim" derdi.
Bu sözcükleri hatırlayınca gözlerimiz doluyor.
Bu sözcükleri unutmalıyız, çünkű artık kimse bize böyle șeyler söylemiyor, bu sözcüklerin anısı da taşınamayacak kadar ağır. Böylece alıştırmaya başka bir yönden başlıyoruz.
Şöyle diyoruz: "Canlarım. Aşklarım. Sizi seviyorum.. Sizi hiç terk etmeyeceğim. Yalnızca sizi seveceğim... Her zaman... Sizler benim için hayatsınız."
Tekrarlamaktan sözcükler anlamlarını yitiriyor, içerdikleri acı da dinmeye başlıyor."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



78. "Ne önemi var ki, sonuçta hiçbir yerde rahat yok.
Uyumak zor işte..."


- Önemi Yok



79. ""Birbirimizden ayrılmaya karar vermiştik. Bu, tümden bir ayrılıştı. Sınırlar yetersiz kalıyordu, sessizlik de gerekliydi.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



80. "“Fiziksel olarak yaralandığımda bunun önemi yok. Ama ben başkasını yaralarsam, içimde dayanamayacağım başka bir yara açılır..”"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



81. ""Yürekleri kırılan dostlar asla geri dönmez""


- Dün



82. ""Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu.""


- Okumaz Yazmaz



83. "Hep yalan söylüyorsunuz, iyi biriymiş gibi davranıyorsunuz."


- Önemi Yok



84. "Durmadan kendini sorgulamak gerçeği bilmekten daha zor."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



85. "Saçlarımızdaki okşayışı atmak mümkün değil."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



86. ""İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



87. "Bir adam: "Sen kapa çeneni. Kadınlar savaşta bir şey görmediler."
Kadın: "Görmediler mi? Salak! Bütün yük, keder bizde: Çocukların beslenmesi, yaralıların bakımı. Savaş bitince siz hepiniz kahraman oluyorsunuz. Ölünce kahraman, gazi olunca kahraman, malûl olunca kahraman. Bu yüzden savaşı siz erkekler yarattınız. Sizin savaşınız bu. Siz istediniz, dövüşün öyleyse."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



88. "Yakında ölüm her şeyi silecek."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



89. ""Unutursunuz. Hayat böyle. Zamanla her şey siliniyor. Anılar köreliyor, acılar diniyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



90. ""En hüzünlü kitaplardan bile daha hüzünlü hayatlar vardır.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



91. "Çocuklar büyük mutluluk getirir."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



92. ""En hüzünlü kitaplardan bile daha hüzünlü hayatlar vardır."
"Bir kitap ne kadar hüzünlü olursa olsun bir hayat kadar hüzünlü olamaz.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



93. ""On Emir'i biliyor musunuz? On Emir'e uyuyor musunuz?" diye soruyor.
"Hayır bayım uymuyoruz. Kimse de uymuyor zaten. On Emir'den biri ,Katletmeyeceksin'dir, oysa herkes birbirini katlediyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



94. ""Bir kitap ne kadar hüzünlü olursa olsun bir hayat kadar hüzünlü olamaz.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



95. "Bir ihtiyar saçlarımızı okşuyor. Çevresi morarmış çökük gözlerinden yaşlar iniyor: "Ne yazık! Mutsuzluk dünyası! Zavallı çocuklar! Zavallı dünya!""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



96. "Aşk kimi zaman öldürücüdür."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



97. "Hayatın tümüyle gereksiz olduğunu; anlamsızlık, aldanma, sonsuz acı demek olduğunu; aklın almayacağı kötülükte Varolmayan bir Tanrı’nın icadı olduğunu söylüyorum ona."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



98. "Ne önemi var ki, sonuçta hiçbir yerde rahat yok.
Uyumak zor işte, her yerde saatler var, çanlar çalıyor."


- Önemi Yok



99. "Fiziksel olarak yaralandığımda bunun önemi yok. Ama ben başkasını yaralar­sam, içimde dayanamayacağım başka bir yara açılır.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



100. "‘’Elbette. Bir yerlerde varolduğunu biliyorum. Dünyaya ge­lişimin tek bir nedeni var: Onunla karşılaşmak. Bu durum onun için de geçerli. O da dünyaya yalnızca benimle karşılaşmak için gelmiş.‘’"


- Dün



101. "Tanrı kendine içtenlikle açılıp pişman olanları bağışlar."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



102. "İnsan kendi ölümünü yazamaz..."


- Dün



103. "Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçer­se, gözüm neye değerse okuyorum..."


- Okumaz Yazmaz



104. "Kimse sana kötülük yapamaz. Korkma. Buradayım ben. Seni koruyorum. Bir yandan da acı çekiyorum."


- Önemi Yok



105. ""Yürekleri kırılan dostlar asla geri dönmez""


- Dün



106. "İnsanlar her zamanki gibi, herkes gibi, olması gerektiği gibi, geçip gidiyorlar. Sıraları gel­dikçe geçip gitmeyi seviyor insanlar."


- Önemi Yok



107. ""İstemiyorum. Ben kimseye vuramam, kimseyi yaralayamam."
"Neden? Başkaları sana vuruyor, seni yaralıyor."
"Fiziksel olarak yaralandığımda bunun önemi yok. Ama ben başkasını yaralarsam, içimde dayanamayacağım başka bir yara açılır.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



108. ""Ayrılığın acısını iyi bilirim.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



109. "Papaz bir süre susup, "On Emir'i biliyor musunuz? On Emir'e uyuyor musunuz?" diye soruyor.

"Hayır bayım, uymuyoruz. Kimse de uymuyor zaten. On Emir'den biri 'Katletmeyeceksin'dir, oysa herkes birbirini katlediyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



110. "Hayatımın eserini yazmak için köşeme çekildim."


- Önemi Yok



111. "“İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



112. "Tehlike geçti mi her şey unutulur. Minnet duygusu yok kimsede."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



113. "... Herkes yoksullaştı ya da daha da yoksullaşmaktan korkuyorlar. Savaş herkesi cimrileştirdi ve bencilleştirdi."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



114. "Bir kitap ne kadar hüzünlü olursa olsun bir hayat kadar hüzünlü olamaz."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



115. ""Herkes yoksullaştı ya da daha da yoksullaşmaktan korkuyorlar. Savaş herkesi cimrileştirdi ve bencilleştirdi.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



116. ""Hepimiz hayatta bir kez ölümcül hata yapabiliriz, farkına vardığımız zaman iş işten geçmiş olur.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



117. "Okullardan cahil bir nesil mezun oluyor."


- Okumaz Yazmaz



118. "Okullardan cahil bir nesil mezun oluyor."


- Okumaz Yazmaz



119. "Kısa süre sonra, düşünecek bir şeyim kalmıyor, yalnızca artık düşünmeyi istemediğim şeylerle baş başa kalıyordum. Biraz olsun ağlayabilmeyi çok isterdim ama ağlayamıyordum; çünkü ağlamak için hiç nedenim kalmamıştı."


- Dün



120. "“Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum: dergiler, okul kitapları, ilanlar, sokakta bulduğum kâğıt parçaları, çocuk kitapları. Kâğıda basılmış ne varsa.”"


- Okumaz Yazmaz



121. ""Öncelikle yazmak gerekir, elbette. Sonra da yazmaya
devam etmek. Kimsenin umurunda değilken bile. Kimsenin asla umurunda olmayacağı duygusuna kapılırken bile.
Yazılmış kağıtlar çekmecelerde birikirken ve diğerleri yazılırken unutulurken bile.""


- Okumaz Yazmaz



122. "Birkaç ayrıcalıklı dışında ülkemizdeki herkes fakir. Hatta bazıları diğerlerinden daha da fakir."


- Okumaz Yazmaz



123. "Unutursunuz. Hayat böyle. Zamanla her şey siliniyor. Anılar köreliyor, acılar diniyor"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



124. ""Çocuklar büyük mutluluk getirir. Onlarsız bir hayat düşünemiyorum.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



125. ""İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



126. "Özgür ve mutlu olabilirdİm çünkü o zamanlar hiç kimseyi sevmiyor­dum."


- Dün



127. ""Özgür ve mutlu olabilirdim çünkü o zamanlar hiç kimseyi sevmiyor­dum.""


- Dün



128. "Hiçbir zaman huzura kavuşamayacağım."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



129. "Tobias gerçekten sen misin? Neden ismini değiştirdin?.
Çünkü hayatımı değiştirdim. Hem ismim bana anlamsız geliyordu."


- Dün



130. "Öncelikle yazmak gerekir, elbette. Sonra da yazmaya devam etmek. Kimsenin umurunda değilken bile. Kimsenin asla umurunda olmayacağı duygusuna kapılırken bile. Yazılmış kağıtlar çekmecelerde birikirken ve diğerleri yazılırken unutulurken bile."


- Okumaz Yazmaz



131. ""Onu görmek istiyorum."
"Yapmayın. Ölüler rahatsız edilmez.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



132. ""En hüzünlü kitaplardan bile daha hüzünlü hayatlar vardır.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



133. "Dünyanın çeşitli yerlerinde Yolandeʻlar olmalı, binlercesi.
Güzel ve sarışın, az çok salak.
Bir tanesi seçilir ve birlikte yaşanılır.
Ama Yolande'lar yalnızlığı dindiremez."


- Dün



134. "Oysa o "birisi" yok.
Kimse gelmiyor."


- Dün



135. ""İnsanlar zalimdir. Öldürmeyi severler. Savaştan öğrendiler bunu."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



136. ""Kitap elbise değildir Sophie, bunu unutma.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



137. "İnsan gerçekten isterse, ne zaman olursa, kiminle olursa, nerede olursa olsun maceraya atılır..."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



138. ""Evet. En hüzünlü kitaplardan bile daha hüzünlü hayatlar vardır.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



139. "Biliyordu: Akla hayale sığmayan, insan doğasına ay­kırı bu aşktan asla kurtulamayacaktı, asla!"


- Önemi Yok



140. "Lucas, “Sen hiç üzülmez misin?" diye soruyor. "

“Hayır, hep bir şeyler beni avutur.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



141. "Vermek kabul etmekten daha kolaydır, değil mi?"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



142. ""Bunlara ihtiyacımız var ama paramız yok."
Kitapçı: "Nasıl olur? Parasını ödemeniz gerek."
Tekrarlıyoruz: "Paramız yok, ancak bunlara kesinlikle ihtiyacımız var.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



143. "Çat kapı birisi gelirse diye düşünüyorum...
Oysa o "birisi" yok.
Kimse gelmiyor."


- Dün



144. "Koridor boyunca yürüdüm. Kapı açıktı.
Meğer bu kapı hep açıkmış, ben hiç bu kapıdan çıkmayı de­nememişim.
Neden?"


- Dün



145. ""Ama az önce ne dediniz: 'Acılar diniyor, anılar köreliyor.'"
Uykusuzluk çeken adam Lucas'a bakıyor. "Diniyor, köreliyor dedim, evet, ama kayboluyor, demedim.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



146. "Dün ansızın, sebepsiz yere beklenmedik bir mutluluk duy­gusuna kapıldım. Bu duygu yağmuru, sisleri aşıp bana erişti; gü­lümsüyor, ağaçların üzerinden süzülüyor; dans ederek beni kuşatıyordu.
Tanıdım bu duyguyu.
Çok eskilerden çıkıp gelmiş…"


- Dün



147. ""Yalan veya doğru. Önemli olan şehirdekiler. İnsanlar skandalı sever.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



148. ""Çok ceviz yiyoruz" yazabiliriz; ama "ceviz severiz" yaza­mayız, çünkü "sevmek" kesin bir sözcük değil, belirginlikten ve nesnellikten uzak. "Ceviz sevmek" ile "Anneannemizi sevmek" aynı şeyi ifade edemez. Birinci cümle ağızdaki hoş bir tadı belir­tir, ikincisi duyguyu."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



149. "Korkutacak, can yakacak tek şey var, o da hayat, onu da zaten tanıyorsun."


- Önemi Yok



150. "İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



151. ""Daha çocuktum. Ama hiçbir şeyi unutmadım."
"Unutursunuz. Hayat böyle. Zamanla her şey siliniyor. Anılar köreliyor, acılar diniyor...
....
"Ama az önce ne dediniz: Acılar diniyor, anılar köreliyor."
"Diniyor, köreliyor dedim, evet, ama kayboluyor demedim. ""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



152. ""İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



153. "“Elbette. Bir yerlerde varolduğunu biliyorum. Dünyaya gelişimin tek bir nedeni var: Onunla karşılaşmak. Bu durum onun için de geçerli. O da dünyaya yalnızca benimle karşılaşmak için gelmiş. Adı Line, benim karım, aşkım, hayatım. Onu hiç görmedim...""


- Dün



154. "Bizi yaralayan sözlere alışmalıyız."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



155. ""Kalkınca nereye gideceksin?"
"Hiçbir yere. Ya da belki yine de bir yerlere giderim."
Ne önemi var ki, sonuçta hiçbir yerde rahat yok."


- Önemi Yok



156. ""Senin bir sırrın var. Bizim de kendimize göre sırlarımız var. Sen bizimkilere saygı göstermezsen, biz de seninkine saygı göstermeyiz.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



157. ""Fazla hassassınız, en iyisi gördüklerinizi unutun."
"Hiçbir şeyi, hiçbir zaman unutmayız.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



158. ""Ölenler ile gidenler arasındaki tek fark bu, değil mi? Ölmeyenler geri döner.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



159. "Özgür ve mutlu olabilirdim çünkü o zamanlar hiç kimseyi sevmiyordum."


- Dün



160. ""Dikkatli olun Lucas! Aşk kimi zaman öldürücüdür""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



161. "Uzaklaşmak istiyordum, kaybolmak, ormanda ve bulutlarda eriyip gitmek, hatırlamamak, unutmak, unutmak."


- Dün



162. ""Bu halk çoktan ödedi geçmişin ve geleceğin cezasını.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



163. "“ Hayır, ben ölürsem yıldızlara uçarım.”
“ Kuşlar bile ölünce düşer ve senin kanatların bile yok.”"


- Önemi Yok



164. "“Onu seviyor musunuz?"
"Bu sözcüğün anlamını bilmiyorum. Kimse de bilmiyor"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



165. "Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum: dergiler, okul kitapları, ilanlar, sokakta bulduğum kâğıt parçaları, yemek tarifleri, çocuk kitapları…

Kağıda basılmış ne varsa."


- Okumaz Yazmaz



166. "İlk zamanlar, düşünmeden harcıyordum, herkes gibi ama şimdilerde dikkatli davranmam lazım.
Yalnızca gerekenleri satın almalıyım."


- Dün



167. "Sözcüklerin anısı da taşınamayacak kadar ağır."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



168. "...okuma hastalığım daha ziyade şikayet ve hoşnutsuzlukla karşılaşmama neden oluyor ."


- Okumaz Yazmaz



169. "Çok az insan yapması gerekeni yapar."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



170. "İnsanlar zalimdir. Öldürmeyi severler..."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



171. ""Ne yazık! Mutsuzluk dünyası! Zavallı çocuklar! Zavallı dünya!""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



172. "Sanki her şey bir rüyada ya da bir başka hayatta yaşanmış gibi."


- Okumaz Yazmaz



173. "Şuna inanıyorum ki bütün insanlar dünyaya en azından bir kitap yazabilmek için gelmiştir, başka bir şey için değil. İster sıradan ister özel olsun, önemi yok, yazmayan kişi yitik insandır, iz bırakamadan gelip geçer."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



174. "Zamanla her şey siliniyor. Anılar köreliyor, acılar diniyor."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



175. "Sıraları gel­dikçe geçip gitmeyi seviyor insanlar."


- Önemi Yok



176. "Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum."


- Okumaz Yazmaz



177. "Kapı açıktı.
Meğer bu kapı hep açıkmış, ben hiç bu kapıdan çıkmayı denememişim."


- Dün



178. "Kaç kurbanın ağırlığını taşıyordu vicdanında acaba?"


- Okumaz Yazmaz



179. "“Hepimiz hayatta bir kez ölümcül hata yapabiliriz, farkına vardığımız zaman iş işten geçmiş olur.”"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



180. "Bu hayatta mı olur artık, yoksa başka bir hayatta mı? Evime döneceğim."


- Önemi Yok



181. "Kapı açıktı. Meğer bu kapı hep açıkmış, ben hiç bu kapıdan çıkmayı denememişim."


- Dün



182. "Mutsuzluğumu, acımı, üzüntümü, akşamları beni yatağımda sessizce ağlatan her şeyi not ediyorum."


- Okumaz Yazmaz



183. "Fiziksel olarak yaralandığımda bunun önemi yok. ama ben başkasını yaralarsam, içimde dayanamayacağım başka bir yara açılır."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



184. ""Canımı acıttın, biliyor musun?"
"Sen de benim canımı acıttın, ama sen bilmiyorsun.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



185. "Bir kitap ne kadar hüzünlü olursa olsun bir hayat kadar hüzünlü olamaz."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



186. "Dün her şey daha güzeldi
Ağaçlarda müzik
Saçlarımda rüzgâr
Ve senin uzanan ellerinde
Güneş"


- Dün



187. "Bu gözleri, bir miktar değersiz yabancı para karşılığında bit pazarından aldım. Başka bir şey etmiyordu"


- Dün



188. ""Bir kitap ne kadar hüzünlü olursa olsun bir hayat kadar hüzünlü olamaz.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



189. "Bir kitap ne kadar hüzünlü olursa olsun bir hayat kadar hüzünlü olamaz."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



190. "“Bir evi başka bir ev için terk etmek, biri öldürülmüş gibi üzücü.”"


- Önemi Yok



191. "-Ama az önce ne dediniz: acılar diniyor, anılar köreliyor.
+Diniyor, köreliyor dedim evet ama kayboluyor demedim."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



192. ""Ne yazık! Mutsuzluk dünyası! Zavallı çocuklar! Zavallı dünya!""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



193. "Düşünecek bir şeyim kalmıyor, yalnızca ar­tık düşünmeyi istemediğim şeylerle baş başa kalıyordum."


- Dün



194. "En hüzünlü kitaplardan bile daha hüzünlü hayatlar vardır."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



195. "Özgür ve mutlu olabilirdim, çünkü o zamanlar hiç kimseyi sevmiyordum."


- Dün



196. "Yakışıklısınız. Hüzünlüsünüz de. Kadınlar hüzünlü erkekleri sever."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



197. "İnsanlar zalimdir, öldürmeyi severler. Savaştan öğrendiler bunu."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



198. ""İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



199. "Dün, daha güzeldi her şey,
Ağaçlarda şarkılar,
Saçlarımda rüzgar
Ve açılmış avuçlarında Güneş."


- Okumaz Yazmaz



200. ""...hepsi bir yana, en büyük ödülümüz insanları güldürmenin verdiği mutluluk oluyor.""


- Okumaz Yazmaz



201. "İnsanlar her zamanki gibi, herkes gibi, olması gerektiği gibi, geçip gidiyorlardı. Sıraları geldikçe geçip gitmeyi seviyor insanlar."


- Önemi Yok



202. ".. hep yalnız yaşadım. bilmiyorum, belki kimse bana sevmeyi öğretmedi.
."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



203. "...en büyük ödülümüz insanları güldürmenin
verdiği mutluluk oluyor."


- Okumaz Yazmaz



204. ""... bu sessiz akşamlar, bu değişime kapalı, sürprizsiz, umutsuz, donuk hayat.""


- Okumaz Yazmaz



205. "Yanlış numaralar hep böyledir işte. Elinizde istedik­leri şey yoksa hemen sizden yüz çevirirler."


- Önemi Yok



206. "Tek bir isteğim vardı: Gitmek, yürümek ya da ölmek, umurumda değildi. Uzaklaşmak istiyordum, kaybolmak, ormanda ve bulutlarda eriyip gitmek, hatırlamamak, unutmak, unutmak."


- Dün



207. "Canım hiçbir şey istemiyor, hiçbir şeye hevesim kalmadı."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



208. "Olanı yazmalıyız, gördüğümüzü,
duy­duğumuzu, yaptığımızı.

Örneğin "Anneanne bir Cadı'ya benziyor" yazmak yasak ama "insanlar Anneanne'ye Cadı diyor" yazmak serbest."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



209. "ve rü­yamda masal devam ediyor, güzel ve ürkütücü."


- Okumaz Yazmaz



210. ""Kitapları seviyor musunuz?""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



211. ""İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



212. ".
.
"Ölenler ile gidenler arasındaki tek fark bu değil mi? Ölmeyenler geri döner."
.
."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



213. "“Canımı acıttın, biliyor musun?”
“Sen de benim canımı acıttın, ama sen bilmiyorsun.”"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



214. "Doğmaktan korkuyordun, şimdiyse ölmekten korkuyorsun."


- Önemi Yok



215. "Ülkemi terk etmeseydim nasıl bir hayatım olurdu ? Daha zor, daha yoksul sanırım ama daha az yalnız, daha az parçalanmış, mutlu belki de."


- Okumaz Yazmaz



216. "Mutsuzluğumu, acımı, üzüntümü, akşamları beni yatağımda sessizce ağlatan her şeyi not ediyorum."


- Okumaz Yazmaz



217. ""İnsanlar zalimdir.Öldürmeyi severler.Savaştan öğrendiler bunu.
."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



218. "Okullardan cahil bir nesil mezun oluyor."


- Okumaz Yazmaz



219. ""... yapacağına okuyor."

Ne yapacağıma ?"


- Okumaz Yazmaz



220. "Kimi zaman iş için mi yaşadığımı yoksa yaşamak için mi işe gittiğimi düşünürüm..."


- Dün



221. "Kimi zaman iş için mi yaşadığımı yoksa yaşamak için mi işe gittiğimi düşünürüm.
Ne yaşam ama?
Tekdüze iş.
Acınası maaşlar.
Yalnızlık."


- Dün



222. "Ne yaşam ama?
Tekdüze iş.
Acınası maaşlar.
Yalnızlık."


- Dün



223. "Hikayem çok canımı acıtıyor. Bunun üzerine her şeyi güzelleştiriyorum, olayları oldukları gibi değil, olmasını istediğim gibi anlatıyorum."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



224. "Ölüler hiçbir yerde ve her yerdedir."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



225. "Daha da fazla acı çektiğini görmek istiyorum.
Geriye ne kaldıysa canına tak etmesini istiyorum.
Gelip seni almam için bana yalvarmanı istiyorum.
Beni arzulamanı istiyorum. Beni istemeni, beni sevmeni, beni çağırmanı.
İşte o zaman kollarıma alacağım seni, bağrıma basa­cağım, benim çocuğum, sevgilim, aşkım olacaksın.
Götüreceğim seni."


- Önemi Yok



226. ""İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor."
."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



227. ""Papaz bir süre susup, "On Emir'i biliyor musunuz? OnEmir'e uyuyor musunuz?" diye soruyor.
"Hayır bayım, uymuyoruz. Kimse de uymuyor zaten. OnEmir'den biri 'Katletmeyeceksin'dir, oysa herkes birbirini katle­diyor." ""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



228. "“Ölüler hiçbir yerde ve her yerdedir.”"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



229. "İçimde ya da uzayda bir şey kırılacak. Bilinmedik yükseklikte tırmanacağım. Dünyada yalnızca hasat, katlanılmaz bekleyiş ve ifade edilemez sessizlik var."


- Dün



230. ""Anlamıyorum."
"Hiç önemi yok Öleceksin...""


- Önemi Yok



231. "Okuyacak bir şeyim varsa, gece lambasının ışığında okumaya devam ediyorum, sonra gözyaşları içinde uykuya dalarken gecenin içinden cümleler doğuyor. Etrafımda dönüyor, kulağıma fısıldıyor, bir ritim tutturuyor, şarkı oluyor, şiire dönüşüyor:

Dün, daha güzeldi her şey,
Ağaçlarda şarkılar,
Saçlarımda rüzgâr
Ve açılmış avuçlarında Güneş.."


- Okumaz Yazmaz



232. ""İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



233. "Durmadan kendini sorgulamak gerçeği bilmekten daha zor."


- Üçüncü Yalan



234. "Neden mi sen? Hiçbir fikrim yok…"


- Önemi Yok



235. ""Ne yazık! Mutsuzluk dünyası! Zavallı çocuklar! Zavallı dünya!""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



236. ""İnsan düşünmeye başlayınca hayat sevilmeyecek bir şey oluyor.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



237. "Aynaya bakarken en son ne zaman ağladığımı düşünüyorum. Hatırlamıyorum."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



238. ""Evde hiç yiyeceğimiz yok, ne ekmek ne et ne sebze ne de süt. Hiçbir şey. Onları doyuramıyorum artık.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



239. "İnsan kendi ölümünü yazamaz."


- Dün



240. "Güçleri bir yanılgı,
beyazlıkları saf değil."


- Dün



241. "“İnsanlar her zamanki gibi, herkes gibi, olması gerektiği gibi, geçip gidiyorlar. Sırası geldikçe geçip gitmeyi seviyor insanlar.""


- Önemi Yok



242. "“Sandığınız kadar deli değilim.”"


- Önemi Yok



243. "Okuyorum. Hastalık gibi bir şey bu. Elime ne geçerse, gözüm neye değerse okuyorum: dergiler, okul kitapları, ilanlar, sokakta bulduğum kağıt parçalan, yemek tarifleri, çocuk kitapları. Kağıda basılmış ne varsa."


- Okumaz Yazmaz



244. "Ne yaşam ama?
Tek düze iş.
Acınası maaşlar.
Yalnızlık."


- Dün



245. "Hiç durmadan okuyor. Elinden başka iş geldiği yok."


- Okumaz Yazmaz



246. ""Yalnızlığa ve sessizliğe ihtiyacım var.""


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



247. "...sessizlik de gerekliydi."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



248. "“Ama ölüm gelmiyor. Çağırıldığında hiç gelmez ki.”"


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



249. "Şuna inanıyorum ki bütün insanlar dünyaya en azından bir kitap yazabilmek için gelmiştir.."


- Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan



250. "Gözlerim var yalnızca.
Bulanık bir suda yüzen buğulu ve hüzünlü bir çift göz.
Bu gözleri, bir miktar değersiz yabancı para karşılığında bit pazarından aldım. Başka bir şey etmiyordu."


- Dün

Tüm kitapları ücretsiz okuyabilir veya indirebilirsiniz! Ayrıca son kitabımız İlahi Rezonans artık raflarda! İncelemek için: